Shitamachi Muzesi (Shitamachi Şehir Merkezi Demekmiş Sanırım) (Tokyo, 1. Gün)

Temmuz 10, 2017


Şimdi dikkat ettim de biletlerin tanesine 300 yen ödemişiz. Sonradan lise dediğimizde çocuklara indirim yaptıklarını öğrendik :) Lise kimliği gösterilmesi gerekir diye yazdığından indirimli bilet alabileceklerini düşünmemiştim.  Doğa Tarihi Müzesi'nde pasaportunuz varsa tamam dediler sonrasında hep indirimli aldık biletlerini.

300 yen yaklaşık 10 lira yapıyor neyse ki :)


Burası küçük bir müze. Bilgiç'in yanındaki tatlı hanım bizim gönüllü tur rehberimiz. Müzede ingilizce açıklama pek yok (hiç mi yoktu bak hatırlamıyorum şimdi) kapıdan girerken bu hanım (ne yazık ki ismini bilmiyorum) gönüllü rehber olduğunu bize müzeyi gezdireceğini söyledi.

İnanılmaz, değil mi?


Onun sayesinde bu abaküs benzeri aletleri öğrendik :)

Net çıkmamış ama her sırada bir işaret var, ortadaki boş, orası virgül kısmına denk düşüyor. Üstteki bölümdekiler beş sayılıyor, alttakiler bir.

Bununla rakam yazıyorlar,  her bir sıra birlik, onluk, yüzlük, onda birlik falan temsil ediyor.


Rehberin oturduğu yer müşteri yeri, kedinin olduğu taraf satıcının. İki taraf karşılıklı pipolarını tüttürüp gündelik sohbetlerini yaparken bir yandan da bu alet üzerinde rakam yazıp birbirlerine vererek sessiz bir pazarlık yapıyorlarmış :)

Ne güzel bir yöntem :)


Benden tavsiye müzelere girecekseniz kolay çıkan ayakkabı giymeniz, ne zaman çıkartmanız gerekeceği hiç belli olmaz :)


Eskiye dair her şeyi neden bu kadar seviyorum bilmiyorum. Şu odunlar, ocak hepsi şiirsel geliyor. Ne zor oysa ki yaşamları.



Savaş zamanı evlerinin önünde minik eşyalar satarak geçimini sağlamaya çalışıyorlarmış.

Burada yok ama bir fotoğrafta başları tuhaf başörtümsü şapkalı kadınlar vardı. Savaşta erkekler yok,kadınlar itfaiye işini de yapıyor. Ama metaller de hep savaşa gittiğinden başlarında kumaştan yapılma koruyucular var. Savaşın hiç düşünmediğimiz yüzü.


Müzedeki eşyalar hep birileri tarafından bağışlanmış.

Burası eski bir ev. Her şey dolaplarda. Gömme dolaplardan biri yatakları alıyor. Diğerinde kap kacak var. Şifonyerde kimonolar. Vitrinde tabaklar.

Yatak odası,oturma odası, mutfak hep bu küçük alan.


Verandadaki bu gizli alan dahice :) Eşyaların bir kısmı da burada :)



Biz bu evde yaşasaydık aklımı oynatırdım sürekli toplamaktan sanırım. Bizimkiler kim bilir ne hale sokarlardı. Adım atamazdık :)


Evler,dükkânlar, hamamlar, savaş zamanı ile ilgili bize bilgi veren rehberimiz üst katta bizi etrafa bakalım diye bıraktı. Türkiye'de olsa bir bahşiş verilirdi ama burada bahşiş pek ayıp sayıldığından içten bir arigato gozaimasu diyerek ayrıldık ondan.


Metal yokluğunda tahtadan, istridyeden ve kâğıttan yapılan eşyalar.


Eski zaman okul gereçleri.


Çantalar.


Terliklere.uygun çoraplar :D


Pinball oyunun (tilt oyunu) atasını bile gördük :) Nasıl oynanıyordu orası sır :)

Rehber bizim misketleri bilmemize şaşırdı. Oo dedim biz küçükken oynardık hep :)


İşte böyle, zamanda yolculuk yaptıran çok güzel bir müze daha gezmiş olduk.

Artık parka doğru ilerleyelim.

Not: Bir kaç saat sonra uçağa gidiyoruz, ne çabuk geçti bir hafta. Bir ay yayımlayacak konum var, beni bekleyin anacım :D

Benzer yazılarım

24 Yorum

  1. Nice güzel kültür ve adetler modern hayat uğruna nasıl da katledildi resmen..

    YanıtlaSil
  2. Eğitime ne kadar önem verilmiş. Her ne olursa olsun iyi eğitim alan gençleri olan ülkeler hep yükseliyor. Darısı başımıza.

    YanıtlaSil
  3. bugüne kadar yayınladıkların arasında favorim bu müze. ilkokula benimde tahtadan 30 cm.lik cetvel ve gönyem vardı. onları anımsadım. diğer yazıkları ve fotoları da merakla bekliyorum
    Çenebaz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Küçük ve çok güzel bir müzeydi bu da Çenebaz,keyifle gezdik :) Ben de cetveller, dolmakalemler ve hokkalarla çocukluğuma döndüm.

      Bıktırana kadar anlatacağım hiç merak etme :)

      Sil
  4. Yok böyle evde ben de yapamazdım. Düzenli olmasına rağmen bizi evi toplamak dahi zor :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tek kişi idare edilir belki ama benim üç dağınıkla ve tır dolusu eşyayla benim için de zor Belle :)

      Sil
  5. Blogunuzu inceledim ve çok beğendim, sizi de bloguma bekliyorum izlemeye alırsanız sevinirim :)

    http://hastaliktakip.blogspot.com.tr/

    YanıtlaSil
  6. Hadi iyi yolculuklar yeni konuları bekleriz 💋

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Meryem, çantaları, çamaşırları halledeyim devamını getireceğim :)

      Sil
  7. Yahu sen nerelere gittin yine:-)
    Dur yazının başını yakalamaya çalışayım.

    YanıtlaSil
  8. Ruh rehberiniz de pek minyonmuş :) Çok geniş evlerden ziyade ben de küçük evleri seviyorum.Benim de evim 48m2 :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bilgehan'ın yanında iyice minicik kalmış Yurdagül. Gerçi hemen hiç uzun boylu Japon yok, biz kocaman kaldık orada :)

      Ben de küçük evleri seviyorum, kocamanlar ev hissi vermiyor. Tek başıma olsam o evde mutlulukla yaşardım doğrusu :)

      Sil
  9. Çok zevk alarak gezdim müzeyi çok sağ ol:)
    Buralardan selam sevgiler olsun sizlere.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ne demek, zevkle anlattım Gezgin Kova, daha dört müze, bir festival ve bir sürü tapınak var anlatacağım. Fotoğraflarımı düzenler düzenlemez :) Bizden de sevgiler :)

      Sil
  10. Senin tatil fotoğraflarına hiç doyum olmuyor Handan...Sen hep gez yahu :) Sevgiler

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkürler Güliz :D Daha çoook fotoğraflarım var, bir düzenleyebilsem :D

      Benden de sevgiler :)

      Sil
  11. Burası bana nedenese Sihirbazlar çetesi 2 filmindeki malzeme aldıkları mekanı hatırlattı :))
    Kel alaka biliyorum ahahahaaa

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hahaha, aklıma gelmezdi ama sen deyince hımmm benzetilebilir de diye geçirdim aklımdan :)

      Sil