Fotoğraf yükleme özelliği mi değişmiş bloggerın, fotoğraflarımı tarih sırasına göre yüklüyordu, şimdi sondan başa yüklemiş, sinir etti beni. Budapeşte 'nin kalan günlerini yazacaktım napıcam onları tek tek mi yükleyeceğim şimdi. Pufff...
20 Temmuz 2024 Cumartesi
12 Temmuz 2024 Cuma
Evin En Küçüğü 22 Yaşında
9 Temmuz 2024 Salı
Kitap Salı 2024/4
*Beden tembelse ruh boşu boşuna canlıdır.
*"Sen kaybetmeyi bilmiyorsun "denişti Marcelle bir kez oynarken. " Oysa surat asarak kazananın keyfini kaçırmamak da terbiyenin bir parçası. Kaybetmeyi de öğren lütfen. "
∆ İnsanda bilgi olmadan güven, sarsılmazlık olmadan da bilgi olmaz.
∆ Zira iyi şeyler yerine kötü şeyleri tercih eden biri için başarıya ulaşmak tehlikelidir.
∆ Erdem sana bu sefer üzerinden ne vadediyor? Tanrı'ya eş, yüce şeyler vadediyor. Hiçbir şeye zorlanmayacaksın, hiçbir şeyden yoksun kalmayacaksın; özgür, güvenli ve yaralanmamış olacaksın. Hiçbir şeyi boş yere denemeyeceksin, hiçbir şeyden alıkonulmayacaksın, her şey arzuladığın gibi olacak, aksi hiçbir şey olmayacak, Ne fikrine ne de isteğine aykırı bir şey olacak.
∆ İnsanın tüm arzularına kavuştuktan sonra yoksun olabileceği ne var? Her şeyi kendinde toplanmış insanın dışarıdan almaya ihtiyaç duyabileceği ne var ?
∆ Tepeden tırnağa zehiri bulanmış kindarlığınız beni en iyiden caydıramayacak ve başkalarına saçtığınız ve hatta kendinizi öldürürken kullandığınız bu zehir bile beni, yaşamadığım ama yaşamam gerektiğini bildiğim o yaşam tarzını övmekten, erdeme tapmaktan ve uzun bir süre sürünsem de onun izinde gitmekten bir an olsun alıkoyamayacak.
∆ Zenginliğin bende nasıl farklı bir yeri olduğunu mu öğrenmek istiyorsun? Zenginlik gittiğinde benden kendisi dışında bir şey götürmez, oysa o senden ayrıldığında sen sersemleyeceksin ve onun tarafından terk edilmiş görüneceksin, zenginliğin bende bir yeri var ama sende en yüksek yerde bulunuyor, sonuç olarak zenginlik bana ait ama sen zenginliğe aitsin.
∆ Her bir köşede, Her zamanki gibi bana sataşın, bana hakaret ettiğinizi değil, zavallı bebekler gibi ağladığınızı düşüneceğim.
∆ Kasıtlı bir zamanımız yok, sadece çoğunu boşa harcıyoruz..
∆ Yaşadığımız, yaşamın kısa bir bölümüdür.
∆ Geçmişini, ne zaman kesin bir plan yaptığını, ne kadar az günün tasarladığın gibi geçtiğini, ne zaman yüzünün doğal haline büründüğünü, ne zaman zihninin huzursuz olmadığını, böylesine uzun bir ömürde ne başardığını, sen kendin ne kaybettiğini anlamazken, birçoklarının seni yaşamından ne kadar çok çaldığını, yersiz kederin, aptalca mutluluğun, açgözlü şehvetin, dalkavukça ilişkinin yaşamından ne kadar çok çaldığını, sende sana ait ne kadar az şey kaldığını yeniden düşün, göreceksin ki vaktinden önce ölüyorsun.
∆ Tüm planları ellinci ve altmışıncı yaşlara kadar ertelemek ve az kişinin ulaştığı bir noktada yaşama bağlanmayı isteyerek ölümlülüğü unutmak ne büyük aptallık!
∆ Herkül aşkına, sizin ömrünüz bin yılı da aşsa, çok dar bir alana sıkışacak, kusurlarınız tüm ömrünüzü yutacaktır.
∆ Birisinin uzun saçlarını ve kırışıklıklarına bakıp uzun yaşadığını düşünmenin alemi yok, o uzun yaşamadı, sadece uzun süre var oldu. Güçlü bir fırtınanın limandan koparıp oradan oraya sürüklediği veya farklı yönlerden esen çılgın rüzgârların etkisiyle aynı yerde dönüp duran bir adamın, uzun bir deniz yolculuğu yaptığını düşünmenin ne anlamı var? Uzun bir deniz yolculuğu yapmadı, sadece uzun süre fırlatıldı durdu.
Sanırım başka kitap bitirmedim. Cidden kitap okuyabilme hızım sürünüyor ama kendimi itekleyerek elimden geleni yapmaya çalışıyorum :)
Budapeşte 2
İkinci gün dinç bir şekilde kalkıp, yine odada kahvaltımızı yapıp kendimizi dışarı attık. Buda tarafına geçip sarayı , kaleyi ve balıkçı tabyasını göreceğiz. Akşama da tekne turumuz var.
Geçen gittiğimizde de sarayı görecektik güya ama Zincirli Köprü kapalı olumca bir öndeki köprüden geçip, nasılsa bizimkileri saraya götürüyorum diye gidip hiç de çıkmaya niyetimin olmadığı heykele varmıştık :D Neyse , bu sefer heykel tadilatta, gözükmüyor, biz doğru köprüden geçiyoruz, böylece sıcak havada o kadar yolu tırmanmıyoruz :D
Dönüşte kafe kapanmamıştı ve sormak için içeri girdiğimizde kasanın yanındaki duvarda gördük :) Bahaneyle gelmişken bir dondurma da orada yedik. O arada ışıkla uçuşan böceklerin ateş böceği olup olmadıklarını anlamaya çalıştık. Büyük ihtimal gece kelebekleriydi üzerlerine sokak lâmbası vuran ama yine de çok masalsı görünüyorlardı.
İkinci gün gece yarısına doğru ancak odaya vardık. Dışarısı cıvıl cıvıldı. Merkezi yerde kalmanın güzelliği.























































