İstanbul Film Festivali 3 / Korkunç Anne
Nisan 09, 2018Bu filmden çok emin olamadım. Konusu hoşuma gitmişti ama fragmanı çok karanlık geldi, nefret edebilirim diye düşünüyordum. Nefret etmedim ama tam bir festival filmiydi. İçinde en çok son kısımda kadının babasının konuşmasını sevdim. Özellikle de eğer zamanında yapabilseydi özgür ve güzel bir kuş olabilecekken şimdi bir yaratığa dönüştüğü kısmı çok doğruydu.
Biz kadınlar önce kendimizi feda ediyoruz. Bu baskıyla da olabilir sadece seviyoruz diye de olabilir ki o daha da tehlikeli. Derken bir gün yavaş yavaş kaybettiğimiz kendimizi bulmak istiyoruz. Ama hele de anne olduysak artık kafamızın estiğini yapmak çocuklarımız için yıpratıcı, kırıcı ve travmatik bir sonuç doğurabiliyor.
Benim hayatım demek bu aşamada bizi canavarlaştırıyor. Oysa bu kendini arama işlerini sorumluluğumuz bir tek kendimizeyken yapsak, ayaklarımızın üzerinde durup sürüklenmesek oraya buraya , ruhumuzu bulup özgürce uçabiliriz.
Gördüğünüz gibi depresif ve ağır çekim bir filme rağmen gülümsememizi kaybetmeyerek alkışı hak etmişiz :)
Kimse kadınları bastırmaya çalışmasın kardeşim bak sonunda olacaklardan mesul değiliz diyerek noktayı koyalım :)
İlk gösterimini Altın Leopar için yarıştığı Locarno Film Festivali’nde yapan ve ülkesinin Oscar adayı olan Korkunç Anne, her şeyi karşısına alıp tutkusunun peşinden gitmeye karar veren elli yaşındaki ev kadını Manana’yı izliyor. Ömrünü ailesine adamış olan Manana, yıllardır bir roman yazmak istemiş ancak bu niyetini baskılamıştır. Sonunda yazı yazmayı seçtiğinde her şeyi feda etmeye hazırdır—hem ruhsal hem de fiziksel anlamda... “Kısıtlamalar hakkında bir film bu; öğrendiğimiz bazı ahlaki kodlar ve baskıya yol açan kalıplar hakkında” diyen Gürcü yönetmen Ana Urushadze’nin bu ilk uzun metrajlı kurmaca filmi absürd mizahi tonları, yaratıcılık mekanizmalarına bakışı ve özgürleşen kadın figürünü ele alışıyla birçok uluslararası festivalde kendine yer buldu. (İksv sayfasından)
16 Yorum
Adını okuyunca " benden mi bahsediyor acaba" dedim :))
YanıtlaSilHahaha, ben de kendim diye gitmiştim ama o hatun benden korkunç çıktı :D Bizler melek anneleriz Tülincim :)
Silsenin bu güzel enerjin ve gözlerin içi güzel biri olduğunun için :) seviyoruz seni hem gül inşallah canım benim :) filmin isimi gerçekten çok ilginçmiş :)) korkunç anne :) keyfili bir gün olmuş sizin için neşeniz bol olsun canım benim sevgiler :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim canım, benden de sevgiler, ve kocaman öpücükler 😊😘
SilFilmin ismi bana çok itici geldi. Iyyyy korkunç anne!! Bir annenin 'korkunç' olması benim için çok çekilmez, çok olmaması gereken, çok korkunç bir şey. :) O yüzden izlemek istemeyeceğim bir film. Ama emeğine sağlık, eline sağlık. Hadi bakalım gelsin sıradaki film:)
YanıtlaSilAnne çocuklarına karşı korkunç değildi de yazma isteği olan bir kadındı ve bu isteğini gerçekleştirmeye çalışıyordu Müjde . Ama biraz sapıttı o sırada :D
SilGülmenize bayıldım...
YanıtlaSilKorkunç anne adı bile korkunç ya
Teşekkür ederim Sev :) Ben kadının kendini bulma çabalarını göreceğimi düşünmüştüm, evet biraz öyleydi ama kadıncağız canavara dönmeyeydi iyidi :D
SilDepresifse izlemem 😂😂😂
YanıtlaSilTam bir ağır tempolu, derin nefes alınarak izlenecek festival filmiydi Derya, kötü film değildi ama.
SilAdını ilham verici bir şey koysalarmış keşke. Gerçi bu tarz filmlerin merak uyandıran yanları da var. En azından ben kalıpların dışında bir anne hayal ettim ama:) Valla da öyle, kimse kadınları bastırmaya çalışmasın kardeşim, olacaklardan ben de sorumlu değilim:)
YanıtlaSilAslında her şeyiyle kalıpların içinde yaşamış iyi bir anne Mukaddes, yazmaya başlıyor, hayatında ne varsa içine katınca herkes uzaklaşıyor tabi. Olanlar oluyor sonra yani :D
SilDikkat çekmek için isim çok iyi ,iyi de bir o kadar da acaba izlesem mi diye düşündürüyor:)))
YanıtlaSilİzlediğime pişman değilim Hatice, düşündürücü bir film.
SilAdı bile dikkat çekici ama benim aklım o güzel fotoğrafınızda kaldı
YanıtlaSilNe güzel keyifli bir sinema keyfi yapmışsınız. Harikasınız!
Teşekkür ederim Sibel :)
Sil