Kitap Salı 2024/1

Mart 19, 2024

Obaraaa, bir senedir kitap salı yapmamışım. İnstagramdaki kitap hesabımı da sonlandırdığıma göre buraya daha çok yazayım artık. Oraya yazmayı bıraktım zira hem o kadar kitap okumuyorum, hem de orada yazılanlar kuyuya atılmış gibi gelmeye başladı. Dönüp de bir kitabı bulmaya olanak yok. Arayıp duruyor insan. Günlük olarak yazıyorsun ve bitiyor. E ben kitabı aradığımda bulamayacaksam niye yazıyorum. Burada hiç olmazsa aratınca çıkıyor ortaya.


Neyse giriş çok uzun oldu. Yazının kendisi ne kadar uzar bilmiyorum zira bir senedir yazmamış olabilirim ama okuduğum , başlayıp bitirdiğim kaç kitap var bilmiyorum , çok olmasa gerek. Şimdi biraz eşeleyeyim bakayım, bulabilecek miyim okuduklarımı:


Ateş / Buket Uzuner

Serinin son kitabı. Yine Büyük bir keyifle okudum Defne Kaman'ın maceralarını. Zaten Buket Uzuner kitaplarının hepsi güzel ama bunun da yeri başka . Hem polisiye hem de dünyanın iklim krizi üzerine düşündüren ,karakterlerin hepsi birbirinden güzel , duygusal, insancıl,çok sevdiğim bir seri oldu.


🔥Sakın korkma kuzucuğum. Korkmak , olacağı değiştirmez.

🔥En tehlikeli cehalet yarım bilgidir.

🔥Neden insan hayatı, huzurun ve barışın kısa ama kötülüğün ve savaşın uzun sürdüğü bir yolculuktu ?

🔥Gençken , gezmek veya göçmek için yeni bir şehre gitmek , yeni insanlarla tanışmanın ve yeni hayata kapı açmanın umutlu heyecanı demektir. Yaşlıyken yeni bir şehre gitmek , tanışacağı her yeni insanı birkaç dakikada çözmek ve çözdüğü, gördüğü her yeni hayatı birkaç kez yaşamış olmak bıktırıcı olabilir.

🔥Hiç kimsenin önünde eğilmeyen baş, sadece sevdiğini kaybetmemek için eğilirse bunun adı aşktan başka ne olur ki ? Meğer ki sevdiceğin senin inceliğini, jestini anlayabiliyorsa, gerektiğinde o da seni ortalık yerde , hak ettiğin zamanlarda bile rezil etmez.

🔥Kendi acısına ağlamaktan gözleri başkasınınkine kör olanlara bencil denir Semahat . Öyle bencillerdir ki kendilerinden başka hiç kimsenin hayatında felâket yaşanmamış sanacak kadar aptallaşırlar.

🔥"Zaten rüya dediğin nedir ki evlâdım?" diye içini çekerken gülümsedi Umay Nine. "Uyanıkken yaşadıklarımızı uyurken seyretmekten başka bir şey değildir ,rüyalar. Gece ve gündüz düşleri, hepsi aynı beynin aydınlık ve karanlık yüzleridir."

🔥Fakat her şeyden önemlisi kızım, insanın merakını kaybetmemesidir. Merak hayatın ateşidir.

🔥Aslında hayatın kendisi yolculuktur. Duran hikâye, hareketsiz hayat olmaz, biter.

🔥İnsanın vicdanı gerçek, tutkusu sahiciyse kaybolmaz.

🔥Bir kişiye kendisine dair sorulacak tek soru "Nasılsın?"dır. Gerisini ancak o istediğinde anlatır .

🔥Her şey bir gün değişir, mutlaka değişir. Çünkü hiçbir şey durağan değildir, herkes ve her şey daima hareket eder. Bu yüzden her derdin ve zulmün de sonu vardır.

🔥Okumuş kadın olduğun belli. Kadının okumuşu adamın gözünün içine hiç çekinmeden bakar.

🔥Böyle ağlarsan hiçbir sıkıntını çözemezsin. Çünkü insan ağlarken aklındaki terazi ıslanır ve bozulur.

