2011

SAĞLIKLI
HUZURLU
MUTLU
VERİMLİ
CIVIL CIVIL
ENERJİK
UMUT DOLU
HARİKA

BİR YIL DİLİYORUM HEPİNİZE.

RAHAT


Şu kavga bir bitse dersin,
Acıkmasam dersin,
Yorulmasam dersin;
Çişim gelmese dersin,
Uykum gelmese dersin;

Ölsem desene!


Orhan Veli Kanık

İşler çok uzun ve yoğun olabilir. Arada kendimize bir beş dakika ayırmamıza engel olmamalı bu.

Temel, arkadaşı İdris'e havasını atıyormuş:

- Haçan penum büyük dedem Rus harbinde Ruslara karşi savaşti...
Dedem Çanakkale harbinde inciluzlere karşi savaşti...
Babam Kurtuliş Savaşı'nda Yunan'a karşi savaşti...
Ben de Kore'de Korelilere karşi savaştim.

İdris atılmış:
- Ula demiş, haçan senun de ne geçimsuz bi sulalen var imiş!

İkinci dünya savaşı sırasında bir İngiliz Almanya üzerinde düşürülür. Almanlar bunu esir alırlar fakat İngiliz'in bir bacağı ve iki kolu kangren olmuştur. Almanlar ilk önce bacağı keserler ve İngiliz Almanlardan bu bacağı ana vatanı olan İngiltere'ye atmalarını ister. Almanlar da atar. Sonra İngiliz'in kolu kesilir, İngiliz yine aynı dilekte bulunur ve Almanlar da yerine getirir. Bu sefer de Almanlar öteki kolu keserler. İngiliz her zamanki gibi Almanlar'dan kolu anavatanına atmalarını ister fakat Almanlar " OLMAZ!" derler, İngiliz nedenini sorunca şöyle cevaplarlar: "SEN GALİBA KAÇMAYA ÇALIŞIYORSUN!"

Simli

Geçen gün Martha Stewart izlerken gördük, çok hoşumuza gitti. Biz de yaparız dedik çocuklarla. İlk acemiliğimize geldi ama yine de çok eğlendik.



Tabi yer, gök, el, yüz heryer sim şu anda :D

Zerafet


Ne zarif apartmanlar varmış eskiden. Bir de şimdikilere bakın.  

Yeni Yılda



Dilerim

Yaşamdaki güzellikleri kaçırmayasın.

Hayatı ertelemeyesin .

Güçlü olasın insanlara karşı, kendini koruyasın.

Vazgeçmeyesin doğrularından.

Kendini kandırmayasın.

Gerekenden fazla önem vermeyesin .

Asıl önemli olanları es geçmeyesin.

Yaşayasın dolu dolu

Deli dolu

Kıpır kıpır

Cıvıl cıvıl...

Afrika Menekşesi

Afrika menekşesini sevmekle birlikte rengârenk çiçeklerle eve getirdiğim bitkilerin sonunda çiçeksiz hale bürünmesinden çok sıkılmıştım artık. Yine de dayanamayıp aldığım bu iki saksı taşındığımızda kendisine bir türlü yer bulamadı evde. Mutfak penceresinin önü güneşli diye ilk oraya koymuştum ama sonradan elimin altında durmasından sıkıldım. Salondaki vitrinin bir rafına bıraktım onları. Arada suladım ama çoğunlukla unuttum. Geçenlerde bu zavallılar da kurudular mı acaba, atsam mı yoksa onları diye düşünürken bir baktım ki tomurcuk dolu üstleri. İnanamadım. Meğer menekşeler ansiklopedilerle aynı rafa konmayı bekliyorlarmış :)



İşte son halleri. Evde açmayı başaran ilk çiçeklerim :D

Süsleniyoruz :D

Yılın en uzun gecesini ağaç süslemeye ayırdım :)

Akşam için çeşitli abur cuburlar hazırlanacak, çay demlenecek. Bir yandan onlar atıştırılırken bir yandan da süsler ortaya dökülecek. Taşınırken evin muhtelif yerlerinden çıkan dört kutu kar spreyi hesapsızca kullanılacak :D

Herkese günaydın. Rengârenk bir güne açılsın sabahımız :)

=====

Sevgili Banu beni mimlemiş :) Hemen sıcağı sıcağına cevaplıyorum.

