Tatil, Bölüm 1: Bozcaada

Ağustos 16, 2015

Ne zamandır istiyorduk Bozcaada'yı görmeyi. Yıllık izni Eylül'e ertelenen Can güçlükle beş gün boş ayarlayabilince ( Teog çocuğumuz var malum, dersler ağustos sonunda başlayacak, yoksa ben eylül ayını tercih ederim :) bu sıcaklarda serin olur diye ümid ederek yola çıktık. Çok da haklıymışız, İstanbul kavrulurken biz serin ve nemsiz bir tatil yapmayı başardık :)



Köprü trafiğine takılmamak için saat altı gibi yola çıktığımızda güzeller güzeli İstanbul Boğazı bizi bu manzarayla uğurladı..





Eceabat'da feribot beklerken iskelenin yanındaki Tarihe Saygı Parkı'nı gezdik. (Bknz)



Sekiz saatlik uzun bir yolculuğun ardından adaya vardığımızda odamızın manzarası buydu.





Pelagos Otel, merkeze yakın bir yerde kendine ait koyu olan küçük bir otel. Aynı zamanda plaj olarak da hizmet veriyor. Denizi ada geneline göre koy olduğu için daha sıcak. (Yani arkadaşlarımdan suyun çok soğuk olduğunu duyduğum için öyle diyorum yoksa biz başka plajlara gitmedik) Sahildeki kaplamalar kalkıyor, oda iyi temizlenmemiş, bir kola 10 TL gibi sayılabilecek bir çok eksiği var. Üç gün aynı pizzayı sipariş edip de hepsinde farklı bir çeşit yemeyi başardık. Ama kahvaltısı gayet zengindi şimdi. Gerçi sofraya dizilen altı yedi çeşit reçelin her sabah dönüp dönüp yeniden gelmesi muhtemel :)



Neyse,  plajlara gitmek zorunda olmadan hemen kapı önünden ister deniz ister küçük havuzunda tembelce geçirdiğimiz vakitler için diğer eksiklikleri idare ettik. Çalışanlar da iyiydiler zaten.





Kırlangıçlar sabahın neşesi, zaman zaman havuzdan su içip zaman zaman penceremizin yanındaki yuvalarına uçuşmalarını fotoğraflamak için uzun uzun makinam elimde bekledim. Ancak bu kadar yakalayabildim.




Bahçede çiçeklerin arasında reyhan, nane, domates, biber de mevcuttu :) 

Ama bu kadar otel yeter biraz da yollara düşelim.



Bozcaada Müzesi zamanda yolculuk yaptırdı :)





Müzenin hikâyesi şurada..




Aaa, şu insan bölümleri olan kartlardan biriktirip değişik değişik tipler yapardık, o kırmızı beslenme çantasından benim de vardı, oyuncak jipin içinde çakmak taşı olurdu giderken önündeki silahtan ateş çıkardı, ev şeklindeki kalemtraşı ne çok severdim :-)




Sokaklarda gezmek de müze kadar keyifli. Her yerde başka bir ayrıntı, hangisine bakacağını şaşırıyor insan..





Adanın olmazsa olmazlarından gün batımını izlemeye gittik bir akşam. Ama çılgın bir rüzgâr - ki ertesi gün yemek yediğimiz yerde bora olduğunu öğrendik o rüzgârın- izin vermedi. Bulut, dalgalı deniz ve renk cümbüşü fotoğrafları ile yetinmek zorunda kaldım.









Güneş namına elimdeki tek poz oraya varmadan yolda çektiğim bu poz.



Ben de gece balkondan ay ve yakamoz fotoğrafları çekerim :)



Üstelik balkonumun tam karşısından güneş de doğuyor, onu da kaçırmam :)





Bol bol kitap okuyup, uyuyup, yüzerek dört gün çabucak bitti, yola çıkmadan önce akşam erkenden kapandığı için gezemediğimiz kaleye uğramadan olmazdı tabi. Günün yaramazı Metehan en üst sağ fotoğrafta üzerine köprü kurduğu boşluktan atlamaya çalışıp düşmesiyle yüreğimize indirse de ucuz atlatarak oradan ayrıldık..





Yaz sıcağındaki serin rüzgâr, kayalıkları döven dalgalar ve ışıl ışıl deniz bizi yolcu etti..



Artık eve dönüp, bir sonraki tatil için hazırlanma vakti..

Benzer yazılarım

20 Yorum yap

  1. Yanıtlar
    1. Saatlerdir fotoğrafların başındaymışım Şenay :)

      Bozcaada bu yaz sıcaklarında harika bir yer, sıcaktan bunaldığım şu anlarda burnumda tüttü odanın balkonu :)

      Sil
  2. Cok güzel, tam huzuru yansitiyor fotolar. Devamini merakla bekliyorum:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu arada sabahin altisindaki köprü manzarali fotoya da bittim...

      Sil
    2. Devamı çoluk çocuk, cümbür cemaat fotoğraflar Ayşecim :) Dört hatun birleşip harika bir kaçamak yaptık :)

      Sil
    3. Yolda giderken çektiğim halde çok güzel çıkmış ben de çok sevdim o manzarayı :)

      Sil
    4. Aa 4 hatun muu? Ne güzel olmustur Handan'cim! Bak simdi daha da cok merak ettim:)

      Sil
  3. Çok teşekkürler. Keyif ve tebessümle okudum ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bir de aynı anda gidebilmiş olsaydık ne güzel olacaktı Tülin :) Müzede hep kulaklarını çınlattım :)

      Sil
  4. Bu sıcaklarda yapılabilecek en güzel tercih Bozcaada. Çok isabetli bir karar, serin serin.
    Fotolar da çok güzel :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle sıcaklar için harika bir seçenek Zeugma, hiç nem de yoktu, harikaydı hava.

      Teşekkür ederim :-)

      Sil
  5. Geçen yaz gitmiştik biz de Bozcaada'ya ve buz gibi suyu dışında çok sevmiştik. Güzel fotoğraflarınızla yeniden gezmiş gibi oldum :))

    Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İşte bizim otelin denizi iyiydi Devrim. Gerçi soğuktu ama girilmeyecek gibi değildi :-) Benden de sevgiler :-)

      Sil
  6. Ilık bir esintiye bile hasret kalmışken, şu rüzgarlı fotoğraflar çok iyi geldi Handan.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şu an o rüzgârları nasıl özlüyorum bilemezsin Burcu :-)

      Sil
  7. Gökyüzü resimlerine bayildim.benimde gidilcek listemde bozcaada var

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Özellikle sıcaklarda gitmelisin Mehtap:-)

      Sil
  8. Bozcaada'yı iyi gezmişsiniz ama adanın sembollerinden birkaç yeri atlamışsınız. Adınıza üzüldüm açıkçası

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yoo hiç üzülme bence :) Kısa zamanımız olduğundan her yere koşturmaya çalışmak yerine tadını çıkartmayı tercih ettik. Devamını da bir dahaki sefere görürüz :)

      Sil