Duvarlarda var Şebnem. Koltuğun altında da çerçeve bekleyenler var. Daha fazla asacak yer yok ki:-) Birazdan bunlar kutusuna geri dönecek, görevlerini tamamladılar:-)

Bu dağınık mutfak resmi seni sinir eder Any, ben sana başka bi tane yaparım :-)

ha ha ha di mi , kız beni nası iyi tanıyorsun ....koptum ama bu lafa
any :))))

Çok karışık bir mutfak resmi Bibis:-) Kuzinesi tam hayalimdeki gibi:-)

Beşyuz parçalı bir tane alıp göndereceğim sana Şenay:-)

Geç kaldın BT , bozdum bile :)

Bin beş yüz parçalı yaptım beş altı tane ama iki bin parçalı hiç denemedim :)

Ahşap işi bitsin de kalksın ortadan şeklinde hızlı oldu, salonun ortasında şekildeki masa pek sıkıcı oluyor bir müddet sonra. Ben de biraz dağınığım üzerinize afiyet :) Ama dikiş kutusunu ellemeyeceğim bir müddet, cidden kollarım çok ağrıyor :)

Bu işleri yapmak bunalıma girmeye fırsat vermiyor. Hele zımpara yaparken ne kadar sinirim varsa hepsi uçtu gitti :)

Kalkışmak istiyorum da,şuan hiç birşeye yetişemez durumdayım. Normalde benim de bunalıma girmemi gerektirmeyecekde fazla iş var herhalde. Hımmgaliba fazla iş yapıyor bu bunalımı. :D

Millet iki yaş sendromundan bahsediyor. Sağolsun benim ki bir yaşında yetişti.. Herşey istediği gibi olmak zounda. Mesela on dakika önce bezsiz yerinden kalkıp gitmek için çığlıklar attı. istediğini yemek,istediği kapıyı açmak vsvs.. Bildiğiniz şeyler aslında... :)

Bir keresinde bütün bir akşam dondurma yeme konusu üzerinde konuşmuş biri olarak anlıyorum :) Konuşma şu şekildeydi.

Anne dondurma istiyorum.
Oğlum dondurma yok, olsa da yiyemezdin zaten, bugün yedin bir tane. Sana bisküvi vereyim mi?
Olur.

Beş dakika sonra...

Şimdi de sıraaa dondurmada.
Oğlum dondurma yok.
Ama ben yemek istiyorum.
Şeker?
Tamam.

Beş dakika sonra..

Şimdi de sıraaa dondurmada.
Oğlum sen bugün dondurmanı yedin. Zaten bak dondurma da yok. Yani vermeyeceğim başka. Tuzluçubuk ister misin?
Tamam.

Beş dakika sonra.

Şimdide sıraaa.....

Bir şeye hayır demeden önce buna ne kadar dayanabilirim diye hesap kitap yapıp, baktım gün boyu sürdürecek ruh haline sahip değilim en baştan evet diyordum.

Ama herşeye de evet denmiyor tabi.

Haa bir de vermediğim şeyin yerine başka bir şey önermekten de o geceden sonra vazgeçtim, bizimkinin daha çok yemesi dışında hiç bir işe yaramıyordu zaten :)

Şimdi küçük bebekle en zor zamanlar. Boş anında uzan dinlen. Boşver puzzle falan :)

Ay önceden böyle çocuklar ne hoşuma giderdi. Çok eğlenirdim. Hatta hep hamileyken bile yaramaz olsun dedim. Pişmanım. Kendimi çok yaşlanmış hissediyorum. :))

Biz de durum:

-Et mi, pilav mı?
-Neo.
-Kek mi?
-Kak
- Et mi, pilav mı?
...
Bak şimdi uyudu (nolur uyanmasın) komik geldi :D

Uyurken ne tatlılar ama di mi:-)

Evet, hem uyumasını isteyip hem de uyurken özleyen çelişkiye sahip olma yeteneği doğamızda var. oNu anladım kabullendim :D

Yok yok, yarın artık kitap okumak istiyorum Özii, bir müddet bulaşmayayım:-)