🔥Aslı şudur ki, insan türü teknoloj ve bilim dışında hiç gelişmemiştir.

🔥İnsan ,yaşarken başkalarına yararlı olabiliyorsa o kendisine yeter. Hayattan beklentiler biriktirmek yerine yola devam etmek önemlidir.

Nezaket Kuralları (Amor Towles)

Akıp giden bir kitap olduğunu hatırlıyorum. 1930'lu yıllar Amerika'sı arka planda aslında. Çok da arka planda değil bayağı ön planda bir taraftan da . Bir sergide rastladığı bir fotoğrafla zamanda geriye gidip hatıralarına gömülen bir kadının hikayesini okuyoruz. Çok zaman geçti hakkında söyleyebileceğim fazla bir şey yok ama keyifle okudum hatırlıyorum.


🍁Gene de düşüncelerimin geçmişe kaydığını fark ettim. Bugünün sağlam ve somut güzelliklerine sırtlarını dönüp , mazinin tatlı belirsizliklerini ve rastlaşmalarını - olduğu anda şans eseri ve heyecanlı gelen ama zamanla kadere benzer bir hal alan rastlaşmaları- araştırıyorlardı.

🍁104 . sayfadan başlamak Hamingway'in üslubunu olduğundan daha hareketlendirmişti. İlk bölümler olmadan , bütün olaylar skeçlere, bütün diyaloglar da kinayelere dönüşmüştü. Küçük karakterler kahramanların eşit düzeyde duruyor ve tarafsız bir sağduyu ile onları alt ediyorlardı. Başkahramanlar direnmiyorlardı. Öykülerin zorbalığından kurtuldukları için rahatlamışlardı.

🍁Hayatında ne kadar güçlükle karşılaşırsa karşılaşsın, olaylar ne kadar yıldırıcı ve ürkütücü olursa olsun, sabah uyanıp da günün ilk kahvesini içmek için sabırsızlandığı müddetçe üstesinden gelemeyeceği hiçbir şey olmadığını bildiğini söyledi.

🍁İlk gördüğüm andan tibaren sende bir sakinlik görüyordum; hani kitaplarda yazılan, ama neredeyse hiç kimsede olmayan türden bir iç huzuru. Düşünüp duruyordum: Bunu nasıl başarıyor ? Ve anladım kiancak hiç pişmanlığın yoksa ulaşabilirdi insan böyle bir huzura; seçimlerini bir duruşa ve amaca göre yapmışsa...

🍁İyi ya da kötü, insanı kendine gülen biri kadar yumuşatabilen çok az şey vardır.


Kırık Kanatlar / Halil Cibran

Bu kitabı hala bitirmedim aslında. Küçük de bir kitap ama sanırım öyküsünün hüzünlü olmasından dolayı devamını okuyasım gelmedi başucumda bitirmemi bekliyor. Nedense bu aralar kitaplar Beni üzecek gibi olurlarsa devamını okuyamıyorum.


⚜️Yaşlı insanlar , bir yabancının ülkesine geri dönmek istemesi gibi , gençlik günlerini hatırlamaya bayılırlar.

⚜️Birkaç gün sonra , yalnızlık çökti üstüme. Ciddi ve sıkıcı kitapların ortasında varoluşumun tekdüzeliğinden sıkılmıştım.

⚜️Bulutların üstüne yükselmek için gerekli olan iki şeye, şiirden kanatlara ve düşlerden oluşan bir mizaca sahip gençlik! İnsanları gökkuşağının renklerinden bir ışığın arasından gören, hayatın da onun ihtişamına ve yüceliğine övgüsüne kulak veren gençlik! Kanatları çok geçmeden felâket tufanlarıyla parçalanacak, insanın kendini küçülmüş ve çirkinleşmiş gördüğü tuhaf bir ayna olan bu gerçeklik dünyasına fırlatılacak gençlik.

⚜️Selma'nın güzelliği onun altın sarısı saçlarında değil, onları sarmalayan erdem ve saflık haresindeydi; onun iri gözlerinde değil o gözlerinden yansıyan ışıktaydı ; onun lal dudaklarında değil, sözlerinin tatlılığındaydı ; onun fildişi bıynunda değil, alnının hafif kavsindeydi.

