Metehan oğlum özel okula hiç gitmedi. Devlet okulunda başarılı öğrenci oldu. Sekizinci sınıfta dersaneye devam etti. Günde 300 soru çözdü. Ondan önceki yıllarda üç sene girilen sbs vardı ondan sonraki senelerde teoga geçildi. Bizimkisi öncesinde de sonrasında da örneği olmayan bir sınavla liseyi kazandı. Devlet okulunda tüm derslerine yüz verilmeden kendi hakkıyla İstanbul'un en güzel okullarından birisine kaydını yaptırırken çok mutluyduk.

Okulunun açılış gününde yanındaydık. Törenin güzelliğiyle ağladığımı hatırlıyorum. Tören sade bir törendi. Güzellik üst sınıfların yeni gelenleri kucaklaması, mezunlarla birlikte coşkuyla kutlanmasında,  güzellik öğretmenlerinin ve okul müdürlerinin hiç müdahale yapmadan izlemelerindeydi.

Sonraki yıllarda "Anne bugün derse girmedik bir sınıfın grubunun konseri vardı, münazara vardı,maç vardı" cümlelerini duydukça doğru karar verdiğimize daha çok inandım.  Okul sadece dersten ibaret olmamalıydı bence.

Bir de öğretmenleriyle ilişkileri yok mu. Zeki, hazırcevap ve deli kanlı bu çocuklarla başa çıkmaları çok güzeldi. Hepsi demiyorum tabi arada hiç içimize sinmeyen öğretmenler de vardı ama genel olarak güzeldi. Edebiyat öğretmenlerinin ödevleri sayesinde yerli yabancı bir film, bir tiyatro, bir opera ya da bale ve bir sergiye gittiler bir sene. Hepsinin biletleriyle birlikte ödev hazırladılar.  Benim fenci matematikçi oğlum ilk defa edebiyatı sevdi.

Soran,sorgulayan,harekete geçen, kendine güvenen,bilgili,görgülü, kültürlü gençler. Ne harika değil mi?

İki sene kadar önce ülkemdeki bütün güzel okullar Proje Okulları diye bir şey oldu. Güya daha başarılı olmaları içinmiş falan filan. Bu okullar zaten başarılı. Bir Kabataş, bir İstanbul Erkek bir Kadıköy Anadolu, Cağaloğlu Anadolu,Vefa zaten bilinen, başarılı okullar. Neden gidip de böyle bir proje yapılacaksa zor durumdaki okullarda yapılmıyor, hepsinin seviyesi yukarı çekilmiyor. Çocuğu Teog'a sbs ye giren varsa bilir, puanınız yüksekse girebileceğiniz okul sayısı bir ya da ikidir. Daha fazlası yok. Neden diğer okullar da yükseltilmiyor da tepedeki okullar güya daha da iyileştiriliyor.

Daha önce de anlatmıştım. Bu sene okulların açıldığı hafta bizinkilerin öğretmenlerine sekiz yılı doldurdukları gerekçesiyle tayin çıktı. Okulların açıldığı hafta. Bütün bir yaz durup da okulların açıldığı hafta niye çıkar bir tayin?

Şu an okul açılalı üç hafta geride kaldı. Üç karışık, moral bozucu, belirsiz hafta. Öğretmenler bir şekilde derslerini işlemeye çalışıyorlar. Aslen atamalar anayasaya aykırı bulunarak Anayasa Mahkemesine gönderilmiş ama yürütme durdurulmadığından işlemler ilerliyor. Bir avuç veli dilekçelerimizle karşı çıkmaya çalışıyoruz.  Ne yazık ki kimsenin durumdan haberi yok.

Gelecek öğretmenlere bir sözüm yok ama önce müdürü değiştirilen bir okulun peşinden öğretmenlerinin yarısından fazlasının bir defada değiştirilmesi okulun ruhunu değiştirir.

Geçen hafta başlayan ingilizce öğretmenleri ne ders izleyeceğini henüz bilmiyormuş. Çünkü bizimkiler gramer kısmını hazırlıkta geçtiklerindem ingilizce derslerinde kitap okuyup onu inceliyorlar, edebiyat gibi görüyorlar o dersi.

Giden bütün öğretmenler vakti zamanında sınav geçip bu okullara gelmişler. Şimdikilerin neye göre atanacağı belirsiz. Bir sınav bir seviye söz konusu değil. Sorulara cevap verilmiyor.

Hatta önümüzdeki senelerde bu okullara öğrenci alırken ne yapılacağı bile muallak. İstedikleri gibi istedikleri öğrenciyi almanın yolu açılmakta gözüküyor.

İşte böyle.

Her akşam dokuzda #projenizdegiliz diye twit atılarak dikkatleri çekmeye çalışıyorlar ama biliyorsunuz benim tvitırım yok. Buradan duyurayım olanları bari dedim.

 Bu konuyla ilgili basında çıkan bir kaç yazıyla bitireyim.


http://www.cumhuriyet.com.tr/m/koseyazisi/608865/_Proje_Okulu_nda_bakin_neler_oldu__Kafalarindaki_hinlikler.html


http://www.cumhuriyet.com.tr/m/koseyazisi/612586/Cehalet_saldirisi_yapilirken_efsane_hocalar_1__Aziz_Taner.html