Bu sabah kitap instagramıma koymak için fotoğraf çekiyordum. Shinrin Yoku kitabından da kısaca bahsederim diyerek onun da fotoğrafını çekmeyi düşündüm. Evde bir iki çekerken, e kitap ormanda yürüyüş kitabı hadi çantama atayım koruya gideriz annemle dedim.
Annemle koruya yürürken Adile Sultan Kasrı'nın kapısına çok güzel ışık vuruyordu. Orada fotoğraf çekildim.( İlk defa boştu :D)
O sırada bir hanım da durup bizi gülümseyerek izleyip işimiz bitince beni çeker misiniz diye sordu. Tabii dedim.
Ben onu çekerken bir bey geldi o da binayı çekmeye başladı ama bu arada hanımı da kadraja almış benim arkam dönüktü.
Neyse kadıncağızın keyfi kaçtı, adama söylendi. Birlikte yürümeye başladık.
Hastaneden dönüyormuş, tahlil göstermeye gelmiş ama doktor yokmuş bugün. Bunu anlatıyorum çünkü ilginç olan orada karşılaşmamızın olasılığı ne kadar düşük onu vurgulamak istedim.
Biraz yürüdük, sonra bizi rahatsız etmemek için iki arkadaş konuşacaklarınız vardır diyerek ayrılmak istedi. Dedik biz ana kızız :) Rahatsız etmiyorsunuz, her sabah yürüyüş yapıyoruz böyle.
Yürüdük, sohbet ettik, açık havada çaycı var orada bir çay ısmarladı bize. O arada ben de kitabımın fotoğrafını çekeyim dedim.
Kitap ilgisini çekince size hediye edeyim dedim. Yok, kitabınızı saklayın, almayayım dedi. Ama bu kitap bugün size gelmek içşn çantama girmiş, çok mutlu olurum alırsanız, ben seviyorum kitaplarımı hediye etmeyi deyince kabul etti. Bir şey öğrendim sizden, ben de böyle hediye edeyim kitaplarımdan dedi.
İşte böyle bir sabahtı. Hiç aklımda yokken kitabı çantama atmam, güneşi görünce koruya gitmeye karar vermemiz, kasrın güzel ışığında fotoğraf çekelim dememiz bizi birisiyle yan yana getirdi. Birlikte keyifli vakit geçirdik. Kitap yeni sahibini buldu.
Kim bilir belki buna ihtiyacı vardı biz de aracı olduk. Kim bilir belki bizim buna ihtiyacımız vardı o bize geldi.
Dualarımın arasında en çok söylediğim "Allahım birisinin dar bir vaktinde ona nefes olmamı nasip et." tir. Çok şükür, tabii ki kendi kavgalarım ve kendimle kavgalarım olsa da şanslı bir insanım, bana cömert davranmış bu hayat, buna teşekkür etmenin en güzel yolunun birilerini mutlu etmek olduğunu düşünüyorum. Evdeyim çoğunlukla, fazla insanlarla iletişimim yok, ama umarım yolumun kesiştiklerine dokunuyorumdur kıyısından.
Çok şey öğrendim sizden diyerek giden bugünkü hanımefendi belki de dualarımın bir cevabıydı, hepsini bilemezsin ama bu hayatı boşa geçirmiyorsun dendi bana.
İşte böyle.
Haftanız güzel geçsin. Yollarınız hayatın mucizeleriyle kesişsin. Her nefes alımı içinize huzur dolsun.
- Ocak 31, 2022
- 18 Yorum