⚜️Acılı bir ruh, yabancı diyarda yakınlarından biriyle karşılaşan yabancı gibi , kendine benzeyen, aynı duyarlığı paylaşan bir başkasıyla birleşince huzura kavuşur.

⚜️Sessizlik bizi kendimizden ayırır ve tanrılara yakınlaşmamız için ruhun gök kubbesinde dolaştırır. Sessizlik bedenimizin hapishane hücrelerinden daha değerli olmadığını ve bu dünyanın bizim için bir sürgün yerinden başka bir şey olmadığını algılamamızı sağlar

⚜️Bu dünyada güzel ya da büyük her şey, sadece insanın düşüncesinden ya da duygularından doğar.

⚜️Bir insanın ağzından çıkan tek bir kelime bahtınızın rengini pekâlâ değiştirebilir.


Meleğin Oyunu / Carlos Ruiz Zafon

Unutulmuş Kitaplar Mezarlığı Serisi'nin ikinci kitabını büyük bir heyecanla elime aldım ama bu da bitmeyen kitapların arasında . Bir ara bütün bitmeyen kitapları önüme yayıp da bitirmeye çalışayım bari. Siri diyoruz ama aslında kitaplar birbirinden bağımsız yine de ortak karakterlerle bir öncekinden bazı Seri diyoruz ama aslında kitaplar birbirinden bağımsız .Yine de ortak karakterlerle o bağ kurulmuş tabii benim gibi bütün kitabı unutursanız o bağı yeniden kurabilmek için bayağı bir uğraşıyorsunuz bu kimdi şu kimdi diye ama olsun. Eğer ki hafızanız kuvvetliyse gayet güzel oluyor diğer taraftaki kahramanlarla burada rastlaşma.


🪽O zamanlar ölüm henüz belirsiz bir şey değildi, daha günah işlemeye fırsat bulamamış gencecik ruhları yutan ölüm her yerde görülebilir, kokusu alınabilirdi.

🪽Her şey bir hikâyedir Martin. Neye inanıyorsak, neyi biliyorsak, neyi hatırlıyorsak ve hatta neyi hayal ediyorsak hepsi bir hikâyedir .

🪽Doğduğun zekâ basitce cephanendir. Bununla bir şeyler yapabilmek için zihnini hassas bir silâha dönüştürmen gerekir.

🪽Sessizlik ,aptalları bile bir dakikalığına akıllı gösterir.

🪽Bir kötü adam olmasını özledim . Çoğumuz, farkında olmasak da , kendimizi bir şeyin veya birinin lehine değil de bir şeye veya birine karşı tanımlarız. Tabiri caizse, harekete karşı tepki vermek, harekete geçmekten daha kolaydır. Hiçbir şey dogmanın coşkusunu iyi bir düşman gibi körüklemez.

🪽 Gerçekliğin herhangi bir şekilde yorumlanması veya gözlemlenmesi kurgudur. Bu durumda sorun, insanın ahlâksız bir evrende terk edilmiş ve sınırlı bir varlığa mahkûm edilmiş , türün doğal döngüsünü sürdürmekten başka bir anlamı olmayan ahlâki bir hayvan olmasıdır. Uzun süreli bir gerçeklik durumunda hayatta kalmak , en azından bir insan için imkânsızdır. Hayatımızın büyük bir bölümünü, özellikle uyanıkken rüya görerek geçiririz. 

🪽Kıskançlık vasatların dini gibidir. Onları rahatlatır, onları içten içe kemiren endişeleri yatıştırır ve nihayetinde de ruhlarını çürütür, anlamsızlık ve açgözlülüklerini erdem sayıp haklı çıkarmaya çalışırlar ve cennetin kapılarının ancak kendileri gibi mutsuzlar için açılacağına inanırlar, oysa onlar yaşamları boyunca arkalarında, sırf varlıklarıyla onların ruhundaki, zihinlerindeki ve yüreklerindeki sefillikleri ortaya çıkaranları dışlamak,mümkünse yok etmek ve başkalarını küçüksemek için aldatıcı girişimlerinden başka hiçbir iz bırakmazlar. Ne mutlu böyle ahmakların havladığı kişiye, çünkü onun ruhu asla ahmaklara ait olmayacaktır.