En sevdiğiniz kelime: Canım

Nefret ettiğiniz kelime: Tamaamm..(Tabi peşinden bir ekşın yok, sadece baştan savılmak maksatlı:)

Ne sizi heyecanlandırır: Değişim

Heyecanınızı ne öldürür: Tek düzelik

En sevdiğiniz ses: Dalga

Nefret ettiğiniz ses: Mızmızlanan çocuk

Hangi mesleği yapmak istemezsiniz: Bankacılık

Hangi doğal yeteneğe sahip olmak isterdiniz:Atletik, sportif bir tip olmak isterdim

Kendiniz olmasaydınız kim olmak isterdiniz: Eskimo

Nerede yaşamak isterdiniz: Haliyle Alaska

En önemli kusurunuz: Anında sinirlenmek.

Size en fazla keyif veren kötü huyunuz:Yemek :)


Kahramanınız kim: Afacan Luie çizgifilmindeki anne :)

 En çok kullandığınız kötü kelime: Sansür :D

Şu anki ruh haliniz: Kar yağıyor, gülümsüyorum. Birazdan Bilgiç okula gitme hazırlığında olacak, hepsi geçecek diken saçlıya dönüşeceğim :D

Hayat felsefenizi hangi slogan özetler: Herşey güzel olacak.

Mutluluk rüyanız: Huzurlu, sağlıklı, sevdiklerimle birlikte olmak.

Sizce mutsuzluğun tanımı: Mutlu olmama hali :)

Nasıl ölmek isterdiniz: 90 lı yaşlarıma doğru, güzel, kalabalık ve keyifli bir akşam yemeğinden sonra yatağımda gülümseyerek.

Öldüğün zaman cennete giderseniz Allah’ın size ne söylemesini istersiniz: Bizimkiler nerede?

İşte bu kadar.

Unutmayın bugün yaşasın cuma. Harika bir hafta sonuna açılsın günümüz :)

Turist

Dün bu filme gittik Can'la. (Ortak ilgi alanlarımızı kapsadığı için :) Filmin sürpriz sonu olduğunu okumuştum. 10. dakikada sürpriz sonu tahmin ettim :D Ho ho ho. Çok fazla film seyrediyorum herhalde.

Johnny yine harikaydı. Angelina da öyle. Yüzündeki derin çizgilere bayıldım. İnsan mutlu oluyor resmen :D

Bereket Lokantası Mübarek

Aynen şöyle oluyor.

6:30 Metehan'ın kahvaltısı

7:00 Babaanne ve Bilgehan'ın kahvaltıları

8:15 Kendime kahvaltı

10:00 Meyva servisi

11:30 Bilgehan'ın öğle yemeği

11:45 Babamız yataktan kalkmışlar, günaydın, ona kahvaltı.

12:00 Babaanne öğle yemeği

12:45 (ya da kurs varsa 14:15) Metehan'ın öğle yemeği

16:00 Atıştırma- meyva

18:00 Çocukların akşam yemeği

19:00 Büyüklerin akşam yemeği

19:30 Çay servisi

20:30 Çocuklara süt

22:30 Büyüklere süt

23:00 Mutfak kapanır.

Birini atlatsam diğerinde canım çekiyor yiyorum :( Rejim mejim hak getire.

Yılın Bu Zamanı


cool myspace layoutsYılın bu zamanlarını hep çok sevmişimdir. Televizyonda rastladığım bütün noel filmlerini keyifle seyredip, alış veriş merkezlerindeki süslere mutlulukla bakarım. Yılbaşı deyince içim sıcacık olur.


Yeni yıla büyük anlamlar yüklemekle, yeni planlarla , başlangıçlarla pek de bir alâkası yok bu duygunun. Çünkü ben bütün bir yıl boyunca öyle düşünceler içindeyim zaten ve her sabah yeni bir başlangıçtır.


cool myspace layouts
Yeni yıl büyülü birşey...

Ve Noel Baba hepimizin içine ışıltılı birşeyler bırakıyor gerçekten de :)

myspace layout codes

Kış Çiçekleri


İzmir'de bahçem kuzeye bakıyordu. Uzun süre diktiğim çiçeklerin hiç açmamasını seyrettikten sonra nihayet menekşeyi keşfetmiştim.

Menekşe Ekim gibi çıkar, güneş istemez, sıcak istemez, bol suyunu alırsa yazın sıcaklarına kadar açar.

Sonra Yalova'ya gittik. Orada da balkonum kuzeye bakıyordu. Tabi bu sefer biliyordum çiçeğimi, hemen menekşeleri diktim. Bir gün Can elinde iki saksı siklamenle geldi. Daha önce de almıştım onlardan ama hiç yaşatamamıştım. Çiçeklerden birini salona diğerini balkona koydum. Salondaki bir iki hafta sonra eğilip bükülmeye başladı, balkondaki canlı mı canlı. Hemen içerdekini de dışarı çıkarttım. Kar yağdı, fırtına çıktı, benim güzel çiçeklerim hep açtılar. Bütün kış bahar havası yaşattılar.

