- Kasım 11, 2024
- 4 Yorum
- Kasım 11, 2024
- 3 Yorum
17 yaşımdan beri birlikte olduğum canım okul arkadaşlarım. Eşlerimizin ve çocuklarımızın da çok iyi anlaşmaları başka güzel.
Dün akşam, iki günlüğüne Londra'dan gelen ilk göz ağrımız Zeynepimiz sayesinde buluşmuş olduk.
Başımıza gelen bin türlü saçma şeyin arasında kendimizi vaha gibi attığımız bu buluşmaların değeri bambaşka.
- Kasım 10, 2024
- 3 Yorum
Ondan geliyor her günümüz başka baharsa
Ondandır, ufuklarda ne ürperme ne gam var
Kalbim, nefesim dursa, düşüncem sona varsa
Dünyayı unutsam da unutmam bir ATAm var.
Faruk Nafiz Çamlıbel
❤️
- Kasım 10, 2024
- 0 Yorum
Can gidecek diye sabah beşte kalkacaktım ama yine alarmdan on beş dakika erken kalktım. Ona kahvaltı hazırladım. Yolcu ettim. Normalde gidip yatardım yeniden ama bu sefer hem ne olacağını merak ettiğimden hem de bir gece önce erken yattığımdan uyumadım.
Kitap okudum, makinaya çamaşır attım. Bloğa yazı yazdım. Uzun zaman aradan sonra dans çalışayım diye kendimi zorla kaldırdım.
Onun uçuşları kesildi. Nezle bile olsa kesilir zaten.
Saat dokuza gelirken yürüşe gideyim bari dedim. Fazla yürümedim zira Bilgehan okula gidecekti. Dönüp ona tost pişirip yolcu ettim.
Can oralarda bir sürü yere uğramaktan geri dönmeyince arkadaşımla kahvaltıya çıktım. İngiltere'den kısa süreliğine gelmişti, bir kere daha görmeden gitmesini istemedim.
Can geldiğinde birlikte test işlerini halletmek için yollara düştük. Bir hastanedeki örnekleri alıp diğer hastaneye taşıyacaktık topu topu ama trafik, park yeri sorunu falan derken tam doktora örnekleri götürdük o da başka yere götürmemizi söylemez mi ? İşte o aşamada bizim tepemizin tası attı. Madem kalsaydı ilk yerinde orada yaptırsaydık testleri diye doktora güvenimiz sarsılmış şekilde yeniden yola düştük. Geri mi götürsek dediği yere mi götürsek diye bocaladıktan sonra dediği yere gidelim , oradakileri sevmezsek vermeyiz dedik artık. Şu karar aşamaları sinir bozucu oluyor.
Neyse sonunda eve döndüğümüzde saat beşe geliyordu.
Metehan'a tavuğu haşlamaya koymasını söylemiştim. Nezle olmuş, tavuk suyuna çorba gibisi yoktur nezleye. Acılı, limonlu şehriye çorbası yaptım. Tavuklu pilav yanına. Salata bile yapmayı başardım ki kendimi aşmışım orada. Normal şartlarda bir köşe yığılıp uyuyor olmam gerekiyordu.
O arada Can'ı arabada beklerken yaptığım siparişler geldi, yerlerine yerleşti. Yıkayıp astığım çamaşırlar toplandı. Yarısı tam yatarken aklıma geldi, son bir çabayla onları da katlayıp kaldırdım.
Saat dokuz kırktı en son, gerisini hatırlamıyorum yatmamla uyumuşum, gece hortlarım diyordum, sabah altıda uyandım .
Duolingo çalışıp, bloğa kitap yazısı yazıp , üzerine dans çalışma videosu bile çekmişim gün boyunca.
Her gün böyle olsam sırtım yere gelmez benim .
Bugün hava güzel olursa beyazları yıkacayacağım. Yarın pazar günü, dolaptakileri düzenleyip yeni alışverişe yer açayım. Belki yarın ya da cuma günü kitap fuarına gitmeye ikna ederim Can'ı. Hoş kitap okuduğum da yok ya.
Hepinize günaydın.
- Kasım 06, 2024
- 7 Yorum
#Dergiler burada çok popüler, oysa dergi okuyup da kendini iyi hisseden bir insana hiç rastlamadım. Hatta dergilerin başlıca amacının okurlarında aşağılık hissi yaratıp onlara bir şey satın almaya yönlendirmek olduğunu söyleyebilirim. Bunu başarıyorlar da. İnsanlar bir şey satın alıyor, sonra kendilerini daha kötü hissediyor ve bu yüzden başka ne satın alabileceklerini görmek için başka bir dergi satın alıyorlar. Kapitalizm dedikleri daimi ve mutsuz bir sarmal bu ve gerçekten çok popüler.
#Temel kural basitçe şu: dünyada aklı başında görmek istiyorsanız doğru yerde olmanız, doğru kıyafetleri giymeniz, doğru şeyleri söylemeniz ve doğru çimlere basmanız gerekiyor..
#Sanat da bu yüzden var. Kitapları, müziği tiyatroyu, resmi, heykeli, hepsini bunlar kendilerine, asıl kimliklerine dönen köprüler olsun diye icat etmişler.