Kralların Yolu / Bradon Sanders

Brandon Sanders sevdiğim bir yazar. Arada sıradan olanlar olsa da gayet güzel macera kitapları var. Kralların Yolu Fırtınaışığı Arşivi Serisi'nin ilk kitabı . Bin sayfa falandı herhalde. Zaman zaman temposu düşse de keyifle okudum ,sonrasında hemen ikinci kitaba geçtim.  Ama araya biraz kitap alayım bari dedim çünkü baktım bunu okurken ben başka hiçbir şey okuyamıyorum . Şimdi yeniden diğerini elime alacağım güzel bir kitaptı farklı bir dünyası vardı severek okudum.


⛩️Kötülük iyilikten daha sık geri ödenir .

⛩️Kişi insanlar söz konusu olduğu zaman mantığı mutlak şekilde uygulayamaz. Bizler sadece düşünsel varlıklar değiliz.

⛩️Saygının gübre gibi olduğunu düşünüyorum. Gerekli olduğu yerde kullanırsan büyüme artar. Ama ortalığa çok fazla yayarsan etraf kokmaya başlar.

⛩️Bazen dört elle sarıldığımız özellikleri başkalarında kabullenmek bize zor gelir.

⛩️Her ne kadar pek çoğu hayatlarından nefret ediyor olsalar da hayata hâlâ dört elle sarılıyorlardı.

⛩️İnsanlar pek çok konuda  güvenilmezler. Ama güvenebileceğin bir şey varsa o da açgözlülükleri.

⛩️Güçlü olmak için güç ? Bununla bir şey yapmıyorsan gücün ne faydası vardı ki ?

⛩️Çünkü bazı insanlar bilgiden korkar.

⛩️Eğer kazandığımız tüm o bilgiyle bir şey yapmıyorsak o zaman araştırmamızı boşa harcamışız demektir. Kitaplar bilgiyi bizim yapabileceğimizden çok daha iyi bir şekilde saklar; bizim yapıp kitapların yapamadığı şey bunu yorumlamaktır. Yani eğer kişi sonuçlara varmayacaksa , o zaman bilgiyi metinlerde bıraksa da olur .

⛩️"Ama neyin doğru olduğunu Yaradan belirler !"
"Doğrunun doğru olabilmesi için illa birilerinin, görünmeyen bir şeylerin, ilân etmesi mi gerekir ? İnanıyorum ki benim sadece kendi gönlüme uyan ahlâkım, sadece cezalandırılmaktan korktukları için doğru davrananların ahlâkından daha gerçek ve sağlam."

⛩️Berrakbey Wistiow insanların ne isterlerse onu yapmalarına izin verirdi. Ve böylece onu görmezden geldiler. Roshone ise onları daha aşağı gördüğünü bilmelerine izin veriyor. Ve bu yüzden onlar da onu memnun etmek için çırpınıyorlar .

⛩️Bunu öğrenmen gerekecek, Kal. İnsanlar dünyanın doğru olduğunu düşündükleri zaman hâllerinden memnun olurlar . Ama eğer bir delilik , bir kusur görürsek, bunu doldurmak için çabalarız.

⛩️Geç saate rağmen, yol kalabalıktı ve burada yürümekte olan adamların pek çoğu geceyi içlerinde taşıyormuş gibi görünüyorlardı. Daha hırçın , daha gölgeli yüzleri vardı.

⛩️Ne kadar yaşlanırsak, basit cevapları reddetmeye o kadar meyilli oluruz .

⛩️O asla iyimser biri olmamıştı. Dünyayı olduğu şekilde görür ya da en azından görmeye çalışırdı. Ancak gördüğü gerçek bu kadar korkunç olduğu zaman, bu bir sorun oluyordu.

