­
­

Eee Nasılsınız ?

Öyle bir yazamama, okuyamama, izleyememe durumu içerisindeyim ki . Bir yandan da bu beni korkutuyor zira alzheimer ın dostu bu durum. Havada boşlukta asılı gibiyim. Onun ilacı, bunun doktor randevusu, diğerinin morali derken bir tek dansa tutunur olmuşum. Memleket de malum. Ağaçlara içim yanıyor diye düşünüyordum. Ama asıl oralara yapılacak olanlara içimin yandığını fark ettim. Ağaçlar geri gelir. Zaten çoğu küllerinden doğabiliyor ama bizde otel olarak doğuyorlar. İklim yasası, tutuklamalar, her türlü zırvalık da deli etti. Ben üzülüp sinirlendikçe kilolarım da aldı başını gitti. Onu ne yapacağımı çözmeye çalışıyorum zira rejim yapmak istemiyorum.

Tek bir minik gülümseyiş oldu hayatımda. Stray Kids konser biletim geldi. Taa Aralık ayında diğer konsere gidemezsem diye buna da almıştım bilet. Ama konser tam Can'ın ilaç aldığı günlere denk düşüyordu. O günler bir hafta hasta gibi oluyor, keyifsiz, midesi kötü. (Netekim bakınız bugün, tüm gün midesi kötü, eklemleri ağrır şekilde yattı )  Bırakıp da gidemem diyordum. O , tarihi öteleriz dediğinde olmaz demiştim. Evelsi gün doktora gittik. Bir sonraki tahlilleri verirken ben olmayacağım o geldiğinizde dedi. Tatile gidiyormuş. Siz dönünce gelelim o zaman dedik. Ve ilaç günü benim döndüğümün ertesi gününe kaydırıldı. Bazen hayat bana böyle tatlı ayrıcalıklar yapabiliyor. Öyle anlarda birilerini mutlu etmiş olmalıyım ki beni mutlu ediyor diyorum. 


Balkondaki begonville uğraşmak da danstan sonraki  tek uğraşım. Ama bitler benden inatçı çıktılar. Ne kadar ilaç, arap sabunu, zerdeçal varsa sıktım ama ııh. Geçen sene her yerini budarken üst kattakiler kesmemişler kendi kısımlarını. Baktıkları da yok. Oradan yeniden yayıldı diye düşünüyorum. Dün kestirdik kapıcıya. Balkonumun tavanındaki dalları da kestik. Onları çok seviyordum ama boyun fıtığım o dallara ulaşmaya çalışırken pek mutlu olmuyordu. Neyse, bana üç beş dal kaldı. Çiçekler döküldü. Zira yapraktaki bitleri temizliyorum elimle tek tek ama çiçeği sarınca onlar temizlenmiyor. Videoda kalan son dallar, buhurdanlık ve çayımla bu akşam keyif ânım var.

İşte böyle. Kendime bir çelınc yapsam da her gün yazsam ne güzel olacak aslında. 

Tatilden Kalanlar


Bu da değişik bir aile tatili olmuş oldu. Metehan tekne turunda arkadaşlarıyla, Bilgehan evde arkadaşlarıyla, biz de Makri'de baş başa :) Herkes mutlu . 










 








Bu Fotoğrafımı Çok Sevdim



Kendim diye demiyorum selfi çekmede bayağı ustalaştım doğrusu.

Bu hafta Can'ın ilaç haftasıydı. Evse ve sakin geçti . Bana da iyi geldi doğrusu. Bol bol dans videosu çektim. Yattım. Tembellik yaptım. Ve açık büfe gibi sofralar hazırladım ki yesin birşeyler. 

En son pet sonucumuzda bir iyileşme görülmedi. Canımız sıkıldı biraz. Doktora göre kötüleşme olmaması bile güzel. 

Sonucu aldığımız akşam arkadaşlarımızla buluştuk. Bizi hiç yalnız bırakmayan arkadaşlarımız olması öyle büyük bir nimet ki. 


