Şimdi Genç Kız Olsaydım da Odama Gidip Kapımı Kapatabilseydim Tüm Dış Dünyaya

Ağustos 12, 2020

Bu aralar pek bir depresif takılmaktayım. 


Dün gece, sabah pozitif bakmaya başlamak kararı ile yatmıştım ama tam daldığım sırada sessizce sinek ilacını takmak yerine beni uyandırana kadar rahat etmeyen Can tarafından kaldırılmış oldum. 


Sonrasında uyu uyuyabilirsen. Zaten Bilgiç'in sesi sabah sekiz gibi uyuyana kadar kesilmiyor. Kaç kere odasına gittim bilmiyorum. 


Uykusuzluk en katlanamadığım şey. Dolayısıyla bugün kimse bana dokunmasın.


Sabahın sekizinde kalktım. Bu saat oldu yaptığım bir şey yok.


Pardon, banyodaki çamaşırlığı alıp salona koydum . Can'ın başucunda ne varsa içine attım. Ona bakıyorum şu an.



Misafir geleceği zaman falan bir örtü sererim üzerine ama onun dışında örtünün de canı çıkabilir. 


İçine iki tane laptop ve çantasını aldı. Bilimum kablo ve ıvır zıvırı da gördükçe içine atarım diye düşünüyorum. Sizce nasıl,  bana çok abes gelmedi. 


Dolap bakayım dedim ama bizimkilerin üşengeçliğiyle dolaba birşeyler yerleşmiyor. At sepete daha pratik gibi. 



Bu da örtülü hali.


İşte böyle.  Akıl sağlığımı korumak açısıdan kendimi evi toparlamaya vereceğim sanırım. Apartmanın altındaki boş yere bir kilitli dolap alsak, evde ne kadar atmaya kıyamadığımız döküntü varsa oraya koysak diyorum ama öte yandan boşlukları anında doldururuz gibi geliyor.  


İnsanın 18 ve 21 yaşında çocukları varken evi bu kadar oyuncakla nasıl dolu olur bilen biri varsa söylesin bana.

Kırık olanlara bile kıyamıyorlar, çünkü bütün kırıkları da oyunlarında bişey yapıp kullanıyorlardı. 


Üç yüz küçük araba, dört kapılı dolap dolusu lego, tek kapılı dolap dolusu kart, tahta oyuncaklar, canavarlar, hayvanlar, peluşlar, transformerslar, babyladeler, bakuganlar, bioniclelar. Bize beş oda bi salon ev lâzım. 


Gözlerim kapanıyor.


Ah, son olarak yeni kitap siparişimi de gösterip gideyim.


Bu yazarlar size tanıdık geldi mi :)


Yarın,  yarın pozitif olacağım, şimdi biraz uyuyayım lütfen.

Benzer yazılarım

21 Yorum yap

  1. Depresiflikte yanındayım bacım :)))
    Ama sepet bana da çok mantıklı geldi sen yapınca ;)

    YanıtlaSil
  2. A ne güzel blog komşularının kitapları:)
    Dağnıklık gerçekten insanı yoruyor, fazla eşya da aynı şekilde. Ben fazlaca söylendiğimden bizim evde artık çok birikim olmuyor, olanları ilk fırsatta paketliyorum.
    Pozitif günler olsun Handan.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Okumaya başlamak için sabırsızlanıyorum :)

      Benim söylenmelerim kimseye ulaşmıyor Mehtap. Sinirlendiğimle kalıyorum.

      Uyudum kalktım, azıcık daha iyiyim. Bir de sporumu yapayım :)

      Sil
  3. Okurken yoruldum yahu..... vallahi o sayıları görünce gözlerim açıldı Handan Abla.
    Kolaylıklar diliyorum...

    YanıtlaSil
  4. Örtü çok sevimli. Ben fikri çok güzel buldum ama ben sanırım toptan kocayı sokacağım öyle bir kutu bulabilirsem... Dün de kuzenler geldi, manyak olduğum için herkez denizdeyken ben ev temizliyor ve yemek yapıyor ve tabii ki sinirleniyorum :( Uyku önemli ya, kulak tıkaçları var, yumuşacık rahatsız etmiyor.. Bizim bey kullanıyordu da çocuklar gece uyutmuyormuş kendisini diye grrrr

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Valla tıkacın kendisi rahatsız etmese takacağım Ceren, her şeye uyanıyorum her şeye. Bak şöyle söyleyeyim. Metos bebekken yatak odamızın karşısındaki oda onun odasıydı. Doğar doğmaz odasında yatırmaya başladım. Yanıma da bi bebek telsizi aldım. Telsiz bir kaç saniye gecikmeli ses iletiyordu. Bir kaç günden sonra baktım ki telsizin sesi gelmeden ben yatağa ulaşmış oluyorum. Bir de sonra geri dönüp telsizi kapatmam gerekiyor. İptal ettim telsizi :D

      Sil
  5. kitap resmini kaydettim en kısa zamanda bende sipariş vereceğim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Benden önce okumayı da başarırsın sen :)

      Sil
  6. Ben ucunu bıraktım, artık hiç toplamıyorum. Hatta ben de dağıtıyorum. Yıkanıp kuruyan çamaşırları yatak odasında bir köşeye üst üste yığıyorum; ütü zaten yapmıyorum. Tüm deniz eşyalarımız bir koltuğun üzerine yayılmış vaziyette, denize giderken oradan alıp giyiyoruz; gelince yıkıyorum yine aynı koltuğun üzerine atıveriyorum. Çamaşır makinesi mutfağın önünde holde, çamaşır sepetini de yanına aldım. Normalde sepet banyoda duruyordu artık içindekiler yıkanıp boşalınca bile yerine götürmüyorum. Bu akşam okulların açılmayacağı da kesinleşti, iyice dibe vurdum. Evi isterse b.k götürsün artık zerre umurumda değil. Ben benden gitmişim, ev derli toplu olsa ne yazar?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de saldım Manxcat, ve fakat sonbahar yaklaşırken böyle bi temizlik isteği beliriyor bende. Şu anda odanın kapısına bakıyorum, valla bebekken kapıları bu kadar kirletmiyorlardı, iğrenççç.

      Sil
  7. Blogwalking here from Malaysia. Follower #761

    YanıtlaSil
  8. Alp bu yaşında, geçenlerde ayrıldı dolaplar dolusu ıvır zıvırından. O ayırdı attı ben sevinç gözyaşları dökecektim neredeyse Handan'ım.
    Sepet iyi fikir dolap molap ta alma. Doluveriyor anlamıyorsun.
    Yat uyu kuzum..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet ya, dolap almakla dolması bir oluyor. Aslında sepete bile ihtiyaç olmadığına karar verdim, çantasına yerleştirdiği sürece karışıklık kalmıyor.

      Sil
  9. uykusuzluk bende de gerginlik yapıyor..
    oyuncakları ne kadar sadeleştirsem de düzenlenmiyor bizim evde, Öykü sağolsun :)
    kitaplarını keyifle okumanı diliyorum, çok sevindim görünce, teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Dün biraz oyuncak düzenledim. Bir kutu içinde kâğıtlar, eldiven, kutu falan doğa gezisi araçları vardı. Bari şunu atalım dedim, "Eşyalarımıza dokunma!" dediler :D

      Sil
  10. Sepet çok mantıklı olmuş. Üstüne örtü örtünce masa gibi görünmüş. Bence olur bu :-)

    YanıtlaSil
  11. Siz anlattıkça ben yazıyormuşum gibi geliyor hep, iki oğlumun sakladığı oyuncaklarla şimdi torunum oynuyor :))

    YanıtlaSil