Odada dolaşıp eşyaları topladım. Birazdan erkeklerimi uyandıracağım. Ondan önce kuş sesleri eşliğinde kapının önünde oturuyorum.

Çocuklarımız delikanlı olmuş. Artık "Anneee anne baak" larımız bitmiş. Çevredeki küçük çocuklara bakıp onların minik hallerini hatırladım sık sık. Denize biz onları çağırmaya ne zaman başladık yav.


Metos yelken yaptı, lisans aldı. Bilgiç su kayağı tarzında wakeboarda sardı. Üstüne para verseler yapmam bu yaşta ama o yaşta harika olmalı :)


Tekneyle çekilen can simidi gibi şeylere bindik, Allah sizi inandırsın bütün kaslarımı hissediyorum. Bir daha onlardan uzak durulacak :)


Bol ısırıklı, kaşıntılı ve ağrılı bir şekilde geri dönüyorum, hahaha, neyse dinlendim dinlendim.


Sahilde oturup kitap okudum. Biliyor musun, bir daha hiç bu keyfimi yapamayacağım gibi geliyordu. Hiç totom yer görmeyecek, ben hep kolluk şişirip kumdan kale yapacağım gibi hissediyordum. Bir bakıyorsun hepsi geride kalmış. Çocuklarınla uzanmış şezlonga sohbet etmeye başlamışsın. Onun için anın tadını çıkart. Ben öyle yaptım. Bir gün o şezlongda da olmayıp arkadaşlarıyla takılacaklarını bilerek yanımdaki hallerini içime kazıdım.


Ay bu arada üzerimden gitmeyen bi böcekle de uğraşıyorum,  bütün duygusallığımı bozuyo.


Neyse az sonra oğlanların odasına girip de her şeylerini dağınık bulduğumda da bozulacak zaten,hahaha :D


Şimdi gidip uyandırayım bizimkileri.


Haa, bir bingodan bir de şarkı bulma yarışmasından iki şapka kazandım ;) Kısa tatilin kârı.. Şarkı yarışmasını sevdik Metos'la biz de yılbaşı partisinde yapıcaz,bak unutmayayım diye buraya not alıyorum :D


Eveet, akşama evde gözüşürüz anacım.


Bize iyi yolculuklar dileyin. Gelirken şarkı listem tam kapı önüne kadar yetişmişti (Bakınız listem) , dönüşte de umarım öyle olur, güzelce gideriz.


Bu güzel tatilin darısı herkesin başına olsun, bloglar keyifli tatil yazılarıyla dolsun :)