Nerde Kalmıştık?

Eylül 13, 2013

Güzel bir Ağustos sabahı, bir gece kalıp sevdiklerimizle kısa bir kaçamak yaptığımız Ankara'dan Nevşehir'e doğru yola çıktık. Henüz yorgun değildik, yol kenarında gördüğümüz ayçiçeği tarlalarında birine dalıp çocuklara nasıl bir şey olduğunu gösterecek enerjimiz bile vardı :)
 

 


Bu kadar göz hakkı olur artık :)


Hacı Bektaş'ta mola veremedik sadece yol üzerindeki bu güzel heykeli görüntüleyebildim .


Ben Karadeniz çocuğuyum, sarının arasındaki yeşillikleri arıyor hep gözüm. Orda bir köy var uzakta... Bir dere başında ihtimal, ağaçlar içinde yemyeşil, çatılarına bakıp gülümsüyorum..


Hımm, yol pek çabuk geçti dışarıyı izlerken.



Avanos'a gelmişiz.


Hediyelik eşya dükkanlarında alış veriş yapmaktan çok fotoğraf çekmeyi seviyorum :)

 
İtiraf ediyorum çay içecek yer ararken şu tabela benim aklımı çeldi :)


Daracık bir aradan geldiğimiz kafenin önü küçücük ama pek sevimliydi.


Güzel ayrıntılar ve harika müzik eşliğinde Ankara'da yanımıza verilen azıklarımızı çıkartıp keyifli bir yemek molası yaptık.




İçinde oturmadık ama fotoğraflanmayı hak ediyordu doğrusu.




 
 

Karnımız doyunca artık hediyeliklere bakmaya sıra geldi.



Hayır hayır çok da bakmayalım, insanın her şeyi alası geliyor canım...

Artık yeniden yola çıkabiliriz.

Geceden 3-4 saat uykumuzla, ilk iş bir otel bulup uyusak da akşam üzeri dolaşsak şeklinde ufak bir düşünce de aklımızdan geçmedi değil, herhalde öyle bir şey yapacak olsak bir daha uyanıp da dolaşamazdık. Neyse ki etrafa bakarken uykuyu ve yorgunluğu unuttuk ...

 
 
Şimdilik bu kadar canlarım, yorgun morgun demeden yapılan vadi yürüyüşü, müze gezisi, mini deve turu ve otel bulup yığılma kısmı bir sonraki yazıda artık...


Benzer yazılarım

0 Yorum yap