Bu Sabah da Başka Sahil
Temmuz 02, 2020Metehan arkadaşıyla dağda kamp hayalleri kuruyor. Ve fakat aylardır evden dışarı burnunu çıkartmadığından forma girmesi gerekiyor. Evde spor yapıyoruz ama yürüme kaslarımız zayıflamış :)
Ben zaten ne zamandır sabah erken kalkıp da yürüsem modundaydım da bir türlü beceremiyordum.
Hadi oğlum, birlikte yürüyelim dedim. Sırtında çantayla yürüyeceğinden ona da hazırlık olsun diye çantayı su ve çay termosları ile dolduruyoruz :D Ki bizi güdüleyen tek şey deniz kıyısında çay içmek :D
Üsküdar'a gelmek için tam olarak sayarsam toplamda dört kilometre yokuş çık, yokuş in, yokuş çık, kısa bir düzlük -100 m kadar -derken yine uzuuun bir yokuş in şeklinde yüründüğünden buraya hiç yürüyerek gelmemişim. Hele dönüşte o uzuun bir yokuşu çıkıyorsun :D Ama dağ tırmanışı için çalışınca hadi bu hatta yürüyelim dedik.
Tek sorun sahilinde sakin bir yer bulması. Banklar var ama herkes önünden yürüyor. Bu oturduğumuz alan normalde kafelere ait. Minderler falan var. Baktım herşey toplanmış. Hadi oğlum dedim, baban olsa hayatta bankta oturmaz bizi buraya sürüklerdi. Ola ki büfeden birileri gelirse veririz iki çay parası. Neyse gelen giden olmadı. Biz de kalabalığı ardımızda bırakıp denize sıfır Kız Kulesi ve martı keyfi yaptık.
Öyle güzel dinlenmişiz ki, dönüş yolu düşündüğümüzden de kolay geçti.
Ki gece üçte hâlâ uyku tutmamıştı, sabah da beş buçukta kalkmıştım :)
İstanbul'da sakin bir alan bulmak zor. O yüzden ne kadar erken o kadar iyi. Altı buçukta bile etraf doluyor.
Handan'ın çayını çorbasını yanında taşıyıp kalabalıklardan uzakta durmaya çalıştığı normalleşme adımları ancak bu kadar anacım.
İyi ki kafa dengi bir oğlum var da yapabiliyorum şu işi.
Ola ki forma girersem, soranlara valla keyif uğruna forma girdim demek durumda kalacağım kimse anlamayacak :D
Not: Bu fotoğraflarda şarkı yok, dün bi saat uğraşmıştım, ne gelen var ne giden, ben kendi kendime dinlerim şarkılarımı. Zaten yazıyı da kendime yazıyorum :)
24 Yorum
Sakin bir yer bulunca keyfini çıkarmak en güzeli.Kafa dengi bir evlat olunca yanında başka bir şeye gerek kalmıyor. Keyfiniz daim olsun...
YanıtlaSilDaha sakin olsa daha iyi olacaktı ama neyse insanlarla aramızda sosyal mesafe vardı Ebemkuşağı :) Evet kafa dengi evlât harika :) Teşekkür ederiz.
SilNe güzel aktiviteler yapıyorsunuz.
YanıtlaSilBir tık daha erken çıkabilsek çok iyi olacak ama, bakalım artık Özlem :)
Silkafa dengi oğlun olunca ne güzel benimki o saate kaçıncı uykuda. yalnız başına da gidilmez onca yol. iyi yürüyüşler. Hülya
YanıtlaSilBenim de diğer oğlumla eşim sabaha karşı yatıyorlar, hiç hayır yok onlardan Hülya :)
Silsabahın erken saatleri iyi oluyor yürüyüş için :)
YanıtlaSilHem sıcak hem kalabalık oluyor sonradan Bahar.
SilBiz de hamlamışız. Geçen çarşıda işlerimiz vardı biraz gezindik hemen bel ağrısı, yorgunluk. Hala yorgunluğu atamadım üstümden. Yürümek lazım da hep erteliyorum ben. Ne güzel siz başarmışsınız hem de keyfini çıkararak. :)
YanıtlaSilEvelsi gün, ilk yürüyüşte çok yorulmuştum, bugünkü biraz daha kısa sürdü gerçi ama biz de daha rahattık. Kısa sürede toparlıyor beden Bonheur. Bir de tuhaftır ben çarşıda gezinirken daha çok yoruluyorum da ritmik yürümek daha rahat geliyor :)
SilBugünkü de çok güzel.. :) Handan sen denizi getirdin bizlere..
YanıtlaSilBu blog hiç bu kadar denizden uzak kalmamıştı Ceren :)
Silmerhaba yazılarınızı okuyor şarkılarınızı dinliyorum ilk okuduğum sizin sayfanız pozitif bir etki bırakıyorsunuz bana görüşürüz sık sık umarım :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim, hoş geldin :)
SilBana da öğretsene erken kalkmayı, şu hayatta een imrendiğim insanlardır erken kalkabilenler. Benim için uyanmak resmen bir eziyet.....
YanıtlaSilBeşte kalkarken tüm hayalim döndüğümde yaacak olmam Mimoza. Bir de deniz kokusu :) İki kişi olunca birbirimizi gaza getiriyoruz ayrıca.
Siliyi ki yazıyorsun :)
YanıtlaSilsen hep yaz hayatın keşmekeşinden kaçıp bloguma geçtiğimde,günlük rutinlerini okumak çok keyifli.
Teşekkürler Bibis :)
SilMerhabalar.
YanıtlaSil"Zaten yazıyı da kendime yazıyorum." İşte bu söze şapka çıkarılır. Çünkü çok doğru bir saptamadır. Herkes yazdığını kendine yazar, ama bazılarımız bunun farkında olamayız belki. Deniz kıyısında bir bardak çay içmeye değer bir yürüyüştü sizinkisi. Hele burası bir de İstanbul ve Kız Kulesi sahili olunca, söylenecek bir söz bulamıyorum. Ve bu güzel paylaşım için emeğinize ve yüreğinize sağlık ve mutluluklar dilerim.
Selam ve saygılarımla.
Oturup bloğumu okuduğumda ben de oğullarım da öyle mutlu oluyoruz ki Recep Bey, sadece bunun için blog yazmaya değiyor :)
SilEvet, yolun sonu denize çıkınca kilometreler kısalıyor sanki.
Teşekkür ederim :)
Ben burayı nasıll özlemişiim ya... Üsküdar'ı yani...Kız Kulesi'ni... Annemle her akşam yürüyüşe çıkardık o sahilde... Resimler çok iyi geldi ya, çok güzeller. Orada olduğunuz için çok şanslısınız..
YanıtlaSilBir dahaki sefere senin için de bakarım denize :)
SilYazın bloglar boşalıyor biliyorsun. Ben de uzun zamandır okuyamıyordum blogları, ondan da uzun süredir yazamıyorum. Bu hafta ufaktan dönmeye çalışacağım.
YanıtlaSilYaz gelince insanın aklına daha az düşüyor blog :) Ben hariç :D
Sil