"Duyduk ki Birleşmiş Milletler Radyoevimiz’e talip olmuş.

Dünya Kültür Mirası listeleri hazırlayan Birleşmiş Milletler, nasıl bir kültür hazinesinin üzerine oturmak istediğinin farkında mı?

Daha bir yıl önce UNESCO’nun 13 Şubat’ı “Dünya Radyo Günü” olarak kabul ettiği bir ortamda, Birleşmiş Milletler, İstanbul Radyoevi’nin boşaltılmasını, koca bir tarihin, koca bir kültürün kapının önüne konulmasını nasıl açıklayacak?

Bu bina, "radyo" olmak üzere tasarlandı, projelendirildi, inşa edildi ve 1949’da hizmete girdi.

Özel bir mimariye sahip, kentin ve Cumhuriyet Türkiye’sinin sembol yapılarından biri.

Koridorlarında Turkiye'nin kültür tarihinin izleri var. Stüdyoları, meşk odaları, ülkenin en önemli sanatçılarına okul oldu. En güçlü kalemlerimizin oyunları bu binada sese kavuştu, can buldu. Bu binanın hafizası hepimizinkinden büyük, zengin ve kıymetli.

Tarihimizi, kültür belleğimizi yok edemezsiniz!

Biz Radyoevimizi vermiyoruz!"

TRT Radyo Çalışanları



Ancak bugün haberim oldu, dün Harbiye Radyoevi'nde eylem yapılmış. Keşke bilseydim, giderdim.

O binada çok hatıram vardır benim. Önünden geçerken gidip babamın yanına uğrardım :) Bazen programların çekimine giderdik, canlı olarak ne keyifli olurdu izlemesi.

Sanırım en son babacığımın cenaze töreni için gitmiştim. Gözlerim doldu orayı düşündüğümde.

İçinde ne hazineler vardır. Ne hatıralar. Ne güzellikler.

Niçin herşeyi yok etmeye bu kadar meraklıyız ki ?



Not: Fotoğraflar Dipsiz Kuyu ve Bianet'ten alınmıştır.