#Yani artık tahmin edebileceğiniz gibi, her ne kadar bunu kabul etmeye yanaşmasalar da insanlar kazanmayı sevmiyordu aslında. Ya da şöyle bir on saniyeliğine kazanmayı seviyor, ama sonra yeniden kaybetmek istiyorlardı çünkü eğer kazanmaya devam ederlerse önünde sonunda başka şeyler üzerine, yaşam ve ölüm gibi şeyler üzerine düşünmek zorunda kalıyorlardı. İnsanların kazanmaktan daha hazzettiği bir şey daha varsa o da kaybetmekti, ama en azından o konuda bir şeyler yapılabiliyordu. Mutlak bir başarı söz konusu olduğunda ise yapılabilecek hiçbir şey kalmıyordu ve onunla baş etmek zordu
#Umut denen şey çoğunlukla anlamsızdı. Bir mantığı yoktu. Mantı olsaydı umut değil mantık denirdi zaten. Ayrıca çaba gerektiriyordu ve ben çaba göstermeye alışkın değildim. Geldiğim yerde hiçbir şey çaba gerektirmezdi. Geldiğim yerin olayı buydu tamamen çabasız bir varoluş.
#Gurney belki de hayatında yüzüncü kez duyguların nasıl kendi mantıklarını meydana getirdiğini, öfkenin ne derece güçlü bir kararlılığa yol açtığını gözlemliyordu. Tutkularımızın bize en çok yoldan çıkarttığı anlarda her şeyi tüm açıklığıyla görebildiğimize ilişkin yargılarımıza bütünüyle inanıyor oluşumuz insan doğasının en büyük çelişkilerinden biriydi. .
- Kasım 05, 2024
- 0 Yorum
- Kasım 05, 2024
- 5 Yorum
Bir şeyden daha bahsedecektim sanki demiştim ya , giderken yanında götürdüğüm çantamdan bahsedecektim.
İstanbul'da bahar havası vardı giderken, oldukça sıcaktı. Orası da eksi üç ile beş derece arası gibi gözüküyordu.
Tayt üzerine ince penye uzun kollu bir kazak üzerine kot gömlek giydim. Paltomu elime aldım. Ayağıma da sıcak tutan botlarımı geçirdim.
Çantama kalın pantolonumu , iki kalın boğazlı kazak, kısa kollu bir tişört (otel çok sıcak demişti Can) , şal, kuştüyü ince mont, şapka, eldiven , çorap attım.
Yatarken tayt ve tişörtle yattım. Gezerken pantolonla gezdim. Eğer daha soğuk olsaydı pantolonu taytın üzerine geçirecek mont ile paltoyu da üst üste giyecektim ama gerekmedi.
Kitabım ve bakım malzemelerimin olduğu çantamı da koyarak küçük sırt çantama her şeyi sığdırmış oldum.
Başka hiçbir şeye de ihtiyacım olmadı :)
- Kasım 04, 2024
- 2 Yorum
- Kasım 02, 2024
- 2 Yorum
Good Enough ... Müziğin güzelliğinin yanında sözleri de çok hoşuma gitti.
Just let me wave to you, not wave goodbye
Let me stay by your side
'Cause it's good enough
Yeah, it's good enough for me, whoa-ooh
Don't let me go back to darkness of blue
As long as I'm with you
I want nothin' more, nothin' more, nothin' more
'Cause it's good enough, good enough, good enough
Abartmadan öyle güzel anlatmış ki .
Bu şarkıyı , son zamanlarda en çok şarkı keşfettiğim yer instagramda reels hazırlarken keşfettim. Linkin Park çok fazla dinlediğim bir grup değildi ama bu her an değişebilir.
Weep not for roads untraveled
Weep not for sights unseen
May your love never end and if you need a friend,
There's a seat here alongside me
Bunun da sözleri beni benden aldı. Müzik zaten harika.
Yine reelsten keşfettiğim şarkı. Bu İtalyan grubu Eurovision 'dan hatırlayanlarınız vardır belki. Bir geceyi de sadece bunj dinleyerek geçirdim.
You'll be the saddest part of me
A part of me that will never be mine
It's obvious
Tonight is gonna be the loneliest
You're still the oxygen I breathe
I see your face when I close my eyes
It's torturous
Tonight is gonna be the loneliest
Ama çok hüzünlü bir şarkı bu.
Stray Kids dinlemediğimi düşünmeniz beni üzer :)
Bu şarkının müziği öyle değişken ki herkesin beğenmesi zor, zira bir taraftan çok yumuşak diğer yarısı sert. Ama benim dalgalı deniz ruhuma iyi geliyor.
I'll be by your side, trust me till the end
I'II promise you that I'll stand by your side
Yine Mäneskin'den bir şarkı. Yine reels yaparken keşfettim. Sözlerinin manası müstehcen aslında ama videoklibini pek uslu çekmişler :D
If you gonna set fire to the night
Baby, let me be the lighter
If you're already high and you wanna fly
I'll be the hit that takes you higher
If you wanna love when you touch the sky
You can be my midnight rider
If there's nowhere to go when you wanna go wild
I wanna be the driver
İşte böyle. Bu şarkılar da burada dursun.
İçlerinden sizin beğendiğiniz oldu mu ?
- Kasım 02, 2024
- 0 Yorum