⛩️Sende bir münzevi havası yok. Konuşurken o kadar rahatsın ki .
Öyle olmak zorunda kaldım. Çocukluğumun büyük kısmını kendi kendimin eşliğinde geçirdim ve sıkıcı konuşma arkadaşlarından nefret ederim.

⛩️Ölüm geliyor , diye fısıldıyorlardı. Ölüm her şey için geliyor. Ama yaşam önce geliyor. Değerini bil.

⛩️Hedef ölüm. Ama yolculuk, o hayat. Önemli olan oydu .

⛩️Göründüğü kadar kötü değil Kaladin , dedi kardeşi uzanarak kolunu tutarken. İşler asla göründüğü kadar kötü değildir. Göreceksin.

⛩️Görüyorsunuz, benim tecrübem o ki nereye gidersen git, gücünü istismar edecek birilerini bulacaksın.

⛩️Bir olumsuzluğu kanıtlamaya çalışmak aptallıktır. Bırak Vorinler neye inanırlarsa inansınlar; aralarında akıllı olanlar inançlarında iyilik ve teselli bulacak, aptallar ise neye inanırlarsa inansınlar aptal olacaklardır.

⛩️"İyi," dedi Teft. "Eh, sen buna meyilli gibi görünmediğine göre ben gözümü şuradaki arkadaşımız "Shen"üstünde tutacağım. Onun sırtına bıçak saplamasını engelledikten sonra bana teşekkür edersin. 
"Endişe etmemiz gerektiğini sanmıyorum."
"Sen gençsin" dedi Teft. "Ben ise yaşlıyım."
"Ve bu da herhalde seni daha bilge yapıyor?"
"Cehennem adına, hayır, " dedi Teft. "Bunun kanıtladığı tek şey benim hayatta kalmada senden daha çok tecrübem olduğu."....

⛩️Hedefin bir önemi var mı ? Yoksa seçtiğimiz yolun mu var ? Ben diyorum ki hiçbir başarının, ona ulaşmak için kullanılmış olan yol kadar büyük önemi yoktur . Bizler hedeflerin varlıkları değiliz. Bizi şekillendiren şey yolculuktur. Nasırlı ayaklarımız, yolculuklarımızın yüklerini taşımaktan güçlenmiş sırtlarımız ,yaşanılan tecrübelerin taze sevinçleriyle açılan gözlerimiz. Son olarak eğri yollarla hiçbir doğruya varılamayacağını söylemem gerekiyor. Çünkü varlığımızın esası başarıda değil yoldadır. Bir hükümdar bunu anlamak zorundadır; başarmak istediği şeye, gözünü ona ulaşmak için geçmek zorunda kalacağı yoldan ayıracak kadar fazla odaklanmamak zorundadır.


Koş Melos / Osamu Dazai

Bu yazarın iki kitabını okudum. İlki buydu. Yedi tane hikayeden oluşuyordu. Yani ne sevdim ne sevmedim arasında kalınca bir başka kitabını daha okumak istedim. Çok depresif iki kitabı da. Ama bu daha depresifti sanırım . Aslında pek de şaşırmamak gerekiyor çünkü yazar zaten bilmem kaçıncı denemesinde intihar etmeyi başarmış bir adam olduğuna göre hezeyanları kitabıdır yansıyacaktı. 

🥀Yavaş yavaş büyüdükçe temkinli bir olup çıktım. Özgünlüğümü gösteren şeyleri gizlice seviyorum, ancak sevmeye devam etmeyi istesem de kendime ait bir şey olarak kimliğime bürünmesinden korkuyorum. Her zaman herkesin iyi bir kız olduğumu düşünmesini isterim. Bir sürü insan bir araya geldiğinde ne kadar da itaatkâr olurum. Söylemek istemediğim, hissettiklerimle hiç alâkası olmayan şeyler hakkında yalan söyleyip gevezelik ederim. Böylesinin benim kazancıma , benim yararıma olacağını düşündüğümdendi. Bence bu kötü bir şey. Umarım bir an önce ahlâk kurallarının tamamen değişeceği zaman gelir. Böylelikle itaatkâr olmaktan da kendi iyiliğim için değil , insanların beklentileri için her gün aheste aheste yaşamaktan da kurtulurdum belki.