Burada yine balkonum kuzeye bakıyor. Bu sefer de menekşeler ve siklamenlerle donattık balkonu :)

Takvim Yaprağından

"Yüreklice düşün, gir bu yola seve seve!
İyi yaşamayı sonraya bırakan kimse
Yolunda bir ırmakla karşılaşıp da
Akıp geçmesini bekleyen birine benzer...

Oysa ırmak durmaksızın akacaktır..."

I. KANT

Bu Sabah


Günün ilk dakikalarında gökyüzünün pembeliğini görünce fotoğraf makinamla attım kendimi balkona. Karşı apartmandakiler umarım üstlerine alınmazlar diye dua ederek (ve de büyük ihtimal uyuyor olduklarını umut ederek :) ilk ışıkları çektim keyifle. Sanırım gerçek manzaradan daha da ihtişamlı olmuşlar bu sefer :)


Bahar mı gelmiş ne?

Y

Bazen düşünüyorum, ormandaki az kullanılmış patikayı seçmişim gibi geliyor. Ama çoğu gün otobanda tek yönlü bir yolda hızla gidiyor gibiyim...

Nihayet

Bu eve taşındığımızda perdelerimiz salonun iki taraftaki camlarına yetmediğinden perde almamız gerekiyordu. Gerekiyordu da bir türlü birşey beğenemedim. Perde dediysem tül almak istiyordum gerçekte. Ama evimi de karartmasın istiyordum. Bir ara keşke bu kadar çok kumaş olmasaydı diye bile düşündüm. Yer gök seçenek dolu olunca iş daha da zorlaşıyor. Neyse iki ayın sonunda oturduğum yerden dışarının manzarasını görebildiğim bir tül modeli bulabildik.


Gerçi kısa yaptırmak üzere seçtiğimiz modeli uzun yaptırınca bu güzel işlemeler göz hizasına ulaşamadı ama yine de beğendim :)

Hımm Nefis :)


Annemle yeşillik herşeye bayılırız. Geçen gün teyzem ona yaptığı pazıdan bahsedip tarifini verince biz de deneyelim dedik. Pazı, maydanoz, dereotu, yeşil soğanı ince doğrayıp un ,mısır unu ve tuzla karıştırarak yağlanmış tavaya döşedik , üzerine yumurta gezdirerek tavada arkalı önlü pişirdik. (Fasulye tavanın pazılı hali gibi birşey oldu, karadenizliler bilir :)  Hımm, fotoğrafa bakarken bile canım çekti, sanırım bir dilim kalmıştı, sabah kahvaltısı niyetine yiyeyim gidip.

BON APETİTE 

Not: Dün bir de Julie&Julia'yı izlemiştik de :)

Not2: Ay bir de bugün rejime başlıyordum ben ama bu hafif hafif :)

Gülümse :)

Çay keyfi,
       kitap keyfi,
            puzzle keyfi,
                çocukları öpme , koklama keyfi,
                      sevdiklerine sarılma keyfi,
                           ağaç gölgesi keyfi,
                                çiçek kokusu keyfi,
                                      yağmur sesi keyfi,
                                          deniz dalgası keyfi....
                                              kar keyfi,
                                              
Hımmm... Kahvaltı keyfine gidiyorum şimdi ben :D

Herkese günaydın.

Önümüzdeki tüm güzelliklerin tadını çıkarttığımız güzel bir güne açılsın sabahımız...

Arada Hatırlatmak Lâzım :)

Evet belki istediğin herşeyi yapamıyor olabilirsin ama yapabildiğin şeylere vakit ayırıp tadını çıkartmamak da senin suçun anacım.

İşte bu kadar.

Dost acı söyler netekim :D

Şimdi birisine özel bişi dedim zannedip de üstüne alınmayan olur ;yok canım, hepimize hepimize...

..............

Müziği biraz daha eğlenceli hale getireyim dedim. Dinlerken de 1996 yılına gittim bir anda.

Bakırköy Şubesi teftişi. Anneannemin aramızdan ayrılışı. Zu nun nikâhına son anda yetişmem. Şubedeki işlerimi erkenden bitirip iki hafta izin istemem. Herkesin şaşkın bakışları altında izni almam. (İzin dönüşü teftiş kurulunun en stres yaratan hatununun yanına verilmem başka tabi:) Kürşad'ın üniversite sınavı. Pendikte bir çaybahçesinde onun çıkmasını beklememiz. Side tatili... Gezdiğimiz çoklarca yer. Alanya'da arabamızdan çalınan eşyalarımızla birlikte giden fotğraf makinamız ve makaralarca film. Odamızdaki fare :)

Notaların arasına gizlenmiş de bir anda karşıma çıkmışlar. Sanki dün gibi herşey.

