Çok Nostaljik Pazartesi
Şubat 20, 2017Sevgili Ayşe "Nostaljik Pazartesi" fikrini söylediğinde en sevenlerden birisi olmuştum. Malum on iki sene dolacak yakında - hahaha şimdi düşündüm de ben yazmaya başladığımda kiminiz çocukmuşsunuz daha :D- ve geçmişin sayfalarında kalan yazılarımı günyüzüne çıkartmak güzel oluyor. Ama epeydir yapmamışım bu etkinliği. Bugün akşama kadar eskileri temcit pilavı gibi önünüze getirmeye karar verdim onun için.
İlk yazım ödünç kelimelerle yazılmış. Herkesten bir kelime istemiştim, gelen kelimeleri kullanarak bu yazı çıkmıştı ortaya :)
6 Mart 2014 Perşembe
Ödünç Aldığı Kelimeleri Topladı Eteklerine
Sanki yazabilecekmiş gibi kâğıdı, kalemi hep başucuna koydu. Bir başlasa kendini bulacağını umdu satırların arasında. Arada bir kaç cümle kurduğu olurdu. Bir kaç cümle, o kadar...
Sanki gidebilecekmiş gibi uzun seyahatler plânlayıp durdu. Sırt çantasını takıp yollara düştüğünü hayal etmek bile gülümsetti onu. Fotoğraf makinası, defteri, kalemi ve kitabı, o kadar... Olabildiğince hafif olabildiğince sade... Derin bir nefes çekti her defasında içine. Başka hiçbir şey değil ama sevmek, en büyük tutsaklıktı bu dünyada. Onun için asla özgür olamayacağını biliyordu.
Hayat... Biraz aşk, biraz ışık... Hayat... Biraz umut, biraz hasret...
Kırkikindi yağmurlarına katarsan gözyaşlarını ağladığını bilmezler diye düşündü.. Hem anneler ağlamaz. Bu adaletsiz, ne tarafa baksan akıl tutulması yaşanan, bu çılgın dünyada, anneler aşk olur, yağmur olur, hayat olur, nefes olur, umut olur, ışık olur, koskocaman yürek olur,ecele bile meydan okuyup dimdik durur...
Başucunda boş sayfaları. Önünde hiç gidemeyeceği yolları. Kapının önünde durup melâlini gizlediği bir gülümseyişle yolcu eder herkesi. Ardından dönüp hiç atmadığı çığlıklarının sessizliğine gömülür...
Hayret.. Bu kadar aşina olup da bu kadar bilinmemek..
Sanki gidebilecekmiş gibi uzun seyahatler plânlayıp durdu. Sırt çantasını takıp yollara düştüğünü hayal etmek bile gülümsetti onu. Fotoğraf makinası, defteri, kalemi ve kitabı, o kadar... Olabildiğince hafif olabildiğince sade... Derin bir nefes çekti her defasında içine. Başka hiçbir şey değil ama sevmek, en büyük tutsaklıktı bu dünyada. Onun için asla özgür olamayacağını biliyordu.
Hayat... Biraz aşk, biraz ışık... Hayat... Biraz umut, biraz hasret...
Kırkikindi yağmurlarına katarsan gözyaşlarını ağladığını bilmezler diye düşündü.. Hem anneler ağlamaz. Bu adaletsiz, ne tarafa baksan akıl tutulması yaşanan, bu çılgın dünyada, anneler aşk olur, yağmur olur, hayat olur, nefes olur, umut olur, ışık olur, koskocaman yürek olur,ecele bile meydan okuyup dimdik durur...
Başucunda boş sayfaları. Önünde hiç gidemeyeceği yolları. Kapının önünde durup melâlini gizlediği bir gülümseyişle yolcu eder herkesi. Ardından dönüp hiç atmadığı çığlıklarının sessizliğine gömülür...
Hayret.. Bu kadar aşina olup da bu kadar bilinmemek..