Neyse bu keyifsiz dönemi da daha keyifsiz savaş haberlerini izleyerek atlattı Can. Savaş pilotu gözüyle her akşam saatlerce inceledi, yorumladı. Kafası dağıldığı için savaşa bile minmettar olmuş olmaktan utanıyorum ama öyle oldu.

Bu akşam annemi kardiyoloğa kontrole götüreceğim. O arada kendime de randevu aldım. İki sene önce kolestrol ilacı verdiydi bir doktor, tabi hocam deyip ilacı almadan çıktıydım. Göya zayıflayıp sağlıklı yaşayıp atlatırım diyordum. Zayıfladıydım da ama geri aldım son aylarda, bişi değişmedi :D

Yalnız doktor akşam altıda başlıyor muayeneye. Akşama kadar napıcaz bilmem.

Neyse , ben size keyifli bir dans ile veda edeyim. Bunu bütün her yere yetişmeye çalışan kadınlar için yaptım.



Bir Tatile İhtiyacım Var



 Can'a dedim ki sanırım fazlasıyla sosyalleştim yedi sekiz aydır. Benim artık sakin, daha önce görmediğim, kimseleri tanımadığım, sere serpe dolaşıp plân program yapmak zorunda kalmadan kafamıza göre takıldığımız bir tatile ihtiyacım var. 

Tabii ki kriterleri beş defa saymak zorunda kaldım zira saydığı seçenekler karşılamıyordu onları.

Sevdiklerime vakit ayırmayı, onlarla birlikte olmayı tabii ki çok önemsiyorum ama şu aralar sadece var olmak istiyorum, hiç bir şeyin parçası olmadan , sadece var olmak. 

Bir kaç gün kaçmak bana çok iyi gelecek. Ama hayalimdeki bir kaç günü bozdu plânlarıyla, şu an yine belirsizlik var. Ve ben artık belirsizlikten çok yoruldum. 

Şu An Bütün Hayalim Yarın Evden Çıkmadan Keyif Yapmak

Bu hafta fazla sosyaldim, yoruldum.

Pazartesi ortaokul arkadaşlarımla buluştum.

Akşam Kürşadlara gittik, Aynur bize nefis şeyler hazırlamıştı.


Salı İzmir arkadaşlarımla. Eskiden beri takip edenler bilir teog anaları . Bulaşıcı gibi peşpeşe hamile kalıp doğurduyduk :D

Çarşamba ilaç günüydü, hastanedeydik. Normalde hastane dönüşü mahalledeki harika restoranlardan birine gidiyorduk ama o gün genel boykot günümdü (benden başka yapan kaldı mı bilmiyorum ama :D) eve döner dönmez mutfağa attım kendimi.


Perşembe zaten pazar koşuşturmam var. Bir de ehliyeti artık değiştireyim diye randevu almıştım. Kadıköy'e indim.





Akşam da anneme uğradım.

Cuma günü üniversite arkadaşım Gülden'in atölyesine gittim, zira ona halhal sipariş etmiştim. 


Çok güzel olmamış mı?  Bayıldım ben.




Akşam eve döndüğümde bizimkiler birşeyler sipariş etmişler , ben de kendime salata hazırlayıp balkon keyfi yaptım.

Bugün bir haftanın sonunda kendinden geçmiş evimi toparladım biraz. Gerçi kıyı köşe iyi bir temizliğe ihtiyaç var, belki önümüzdeki hafta yaparım. Hava da öyle çabuk ısındı ki , yakında kolumu kıpırdatasım gelmez.

İşte böyle.

Gitmeden size bir şarkı hediye edeyim, fotoğraflara eklemedim zira :)


Şarkının sözleri çok güzel.

Tam bu satırları yazarken hemen yanımızdaki okulda bir tören başladı. (Cumartesi cumartesi ne töreni anlamadım ama ) Sitenin bahçesinde oynayan çocuklardan biri yüzümü gülümsetti. "Anne ayağa kalk ayağa, saygı duruşu var " diyen o güzelliğe sarılasım geldi. Bu çocuklar bizi güzel günlere götürecekler. 

O zaman an itibariyle fotoğraf da paylaşıp gideyim. Öptüm sizi.