Zaman sanki yokmuş gibi gelir bazen. Bir kokuyla, bir şarkıyla bulursun kendini başka bir anda ... Ve sanki oradasındır hâlâ. Bir sabah, çocukların içerde kahvaltısını yaparken geçmiş olduğun bilgisayar başından Side'de ".ok gibi yandım" diye söylenen kardeşinin yanına ulaşır gülümsersin.

Herkese günaydın...

Yıllar sonrasında dönüp baktığımızda hâlâ bizi gülümsetebilen harika bir haftasonuna açılsın sabahımız....

R.E.D.


Aksiyonu kıvamında, espriler güzel, oyunculara hiç söz yok. Keyifli vakit geçirmek için birebir.

Bu arada Bruce Willis'i severim ama bu filmde kahramanım John Malkovich :)

´


Akşamüstüydü... Sevdiklerimizle sevdiğimiz bir yerdeydik... Yemekler yenilmiş, çaylar içilmiş, bir ağırlık çökmüştü üzerimize... Derin bir nefes aldım o anı içime çekmek istercesine. Sonra da fotoğraf makinamın düğmesine bastım, asla gördüğüm kadar güzel olamayacağını bildiğim bir hatırayı almak için yanıma.

"Bir harf için kırk yıl köle olunuyorsa

29 kere kırk yıl kölesiyiz öğretmenin...."

Bütün öğretmenlerimizin "Öğretmenler Günü" kutlu olsun.

Sis

Sis, bambaşka bir ruh haline sürüklüyor insanı...

"Belki hepimiz özünde değersiz olan şeylere aşırı değer biçiyoruz"
Bones dizisinden...

Diziyi seyrederken bu sözü duyunca hoşuma gitti. Oradan da aklıma şu şiir geldi :


Yakut, mine, zümrüt bana birdir kayalarla.
Bir gül dikeninden kanayan el neme yetmez?
Kaşâne, sedir, sırma, ışık onların olsun
Bir köhne kitap, bir sarı kandil neme yetmez.?
......

Bir çölde biten dal gibi ıssızsa bu gönlüm,
Dost âleminin ettiği kem söz neme yetmez?
Vardır anacak bir gün olup ismimi elbet
Bir servinin altında dolan göz neme yetmez?

                                        Şükufe Nihal

********

Sevdiklerimizle birlikte geçen cıvıl cıvıl bir bayram oldu.

Yorulmadım mı? Hem de nasıl.

