Aslında Ayşe'nin geçen seneki şu yazısında buradaki fotoğraflar ve hatta daha fazlası var. Amaaaa içinde ben yokuum :) Yorum kısmında bende gelsem ben de gelsem modundayım :)

İşte o yazının mutlu sona ulaşan devamı diyoruz bu yazıyaaaa :)

Dev ağacın altında ağzı kulaklarında hâlâ olayın gerçekleştiğine inanamayan biz :)

(Yalnız Alaman milletinin doğrucu davud bakış açısına bakınız lütfen, ağacın üstünde 2016 yazmakta. Bizde bir tane 2016 lı yazı göremezsiniz bu dönemde herkes hoş geldin 2017 modundadır, ama adamlar 2016 dayız ağaca o yazılır demişler :D)


Standların içindekiler kadar dışları güzel. Zaten sıradan bir pazardan ayıran en önemli özellik bence bu kulübeler ve çatı süsleriydi :)





Bu mumlu pasta görüntüsündeki stand gece eminim çok güzel gözükürdü.


Şekerli bademler :)


Soğuk havada sıcacık ve tatlı bir şey. Çok sevdik.


Bobinler, vidalar ve civatalardan yapılan objelere neden bu kadar ilgim var bilemiyorum ama çok güzel değiller mi :)



Minyatür gitarlar.


Masal köşesi.


Hiç kusura bakmayın cadılar, prensesler, bu masalın kahramanı biziz anacım :)



Duvara assan kimse çikolata olduğunu anlamaz gerçekten de.  Başarılı bir çalışma :)



Sanırım en çok bu minyatür şehirlerin başında vakit geçirdik.


Hani çocukluğunuzdan hatırladığınız sımsıcak bir duygu vardır, nasıl adlandıracağınızı bilemezsiniz,  işte o duyguyla hayran hayran izledik.


Yalnız uçak havalanırken pencereden gördüğüm manzaradaki evler de tıpkı bunlara benziyordu. İşte o kısımda çok kıskandım çok.


Hava hafiften kararırken ışıklar bambaşka bir güzellik sunuyor.




Bu yıldızlardan yapamaz mıyız ki evde acaba, bir araştırmalı.



Mumluklardan yapıcam kesin. Bu kadar güzel olmasa da bardakların içine güzel manzara resimleri kesip koysam benzetebilirim gibi :)


Bonzailer.



Zum objektifle çekince kocaman çıkmış biblolar, oysa minicikler.




Sıcak şarap içmeden geçmeyelim, değil mi :)



Gitgide kalabalık toplanmaya başlıyor. Ama o kadar güzel bir kalabalık ki pazarın ruhu şenleniyor o kalabalıkla.


Bilgiç 1989 model bir gameboy buluyor kendisine ikinci el. Ona yılbaşı hediyesi olarak alıyoruz. Enteresan oğlum benim. Ağzı kulaklarında dolaşıyor.

Bir tane bile fotoğrafını çekmemişiz o haliyle ama ne yazık ki.



Hava karardıkça ağaçların arasındaki renkli toplardan gözlerimizi alamaz oluyoruz.



Şimdilik burada bırakalım, devamı gelecek..