26 Yorum
Lise bire gidiyomusum ben ablacim hatta şu an okula gitmek için kalkmama savaşı veriyorumdur :) oo farklı kalemlerden farklı cümleler öylemi.Hepside çok ustaca olmuş ama :)
YanıtlaSilHaha, lise bir, Bilgehan'la yaşıtmışsın Annesi'nin Prenses'i :)
SilCümleler sadece benim kalemimden, aradaki koyu renkli kelimeleri gelenler verdi :)
Ay evet dogru ödünç kelime demissin zaten bende cümle gibi okumusum uyku sersemiyle :) o zaman dahada harikasın cnkü hepsi birbirinden güzel olmus :)
SilSabahın bu saatinde normal :)
SilTeşekkür ederim ;)
Ne güzel anlatmışsın kendini Handan.On iki yıl,ne acayip bir süre,hem kısacık ,hem bir insanı büyütecek kadar uzun,üff yaa,sabah sabah 😁
YanıtlaSilSabah sabah damardan verdim Sevda, hadi bakalım :)
SilÇok hoş bir yazı olmuş. 😊 😊 Kalemine sağlık. :)
YanıtlaSilTeşekkür ederim Esma :)
SilHandan,neden artık böyle yazmıyorsun?..içinde çok şey varken bize katacak neden mahrum ediyorsun a kardeşim?
YanıtlaSilCanım Sevgi, cevap yazının ilk paragrafında gizli :) Keşke yazabilsem...
SilBüyük yolculuklar atılan ilk adımlar başlar yazmak da öyledir belki Handan bugün bir satır yarın altına ikinci satır haftada yedi ayda 30 satır..her ay güzel bir yazı yazmak bile senede 365 yazı eder..az mı ciğerim?
Silİlk blog günlerimde her gün bir kaç cümle yazmaya çalışıyordum. Aslında Bir-ikim bloğumda hâlâ ara ara yazıyorum. Yalnız genelde karamsar yazıyorum ve derken kararıyor içim. Bir hikâye yazmayı istiyorum. Belki kendimle başbaşa kalmayı başarabilirsem başarırım :) Teşekkür ederim arkadaşım, sözlerinle beni yüreklendirdiğin için :)
SilGüzel bir oyunmuş bu, ödünç kelimeler...
YanıtlaSilEvet gerçekten güzel oyundu Tyrha, bir ara yine yapsam mı acaba :)
SilAyy mən bu fikirlərə BA-YIL-DIM. Həm keçmiş yazıları bu günə daşımaq, həm ödünç alınmış müxtəlif sözlərdən ibarət yazı yazmaq. Belə xariqə fikirləri hardan tapırsınız? :)) Yazınız o qədər gözəl olmuş ki, deyil yığma sözlərdən yaranmış, bədii kitablardan alınmış bir parça sanki... Ağlınıza da, qəlbinizə də, qələminizə də min maşallah :)) Sevgilər..
YanıtlaSilTeşekkür ederim Umman, benden de sevgiler :)
SilÖdünç ve biribirinden alakasız sözcükleri çok anlamlı birleştirmişsin, kalemine sağlık Handan'cığım, sevgiler. :)
YanıtlaSilÇok zorlanmıştım ama ortaya çıkan yazı çok zorlama bir yazı olmadı neyse ki Müjde :) Teşekkür ederim canım :)
SilKırkikindi Yağmurları kimin aklına gelmiş? :)
YanıtlaSilKalemin çok güzel Handan.
Gidip baktım Hamiyet'in (http://hamiyetakan.blogspot.com/) aklına gelmiş, şair hatun tabi :)
SilTeşekkür ederim :)
Hatırlıyorum bu yazını:)))
YanıtlaSil:)
SilYazıyla ne kadar alakalı olacak bilmiyorum ama annem eve bir gelsin dolu dolu sarılacağım ona.
YanıtlaSilAaa bu yorumu görmemişim Belle. Bence yazıyla gayet alakalı olmuş:)
SilValla kendim nostaljik olmaya baslicam yakinda he :)
YanıtlaSilHahahaha :)
Sil