Ama yorulmayınca güzel birşeyler oluyor mu ki hayatta?

~~~~~~~~~~~~~~~

Sabahın ilk saatleri, sessizlik...

Birazdan uyandıracağım oğluşlarımı. Giyinecekler, kuşanacaklar , bayram harçlıkları hayaliyle ne oyuncaklar alacaklarını tartışacaklar :) Anneannemize gideceğiz ilk önce. Sonra da dedemize. Küçük ellerini açıp dua edecekler, babamın onları gördüğünü düşünüp mutlu olacağım.

Artık aramızda olmayanların bir sızısı düşecek yüreğimize. El öpmeye gittiklerimiz azaldıkça büyüdüğümüzü mü daha çok hissediyoruz ne? Hâlâ sahip olduklarımıza daha sıkı sıkı sarılacağız, diğerlerinin de yanımızda olduklarını düşünerek avunacağız.

Bugün bayram... Sevdiklerinizle bir araya gelmeye çalışın kocaman sofralarda :) Telefondan mesaj çekmeyin, hiç olmazsa seslerini duyun uzaktaysanız da.

En tatlı şekerler sizlerin ve sevdiklerinizin olsun :)

İyi bayramlar...

´

Hem yaşasın cuma hem de ardından uzuuun bir tatil. Çifte kavrulmuş :)

Herkese günaydın.

Görebildiğimiz, duyabildiğimiz, hissedebildiğimiz bir güne açılsın sabahımız...

(Ay pek felsefikim bu sabah:)

OYUN

Eskiden çok oyun oynardık burada. İstop bile oynamışlığımız vardır :) (Bakınız şuraya )

Yok, bugün o kadar yormayacağım sizi.

Oyunun konusu şu:

Başını kaldır ve bak etrafa, gördüğün ilk güzel şeyi paylaş bizimle...

Kafasını kaldırıp birşey göremeyenleri pencereye alalım :) Camı açıp derin nefes alarak güzel bir şey seçsinler dışarıdan bizimle paylaşacak.

Hadi, bekliyorum bak.

Mustafa Kemal'den Mektup


Öldü sanmayın beni
Biliyorum gelemem o yerlere bir daha
Mustafa Kemal olarak
19 mayıslar
Bensiz geçecek hep….
Fakat bilin ki
Kalbinizdeyim sıcak duygularınızla
Elinizdeyim verimli işler içinde
Başınızdayım düşünceler boyunca
Toprağı işleyen motorun sesindeyim
Gökleri yırtan kanat gürültüsündeyim
Beni öldü sanmayın
Nerde hamleniz varsa
Bıraktığım yerden ötelere
Nerde üstünse başarınız
Milletimin yüzünü güldüren
Bilin ki orda ben varım
Sizleri toprağımdan
Sizler kadar duyarım


Oğuz Kâzım ATOK


O kadar sıradan bir o kadar da eşsiz, insan dediğin...

Balkon Keyfi



Asla bencil değilimdir, bu güzel keyfe ortak olmak isteyen gelsin :D

Günler inanılmaz bir hızla geçiyor.

Kitap Fuarında

Bir kitapçı dükkanım olsun, küçük, şirin. Elimin altında kitaplar. Bir yandan okuyayım, bir yandan gelenlere önereyim . Kitap kulübü kurayım okunmuş kitaplardan. Paylaşalım okuduklarımızı.

Bütün kütüphanesindeki kitapları yanıma yığmış bir gün babam. Raflarda kalan son kitapta da gözüm kalmış :) Bugün de aynı öyleydim, hangi kitaba el atacağımı şaşırdım. Ağzım kulaklarımda dolaştım.

Başka bir yerde olsam, o kalabalık ve gürültüye hayatta dayanamaz kendimi dışarı atardım ama orada umursamadım bile. Gözüm sadece kitaplardaydı çünkü :)


Fotoğraf: Kitaplar ve kitap kurtlarım :D

Dün

Özenerek yaptım ya. Mantar kızartması soğudu. Yemekler tuzsuz ama salata tuzlu oldu. Neyse ki asıl sipariş mısırlı pizza tam fırından çıktığında geldiler de sofraya oturuldu.

Yıllardır göremediğimiz eniştem geldi öncelikle. Sonra "kayısılı veya şeftali de olabilir" dimesi bakkalda aramama sebep olan tatlı cadı. Sonra Emünem ve Barbunyam. Ve annem. (Yakınız diyoruz ama en son doğum günümde gelmişti:)


Kalabalık sofraları seviyorum.

Haftasonu

Pazartesi yeniden :)

Uzun süredir göremediğimiz arkadaşlarımızı gördüğümüz keyifli bir hafta sonu geçirdik. Selma, Başak, en kısa sürede yine buluşalım arkadaşlar :)

Bu arada canımın içi bir arkadaşım da evlendi bu haftasonu. Ne yazık ki gidemedim yanına. Sürekli rüyama giriyor o yüzden. Çünkü ben evlenirken elinde saç spreyiyle gelen oydu , hazırlanırken heyecanımı paylaşan. Günsu , canım, tam yakınlaşıyoruz diye sevinirken, şimdi de sen uzaklaşıyorsun . Umarım çok mutlu olursunuz. Kocaman öpüyorum seni.

Bloğuma bayrak asarken Metehan da heveslendi yazmaya. Ona da bir blog açtık haftasonu: Mete99 Yılanlar ve canavarlardan korkmayanlar buyursun, hevesle okunmayı bekliyor :)

Bizim yakada son haberler bunlar. Bugün perde siparişi de verebilirsek eve yerleştik sayılır.

Herkese günaydın. Tatlı sürprizlerle dolu bir haftaya açılsın sabahımız...


BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN

:)

İyi ki insanlık tarihi hep benim gibilerden oluşmuyor.

Ne olsa şükredip elindekilerle memnun olan insanlarla zırnık ilerleme olmazdı hiçbir alanda :D

Bizden

Bu, dün akşam gittiğimiz sitenin parkında keyif yapan oğluşlar. Gerçi ağabey oğluş artık büyümüş, pek fazla ilgilenmedi parkla, topsuz gitmemek gerek.

Bu, onlar parktayken benim seyrettiğim gökyüzü manzarası. Güya fotoğraf çekecektim ama güneş battığı için ışığı kaçırdım.

Bu, öğleyin okula giden oğluş ve babasının balkonumuzdan görüntüsü.

Bu da ben onları yolcu etmek için balkona çıktığımda binbir çeşit ses çıkartarak öten misafir :)

Herkese günaydın...
Güzel bir güne açılsın sabahımız...