🥀Neden bizler sadece kendimizden memnun olup hayatımız boyunca yalnızca kendimizi sevemiyoruz?

🥀Şimdi denen an ilginç. Şimdi , şimdi, şimdi , diye parmağımla tutmaya çalışırken bile , şimdi çok uzaklara uçup gidiyor ve yeni "şimdi" geliyor.

🥀Sadece izlemek zorundaydım. Acı çekenler acı çekecekti. Düşenler düşecekti. Benimle bir ilgisi yoktu. Dünya böyleydi. Zorla kayıtsızlığa bürünüp onları yukarıdan izledim, ancak ben de oldukça acı çektim.

Batan Güneş / Osamu Dazai

O kitap diğerine göre daha az depresifti diyebilirim. Savaş dönemi japonya'sını da göz önüne seriyordu biraz. Ama yine daha çok insanların psikolojisi üzerineydi. Kısacık bir kitap olmasına rağmen okumamı düşündüğümden uzun sürdü.


🏯Annem yüzünü diğer yana çevirerek kendi kendine konuşur gibi "Dünyayı anlamıyorum," dedi.

"Ben de anlamıyorum. Anlayabilen herhangi bir insan var mı ki? Sonsuza kadar hiçbir şeye anlam veremeyen ufak çocuklar olarak kalacağız."


Dünyasızlar / Kaan Murat Yanık

Evet yine sonunu getirmediğim bir kitapla karşınızdayım. Başı çok iyiydi ama geri dönüş hikayesinde biraz koptum. Bazen geri dönüş hikayeleri beni yoruyor yani hani sonunu bildiğim şeyi okumak. Aslında bu da çok ilginç geldi bak şimdi ,ben kitapların sonuna bakarım ve gene keyifle okurum demek ki mesele bu değil. Sanırım yine mesele hikayenin üzgünç olması ve benim üzgünç bir hikaye çekecek ruh halimde olmamış olmam. Devamını sonra okuyacağım ama şimdilik bıraktım.


🌍 Allah ,insana inanır. Yoksa yaratmazdı ki .

🌍 Anlama. Dünya anlamak isteyenlere düşmandır. Anladıkça kaybolursun


Panzehir / Oliver Burkeman

Değişik bir kişisel gelişim kitabıydı. Şurada arkadaşım Ayşe'nin videosu var, o mis gibi anlatmış, ben de oradan izleyip merak edip almıştım. 


🌋"Başka her şey olmaksızın "siz" olamaz ve birini diğerinden yalıtarak düşünmeye çalışmak anlamsızdır.

🌋Kendinize mutlu olup olmadığınızı sorarsanız ,mutluluğunuz sona erer.

🌋Sözgelimi, eğer en nihayetinde mutluluğa gõtürüyorsa bir duygu veya bir durum gerçekten "olumsuz" mudur? Eğer "olumlu olmak" sizi mutlu etmiyorsa, onu "olumlu olmak" diye nitelemek doğru mudur? Eger mutlulugu olumsuzluģa alışmak olarak yeniden tanımlarsanız o halâ mutluluk mudur? Ve böyle devam eder. Bu soruların hiçbiri derli toplu biçimde çözüme bağlanamaz.

🌋İyi ya da kötü diye bir şey yoktur düşüncelerimiz onlara böyle yapar.

🌋"Dünyadaki en şașılacak sey nedir?" diye sorar ruh Yudhisthira'nın yanıtı şiirin en ünlů dizelerinden biri olmuştur: "Dünyadaki en șașılacak sey, her gün sayısız canlı Ölüm'un evine gittiği halde, insanın hâla ölümsüz olduğunu düşünmesidir."

🌋Öleceğinizi akılda tutmak , kaybedecek bir şeyleriniz olduğunu düşünme tuzağına düşmemeniz için bildiğim en iyi yol. Zaten çıplaksınız..


Sabahtan Akşama / Jon Fosse

Bu kitabı da yine Ayşe'nin bloğunda görüp de merak edip almıştım. O sırada kuzey ışıklarını görmeye gidecektim ve kitabın yazarı da Norveçliydi ve orada geçiyordu. Dolayısıyla tam orada okumalık bir kitap olduğunu düşünüp aldım. Bir adamın dünyadaki ilk ve son gününü anlatıyordu kitap ve severek okudum.


