Kitap Salı
Nisan 06, 2021Geçen hafta bitirdiğim kitap olmadığından bir şey yazmamıştım. Hehe, aslında bugün çarşamba olduğuna göre dünden bahsediyorum. Elimdeki kitap biter bitmez yazayım dedim , unutuyorum sonra. Bu hafta günlük gibi tutayım burada bakalım kaç kitap bitireceğim.
Rahip Müre'nin Günahı'nı bitirdim nihayet. Emilé Zola'nın kitaplarını seviyorum ama tasvir tasvir tasvir. Kitap yazmak yerine resim yapsaymış keşke diye söylenirken buldum kendimi bir ara. Üç yüz sayfalık kitap elli sayfa olmadan biterdi emin olun.
Hayır, tasvirin tadını çıkartayım diyorum, hikâyenin nerede kaldığını unutuyorum.
Bereketsiz topraklarda kurulmuş, fakir ve sakinlerinin dinle pek de içli dışlı olmadığı kasabanın rahibinin hikâyesi. Dantel gibi işlenmiş bir hikâye. Rahibin hisleri, kasabalılar, kasaba dışında yaşayan filozof, onun yanında kalan Albine, rahibin hayvanlara çok düşkün çocuk masumluğunda kız kardeşi, doktor amcası, yardımcısı.
Ve aşk.
Kiliseye ettiği yemin ile aşkı arasında kalan Rahip Mouret'nin günahı bu aşk mı yoksa aşka sırtını dönmek miydi diye düşündüm.
20 Yorum
Verimli bir hafta olmuş okuma açısından. Aferin sana. Darısı başıma :(
YanıtlaSilSenin işin gücün var şimdi, bitirince başlarsın :)
SilBen kitap okurken hiç dayanamıyorum o tasvirlere. Utanarak itiraf edeyim atlıyorum o satırları, asıl mevzuya geçiyorum. Hatta bir de mesela "ağaç" deyince benim kafamda zaten canlanıyor bir şey, sen kalkıp niye sayfalarca anlatıyorsun ki diye de kızıyorum yazara içimden :))))
YanıtlaSilGerçekten de onca tasvire rağmen ben hâlâ kendi hayalime göre canlandırıyor oluyorum aklımda, detaylara hiç gerek yok :)
SilTasvirler uzun olunca gerçekten insan başta ne okuduğunu unutuyor, ama kalemi kuvvetli yazarlar bazen çok tasvir yapıyor bu da kabul :) Çok verimli geçmiş okuma anlamında aslında ne güzel :)
YanıtlaSilEmilé Zola tam bir tasvirci, çok da güzel tasvir yapıyor ama e hayal gücüme de bırakabilirsin azıcık moduna sokuyor bazen :D
SilVerimli bir hafta olmuş Handan.
YanıtlaSilBazen tasvirlerin çokluğu bunaltıyor insanı, neye odaklanacağımı şaşırıyorum o zaman ben
Öyle oluyor Şebo, bazen ikinci kere kitabı okuduğumda odaklanıyorum tasvirlere :)
SilEmile Zola okumak beni bazen yormuyor değil. ÖZellikle yaşadığı toplumun sorunlarını ayrıntılı şekilde dile getirişi, muazzam bir hafta geçirmişssiniz sizi tebrik ederim :)
YanıtlaSilNeyse ki harika bir dili var da insan okuyor, bir de kötü yazsaydı :) Tabi o zaman Emilé Zola olmazdı :D
SilÂnın baskısı, telaşı insana her zaman hedefini şaşırtıyordu. 😔 Aah ahh, bilirim o "an" ları
YanıtlaSilHepimizi vuruyor o anlar.
SilEmile Amca ile aynı gün doğmuşuz, o açıdan yeri bende ayrıdır ama Balzac ile birlikte yaptıkları tasvirler beni de çok yoruyor 😀
YanıtlaSilAa ne güzel bir tesadüfmüş :)
SilBetimleme seviyorum ama bazı kitaplarda sırf betimleme akışa odaklanma konusunda zorluyor:)
YanıtlaSilDublinliler’i sevmiştim, keyifli okumaların olsun:)
Bazen ilk okuyuşumda betimlemeleri atlayıp zıplıyorum Bahar, ikinci okuyuşumda, olaylara merakım bitince ayrıntılara bakıyorum :)
SilVirginia Woolf un bu kitabını okumadım not alayım 😊
YanıtlaSilÇok güzeldi Derya.
SilVirginia Woolf'un setini almıştım ama içlerinden sadece Kendine Ait Bir Oda'yı okudum. Dediğin gibi sakin kafayla ve fazla uzatmadan okumak gerekiyor. İki şartı da bu aralar sağlayamadığım için bir süre daha bekleyecekler.
YanıtlaSilÇılgın bir düşünce fırtınası içinde geçiyor kitapları dingin zihinle sakin sakin okumak gerekiyor.
Sil