Ocak şubat gibi otel arayışlarına başlamıştık. İlk önce saray manzaralı oldukça güzel bir otel seçmiştik. Hatta oradan sağa sola gitme yollarına bakmaya da başlamıştım. Derken tabi ki bir otelle asla yetinmecek olan Can başka otellere bakmaya başladı. Pek ilgilenmiyordum ama bir baktım bizim çok güzel otelden daha kolay sağa sola gidiliyor diğer taraftaki otelden.

Otel manzarası iyi hoş da içinde akşamdan akşama konaklayacağım bir yer için gezip tozmaya daha elverişli olanını seçmek mantıklı geldi.

Hem de daha uygundu.  Zaten dört kişi Japonya yeterince pahalı, nerden kazansak kârdır :) Altı geceye 4000 TL vermek diğer seçeneklere göre çok uygun. Kahvaltı da dahil. Hoş henüz kahvaltıya gitmedim, ona ayrıca ona harcamam gerekecek mi bilmiyorum :D ( Akşam güncellemesi kahvaltı bulamaç yumurta, marul salatası, ne olduğunu anlamadığım bir köfte, çorba,ekmek, yağ, reçel ve kruvasandan oluşuyordu bu sabah, yarın sabahı heyecanla beklediğimi söyleyemeyeceğim :)

Neyse otelimizin odası küçücük, içinde ne çekmece ne komidin ne dolap var. Bir kaç askısı var bir köşede. Yatak taş gibi yastıklar da. Zaten yatak duvara dayalı :D

Amaaaa

Pijamalarımız vaar


Başucumuzda alarmlı saatimiz var, aynı zamanda elektrik anahtarı


Pek de fiyalalı yatak başlığı

Ee ayna da takımı tamamlıyor :)


Su ısıtıcısı her yerde olur da


Diş fırçasından tarağa her otelde olmuyor


Sabah duştan sonraki rastladığıma ise hiçbir yerde rastlamadım, aynanın lavabo üzerindeki kısmı buğulanmamıştı. (Fotoğraf sonradan flulaştırılmadı) Aynanın o kısmı arkadan ısıtmalıymıışşş..


Klozeti beklediğimden o konuda çok şaşırmadım ama ısıtmalı falan pek şımartan bir klozet kendisi :)


Oda bit kadar ama küvetimiz var :) (Trenden indiğimizde bardaktan boşanırcasına yağmur yağdığından şemsiye bizden önce girdi küvete:)


Terlik, kerata da tamam.


Acil durum elfeneri, yerinden alınca yanıyor.


Masa lambası da reostalı kısılıp yükseltilebiliyor.


Son olarak da şunu söyleyeyim rahatsız etmeyiniz yazısı mıknatıslı, kapıya yapışıyor anacım.

Odada dolap olmasa ne yazaar :)

Hem klima da çalışıyor,  insan hayatta başka ne ister :)

Bu yazıya sabah başlamıştım şu anda saat akşam dokuz olmuş.

Akşama kadar üç müze gezip akşam da saatlerce Bilgiç'in dükkân dükkân gezmesini bekledik. Şu beyin uykusu gerçekleşmekte. Son gücümle evden getirdiğim sallama çay yapıp anında sızmayı planlıyorum :)

İyi geceler canlarım.