Kuru Kız / Ayfer Tunç

Ayfer Tunç kitaplarını hiç düşünmeden aldım yazarlardan bir tanesi . Bunda da pişman olmadım. Yine Norveç'te okuduğum bir kitaptı, malum orada saat öğlen 14.30'da hava karardığı için kitap okuyacak çok uzun süre kalabiliyordu. Umut dolu bir kitaptı, seviyorum umut dolu kitapları.


🌱Hayat karşısına herhangi bir fırsat çıkarmadı, aksine her dönemeçte elini ayağını bağladı, sürekli sırtına yük yükledi, onu olduğu yere mıhladı. Şimdi dünyanın sonuna gelmiş olması ona sunulmuş bir armağan sayılmaz, hayat yine bir fırsat sunmadı, bağlarını inatla ve cesaretle çözen kendisi oldu.

🌱Herkes ne çok yalan söylüyordu. Sürekli yalan söylüyorlardı. Kocalarına, karılarına, çocuklarına, akrabalarına, komşularına , patronlarına, çalışanlarına. Yakalandıkları zaman da utanmadan inkâr ediyorlar ya da yeni bir yalan söylüyorlardı.

🌱Hayatı küçüktü, dardı ama kendi elindeydi. İçli dışlı olunca insanlar hayatını elinden alıyorlardı.

🌱İyilikle kötülüğün nerede başlayıp nerede bittiği konusunda kafası hep karışıktı.

🌱Çocukken iyiliğin içinde bir nebze de olsa kötülük olduğuna inanıyordu, bu yüzden tam saygı duyamıyordu iyiliğe.

🌱Komşularına çok basit şeyler dışında soru sormazdı. Soru sormak akıl belirtisiydi çünkü, bu belirtiyi göstermek istemezdi.

🌱Aptal olmak üzücüydü ama aptal görünmek özgürlüktü .

🌱Dünyanın böyle hızlı nereye koştuğunu kimse bilmiyordu. Ama onun hayatı çok yavaştı ve çok yavaş geçmesi yaşayacağı yılların azaldığı gerçeğini değiştirmiyordu.

🌱Zor bir hayat yaşadıkları için düşüncelerinin de küçük olduğunu söylüyordu. Bu konuda tanrısıyla anlaşamıyordu. Kendisi de zor bir hayat yaşıyordu ama onlar gibi değildi. Onların böyle olmak için sebepleri yoktu, sadece kötüydüler. Kötüydüler. Nokta.

Dolunay Operasyonu / Gayle Lynds

Kitabı okuduğumu bile unutmuşum. Şimdi yazarını araştırırken konusunu gördüm de hatırladım. Güzel bir polisiye kitabıydı.

💥Zafer öldürülenlerin değil, korkutulanların sayısıyla kazanılır.

Kazanan Yalnızdır / Paulo Coelho

Cannes Film Festivali'nde geçiyor kitap. Bir yandan polisiye bir olay devam ediyor diğer taraftan da bu parıltılı dünyanın arkasındaki gerçekliği döküyor yazar .  Ünlü olmaya çalışanlar, mankenler, oyuncular ,içi içini yiyenler ,nasıl başarılı olacağını bulmaya çalışanlar, bulup da onu nasıl devam ettireceğini düşünenler, insanın hırsı gözümüzün önüne seriliyor. Yalnız bir tane bile alıntı yazmamışım bir tarafa kitaptan yeniden bakıp bulunca yazacağım. 


Neyse çatlamadan bitirdim biraz derme çatma ve baştan sağıma olduğunu farkındayım Ama yapacak bir şey yok bundan sonrakileri birbiri yazarım Hatta en son kitabı yazmadım ona ayrıca yazayım bari ya da dur ya onu da yazayım bitirdim sonuçta.

