Partiii :)

Aralık 30, 2012

Aralık ayının ilk haftasından planlara başlamıştım. Üniversite arkadaşlarımla uzun zamandır buluşamamıştık , bu sefer erken plan yaparak onları toplayabileceğimi umud etmiştim. Bir fire ile toplanabildik gerçekten de :)

Ama bu toplantının biraz farklı olmasını düşündüm. Kafamızı dağıtalım, gündelik hayattan kopalım, bir müddet dinlenelim istiyordum. Bu kızlar çılgın bir çalışma temposundalar , arada bir mola yapsınlar.


Öncelikle yaparken hepimizin keyif alacağı etkinlikler bulmaya çalıştım. Sekiz kişiydik sekiz tane etkinlik belirledim. (Hepsini yapamadık tabi ama olsun :)

Hediye çekilişi, dilek ağacı, oyun, yeşil deftere yazı, hatta kahve keyfi bile vardı bu etkinliklerin arasında.

Hepsini kâğıtlara yazıp ağacımıza astım süslü mandallarla. Herkes sırayla bir tanesini çekti, ne çıktıysa onu yaptık. Yani etkinlik seçimi bile oyun oldu bizim için :D



Önce tabii ki karnımızı doyurmak gerekiyordu :)

(Bu çocuklar ne zaman bizim boyumuzu almışlar böyle :D)


İlk işimiz kazı yapmak oldu :) Görmüşsünüzdür, bir çok kazı oyuncağı var şimdi. Kimisinin içinden dinozor kemikleri çıkıyor, kimisi eski Mısır. Çocuklara içinde sekiz tane taş olanını seçmiştim. Onlar sırayla birer birer çıkarttılar taşları. Hatta dokuzuncuyu da buldular içinde. Taşlarla ilgili bilgiler de vardı. Bize de Mısır. Any her daim Mısır'a gitmek ister, ben de onun ayağına getireyim dedim. Gördüğünüz gibi büyük işler peşindeyiz :)

 
 

 Gün yüzüne çıkan arkeolojik eserlerimiz :D


Sevgili Birsen bu Karagöz takımını almış çocuklara. Bilgiç bize gösteriler yaptı molalarımızda. Kutunun içinde metinler de var. Üstelik çok eğlenceli ve eğitici metinler. Bayıldık.



Hediye çekilişi geldi ardından. (Her ne kadar içinde etkinlik yazan kâğıtların yerini her defasında değiştirsem de Bilgehan'ın elinden kurtaramadım, hangisi çekiliş yazan takipte olduğundan hemen onu aldı :)


Çekilişte çıkan mini model uçaklarını boyayan oğluşları görüyoruz burada. Tabi onlar meşgulken anneler de iki kelime konuşsun arada değil mi?


İlk gözağrımız Zeynep'in elindeki defteri yapalı 22 yıl olmuş.  Özel kuralları olan özel bir defterdir kendisi. Eli değen yazı yazmadan bırakamaz, evine götüren bir günde getirmek zorunda, herkes rumuzla yazar falan. Okulun son senesi hep elimizdeydi bu defter. Daha sonra da ara ara yazmışlığımız var. İşte ilk defa çocuklarımıza verdik. Onlar da annelerinin çocukları olduğunu ispatlayarak keyifli şeyler yazdılar :)


Sürekli bir şeyler yeniliyor bu arada :)


Ciddiyetle dilek düşünen köşe :D Daha önce hazırladığım kartları göstermiştim, işte onlara dileklerimizi yazarak dilek ağacımızı oluşturduk. Metehan 'ın bir sürü "Yılan" dileğine karşın benim dileğim de "Yılan olmasın, yılan olmasın" şeklindeydi :D


Ne yazık ki hava kapalı olduğu için teleskopla dolunayı seyredemedik. Film keyfi yerine de konuşmayı tercih ettik. Arada kahvelerimizi hüpletirken bol bol güldük.

Canım arkadaşlarım benim. 25 yıl sonra hâlâ sizinle paylaşabilmek böylesi geceleri harika bir duygu. İyi ki varsınız...

Benzer yazılarım

2 Yorum yap

  1. bizim için de özel bir gece idi sevgili arkadaşım, iyiki sen de varsın ,mutluluk ağzında nedenlere bağlamadığın kocamannnn bir gülümsemedir.Verdiği gülümseme için teşekkür ederim.

    Tabi ben her geldiğimde ağzım yırtılırcasına gülüyorum ama olsun)
    any:)

    YanıtlaSil