Kitap Salı

Haziran 16, 2020

Bu hafta yeni bir kitaba geçemedim.

Yalnızca Yavaşladığınızda Göreceğiniz Şeyler 'i bitirdim. Baş ucuma koyup ara ara açıp fal tutacağım ondan kendime.

" İnancınız farklı bir geleneği öğrenmekle sarsılabiliyorsa o inanca bağlı kalmaya değmez."

"Dinin amacı kendini kontrol etmektir, başkalarını eleştirmek değil. Öfkem, bağlılığım, nefretim, gururum, kıskançlığım konusunda ne yapıyorum? Bunlar gündelik hayatımızda kontrol etmemiz gereken şeylerdir" Dalai Lama

" Bilgelik,  edinmek için çabalamamız gereken bir şey değildir. Aksine, yavaşladığımız ve zaten orada olanı fark ettiğimiz zaman doğal olarak yükselir."

Yaşam Sanatı ite kaka devam ediyor. Sadece sabahın ilk saatlerinde okursam bitirebilirim o abuk cümleleri anlamlandırarak sanırım, aksi halde çok zor.

" Merhamet kendiliğindendir, çünkü başka bir şeye hizmet etsin diye ona biraz olsun müdahalede bulunulduğunda, biraz olsun hesaba tabi tutulduğunda, biraz olsun seyreltildiğinde tamamen ortadan kalkar, hatta mevcut halinin aksine,  yani merhametsizliğe dönüşür."



Usta ve Margarita 'nin ikinci kısmına geldim. Hakkında biraz daha yazabilirim artık.

Çok akıcı bir dili, çok canlı tasvirleri var. İçindeki mekanların çokluğu ve çeşit çeşit insanlar düşünüldüğünde bunca karmaşanın bu kadar akıcı ve güzel yansıtılması gerçekten yetenek. Çevirisini de sevdim, dönem Rusya'sına ait bilemeyeceğimiz ayrıntıları sayfa altlarına not düşüp açıklanması güzel.

Kitapta o zamanlar hicvedilse de oradaki hemen herşey bugün de olduğundan her zamana uygun. Aynı manasız işler hâlâ var. İnsanların küçük hesapları,  bencillikleri, hep banacılıkları öyle güzel anlatılmış ki.

Bana Otostopçunun Galaksi Rehberi'ni anımsattı. Bu kitap daha önce yazılmış gerçi ama ben diğerini önce okudum :)

Yine de bu tarz romanlar benim yüreğime dokunan,  çok etkilendiğim romanlardan olamıyorlar. Ne tuhaf, macera ve fantastik kitaplarda bile yüreğime dokunan şeyleri bulabiliyorum ama bu tarz kara komedilerde olmuyor :)

"-Balık bozuksa nasıl ilgisi olmaz!
-Mersin balığını ikinci tazelikte göndermişler diye açıkladı büfeci.
-Cancağızım,  saçmalık bu!
- Nesi saçma?
- İkinci tazelik, işte bu saçma!  Tazelik tektir. İkincisi üçüncüsü olmaz. Mersin balığı ikinci tazelikte demek,  balık kokmuş demektir!"

" -Pek fena,  -dedi ev sahibi noktayı koyarken, - kusura bakmayın ama şaraptan, oyunlardan, latif kadınların arkadaşlığından ve masa etrafı sohbetlerinden uzak duran erkeklerin içinde kötü bir şey saklıdır. Böyle insanlar ya ağır hastadır, ya da gizli gizli nefret ederler çevrelerinden. "


Benzer yazılarım

10 Yorum yap

  1. Sahiden de tam fal tutmalık bir kitap, ne güzel düşünmüşsün :) ben de yeniden masa üstüne çıkarayım, ara sıra yaparım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok iyi geleceğini düşünüyorum Mimoza :)

      Sil
  2. İkinci tazelik :))))

    İkinci bahar gibi :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bana da "ilk gençliğim"i çağrıştırmıştı. Gençlik bi tane sonuçta :D

      Sil
  3. Yalnızca Yavaşladığınızda Göreceğiniz Şeyler'den alıntılar ne güzelmiş.
    Tam fal tutmalık :)

    YanıtlaSil
  4. "Dinin amacı kendini kontrol etmektir, başkalarını eleştirmek değil" bu cümleye bayıldım.

    YanıtlaSil
  5. Aynı anda birden fazla kitap hiç okumadım sanırım.. gerçi şu an elimde başlanmış ve bitmeyi bekleyen üç kitap var ama üçü de beklemede 🙈🙈

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok da rahat okunuyor aslında Tuba :) Bekleyenleri bırak gitsin, yenisine başla sen.

      Sil