Aklından Bir Sayı Tut / John Verdon

Geçenlerde Instagram'da kitap önerileri alırken en çok bu yazarın polisiyeleri önerilmişti .Ben de bir taraftan başlayayım dedim. Bu okuduğum ilk kitabı ,beğendim.  Bazı polisiyeler çok iç karartıcı ve aşırı derecede detaylı bilgi veren kitaplar oluyor- bakınız Garange mıdır nedir o- onları sevmiyorum . Ya da Sherlock Holmes gibi kitapta hiçbir ipucu vermeyip de sonra Holmes her şeyi ortaya dökünce gördüğümüz şeyleri de sevmiyorum . Üzerinde düşünecek bir veri olmayınca hoşuma gitmiyor.  Burada hem psikolojisi hem olayların gidişi, bulmacası hepsi  dengeliydi sevdim, yazarın diğer kitaplarından da okuyacağım herhalde.

🧩Geçmişin onda merak uyandıran yanı tam da buydu işte bir yerlerde sessizce görünmez bir şekilde neredeyse orada değilmişçisine bekler artık unutulduğunu yok olduğunu düşünmeye bile başlarsın derken tıpkı saklandığı yerden birden havalanan bir zulüm misali bir ses bir renk hareket patlaması ile ortaya çıkar öylesine canlıdır ki.

🧩Sana yüzlerce örnek verebilirim en basiti kendimize bakışımızla başkalarına bakışımız arasındaki çekişmedir. Örneğin ,şu an seninle tartışıyor olsak ve sen bana bağırsan ben bunun senin öfkeni kontrol edememenden kaynaklandığını düşünürüm.  Ama ben sana bağırsam buna öfkemin değil senin kışkırtmalarına neden olduğunu ileri sürerim. Dolayısıyla da bağırmamı sana verdiğim gayet yerinde bir tepki olarak algılarım.

🧩Çalışmak ve içine kapanmak nokta yaşamın küçük ve soğuk anlamını nasıl da izah ediyordu Bu iki kelime nokta bir insanın tüm yaptıklarının bu kadar küçük bir cümleye sığ vermesi ne kadar da açıklıydı.

🧩Bunun yorgun beyninin kendisini oynadığı bir oyun olduğunu bilmekse hissine inandırıcılığını zerre kadar azaltmıyordu.










Benzer yazılarım

10 Yorum yap

  1. Goodreads’e gelsene, ben sadece 14 aydır kullanıyorum ama çok sevdim..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bana bir badreads lâzım Ceren :D

      Şaka bir yana tek yerde olsun her şey istiyorum sanırım, bloğa bakınca bulayım her şeyi .

      Sil
  2. Buket Uzuner'in Su-Toprak-Hava -Ateş serisini ben de çok sevdim. Ayfer Tunç'un Kuru Kız'ını da severek okudum. Diğerlerini okumadım. Aslında polisiye ve macera okumadığım için okumamışım:) Evet, ben de sonunu bildiğim bir hikayeyi izlerken, eğer anlatım iyi değilse sıkılabiliyorum. Merak unsuru sürükleyicilikte önemli bence de. Son zamanlarda filmlerde de oluyor, önce finali gösterip sonra "3 gün önce" deyip başa sarıyorlar, neden var bu teknik anlamış değilim. Bu arada evet, üzünçlü hikayeleri ben de okuyamıyorum, umut olmalı, mutlu son olmalı :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Jon Fosse bu sene Nobel Edebiyat ödülü almıştı sanırım, kısacık bir kitaptı okuduğum ama gülle gibiydi Osamu Dazai 'nin kitapları da öyleydi. Bir bakabilirsin.

      Sil
  3. Keyifli okumaların olsun arkadaşım, kuru kız koş melos okudum panzehir okunacak bekliyor hala,

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Panzehiri benden önce bitireceksin diye ödüm koptuydu :D

      Sil
  4. Bence de blogda tutmak en iyisi. Buket Uzuner in serisi çok güzeldi. Şamanlı konulu kitapları seviyorum ☺️

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet blokta çok güzel derli toplu duruyor aradığım zaman da hepsini buluyorum.

      Eski Türk geleneklerin olduğu kitapları ben de seviyorum bana mutluluk veriyor.

      Sil