-

Nisan 03, 2008

Metehan küçükken Jim Buton adlı bir çizgi film seyrederdi. Jim, Luke adlı arkadaşı ve onun Emma isimli lokomotifiyle yola çıkıp bir çok macera yaşıyordu. Bu maceralardan birinde "Umutsuzluk Mağarası" na düşüyorlardı. Bu mağaradaki insanlar dışarı çıkış yolunu bulamamış, öyle bir yol olmadığına karar verip mağarada yaşadıkça git gide saydamlaşmaya görünmez olmaya başlamışlardı. Arkadaşı Luke da çabaları sonuçsuz kalınca umutsuzluğa düştü ama Jim bunu kabullenmedi. İnatla yolu aradı. Gittiği her yerde sonu gelmez tüneller, merdivenler vardı. En sonunda sonsuz görünen merdivenlerden birinin basamaklarını tırmanmaya başladı. Ve bir kaç basamak sonra o sonsuz görünen merdivenin sadece ilizyon olduğunu fark etti, kısa süre sonra mağaranın dışındaydı.

Hepimiz öyle değil miyiz zaman zaman. Önümüzde çıkılmasının imkânsız olduğunu düşündüğümüz merdivenler belirdiğinde umutsuzluğun mağarasına gömülüveririz. Kimileri görünmez olup kaybolur dünyada. Kimileri kabullenmez,silkinir ve basamaklara atar kendini.

Benzer yazılarım

0 Yorum