Ağustos'ta İlk Sabah
Ağustos 01, 2022Kapıyı büyük bir dikkatle açtı. Ağır apartman kapısının anahtar deliği öyle kenardaydı ki eğer anahtarı çevirip de ittirirse parmağı arada yarılıyordu, o yüzden anahtarı çevirip ayağıyla bir milim itip anahtarı geri çekmesi lâzımdı. Bu arada yüz kiloluk kapı geri kapanmadan bu işlemi yapabilirse apartmandaydı. Asansöre ulaşmak için bir kat çıkması gerekiyordu. Asansöre binmedi ama. Bacakları öyle tutulmuştu ki cumartesi günü yaptığı spordan. Her bir hücresi haykırıyordu. Çivi çiviyi söksün diyerek ağır ağır ilerledi. Kapı numaralarına baktı bir yandan da. 4 , merdivenlerden çık 8 , ilerle 7 ilerle 6 bir üst kat ilk daire 10 , 9 , 8.. Asansörden çıkan birisi kapının karşısında dokuz numarayı görünce otomatikman sağa dönüyorken kapıdan seslenmesi gerekiyordu hep, bu tarafa diye.
İki daire arasındaki iki basamaklık yükseltide sandaletinin bağını çözdü. Kapıyı açtı, içeri girip elindeki çantasını astı portmantonun kapısına. Anahtarının çantasının ön gözüne koydu. Ayakkabılarını alıp yerine yerleştirdi. Kapıyı kapattı. Güneş gözlüğünü diğeriyle değiştirip çantasına koydu. Sularını buzdolabına kaldırdı. Telefonunu masanın üzerine bıraktı. Çantayı astı. Ellerini yıkamaya gitti.
Dış kapıdan içeri girmek bile bu kadar zor olmamalıydı diye düşündü.
Ama sadece bulunduğu ânı yaşayıp bi milyon işin hepsini düşünüp yine poğaçaya dönen suratına bakmamaya karar vermişti . Yaşadığına odaklandı.
Neyse ki hafif bir rüzgâr esiyordu. Bu sıcaklar hiç ona göre değildi. Yaz insanı olmamıştı hiç. Kıpırdamak , uyumak, iş yapmak yaz işleri olmamalıydı. İnsan yazın sadece yatmalı ve bol bol meyve yemeliydi. O kadar.
İşte böyle başladı Ağustos ayı .
Yok, sabah erkenden kalkıp , bir saat spor yapıp üzerine bir saat yürüyüşle başlamıştı da böyle bitmişti günün sabahı.
Şimdi biri onu bu koltuktan kaldırabilirse kahvaltı hazırlayacaktı.
24 Yorum
Hoş gelmiş ağustos ne güzel bir yazı Handan sevgiler.
YanıtlaSilTeşekkür ederim Zehra, benden de sevgiler :)
Silpekii hadi çok oturdun kalk kahvaltı hazırla, kahvaltıya arnavutlar sabahlık diyor, ne güzel bir isim :)
YanıtlaSilKalkıcam, dur, bacaklarım çok ağrıyor :D
SilHazırlamama gerek kalmadı, bir çay içip direk öğle yemeğine bağladık. Kardeşim gelip bizi alacak az sonra :D
o hadi güzeel :)
SilBiraz daha gıpraşmadan yatabilirimmm :D
SilGüzel bir anlatım seçmişsiniz, ağustos ayına başlarken. Bence biri onu koltuktan kaldırmaya çalışmasın hiç. Kahvaltısını önüne getirmesi çok daha kolay:)
YanıtlaSilTeşekkür ederim:)
SilAh ah, o konuda umudumu kestiğim için fantastik bi hikâyeye giriyor kahvaltının önüme gelme konusu :D
pazartesileri benim yürüyüş tatile giriyor. Önce yoğurt mayalamak var sonra pazar gelince de yemek işi...
YanıtlaSilBenim için pazar günleri öyle :) Pazar alış verişi ve yerleşmesi ile geçiyor
SilSihirli kelimeleri söylemişsin zaten; yaşamaya odaklanmak :)
YanıtlaSilMusmutlu bir ağustos olsun Handan Ablacığım <3
Musmutlu olsun Mimoza :)
Silcok sürükleyici bir anlatim, hosgelmis agustos.
YanıtlaSilTeşekkür ederim:) Nice güzelliklerle gelsin, yazın tadını çıkartalım sonuna kadar :)
SilMerhabalar.
YanıtlaSilÖyle çok keyifli ve neşeli bir Ağustos sabahı olmadığı paylaşımınızdan anlaşılıyor. Oysa, Ağustos ayının hem de ilk günü şöyle daha canlı, daha taze ve her şeyiyle daha keyifli ve zevkli bir Ağustos günü olmalıydı.
Kaleminize ve yüreğinize sağlıklar dilerim.
Selam ve saygılarımla.
Sanırım pek yaz insanı değilim Recep Bey, benim mutlu ağustos karşılamam bu kadar :) Havalar biraz soğusun siz o zaman görün bendeki mutluluğu.
SilBir de yazı çok sevmediğim halde nedense bu son ayı hüzün verir bana. Ağustos yılın en hüzünlü ayıdır bence.
Öyle biz yazım şekli ki okurken bende sanki geldim seninle beraber eve. :)
YanıtlaSilVe yaz mevsimi de hiç sevmem, sevmeyen biriyle karşılaştığım için de çok mutluyum şu anda. :D
Beğendiğine sevindim She. Mevsim sıralamamda en sonda yaz. Hele evde geçiyorsa :)
SilHalbuki ağustosun ilk günü pazartesine denk gelince herkeste bir yeni karar alma, hayatını değiştirme motivasyonu belirmişti. Sende bu hevesi görmeyince sevindim çünkü ben de o moda girememiştim :-)
YanıtlaSilYazı beş sene önceye kadar çok severdim. Hatta en sevdiğim mevsimdi ama yaşım ilerledikçe, kilo aldıkça ve küresel ısınma yüzünden havalar aşırı ısınmaya başlayınca sevmez oldum. Benim ideal yazım, yeşillikler içinde bir yayla evi ve iki ay boyunca orada yatıp dizi-film-kitap üçlemesi yapmak.
Aslında ben de büyük bir karar verdim Şule, bırakacağım dağınık kalsın;D
SilEvet yaz bir tek öyle geçer :)
Ağır kapı ayrıntısına bayıldım çünkü bu sıralar bizim kapı tam olarak 100 kilo adeta! Üstteki ne deniyor ona sübap mı, sanırım o sıcaktan bozuluyor ve kapı ağırlaşıyor, değiştirmek gerekiyor.. Bayıldım bu ayrıntıya :)
YanıtlaSilHayatın küçük ayrıntılarını yazayım dedim büyük cümleler kuramıyorum madem:)
SilCorona dan beri benim de üstümde tembellik kaldı umarım atlatırım.
YanıtlaSilTembellik ve geniz akıntısı kaldı bana da :D
Sil