Hamilelere Yer Verelim...
Şubat 09, 2012
İnsan kendisi hamile kalana kadar anlamıyor. Hamileleri şişman, sevimli, badi badi yürüyen kişiler olarak görüyor. Sadece doğum kısmını düşünüyor. Oysa doğum dediğin nedir ki dokuz aylık hamileliğin ardından :D
Çok iyi hatırlıyorum, sürekli hasta gibi hissettiğim, tüm kokulardan tiksindiğim, yazı yazmaya çalışırken arada harfleri atlayıp durduğum, sadece uyumak istediğim ilk aylardan sonra "Allahım doğumdan korkuyordum ama şimdi anlıyorum ki o harika bir kurtuluş anı, şu dokuz ayı bir atlatayım, asıl korkunç olan oymuş" diye düşünmüştüm :D Neyse ki 5. aydan itibaren kendime gelmiştim de karnımdan nefes alamadığım son iki aya kadar biraz düzelmiştim :D
Hamileliğin son aylarından yakındığım sıralarda bir arkadaşım "Yooo, ben hiç de zorlanmadım" demişti. Allah Allah ben iki hamileliğimde de en fazla 14 kilo almama rağmen zorlandım, zaten yüz üstü yatmayı seven birisi olarak azaptayım bir de kramplar, nefes alamamalar falan, nasıl o kadar rahat olduğunu düşünüyordum ki uyandım, "Kızım sen hep 7,5 aylık doğurdun, ne konuşuyorsun?" :D
Bak konuyu dağıtıp duruyorum ama ben hiç hamileyken blog yazmadım anacım, insan özeniyor, idare edeceksiniz biraz :)
Metehan'a hamileyken çalışıyordum. Çalıştığım yer banka olunca doğum iznimi doğumdan sonraya saklayabilmek adına 3 hafta kalana kadar işe gitmeye devam ettim. Evim Çiğli'de işim Alsancak'taydı. İlk zamanlar idare ediyordum ama son aya girdiğimde artık pek ayakta kalamamaktaydım. Gelgelelim diğer şehirleri bilmem ama İzmir'de hamileysen ve otobüste ayakta kalmışsan sana yapılan yegâne iyilik inen birisinin yerini göstermeleriydi, kimse kalkıp yer vermezdi. Ben de pek dinç görünüyordum herhal.
Bir sabah Karşıyaka'dan Konak'a giden motorda yer bulamamış ayakta giderken ve kesin artık bir yere yığılma noktasına gelmişken çocuğun birisi kalkıp bana yer vermişti. Aradan geçen 13 seneye rağmen hâlâ aklıma geldikçe onun için dua ederim. O çocuk o gün ne büyük iyilik ettiğini asla bilememiştir, kadın olmadığına göre bilemeyecek de ihtimal. Ama ben hamileliğimde onu anladım ki muhakkak hamile birkadına yer vereceksin kardeşim, ne kadar iyi gözükürse gözüksün.
İşte böyle.
Hoşuma gitti bu muhabbet daha anlatacağım sonra :D
Çok iyi hatırlıyorum, sürekli hasta gibi hissettiğim, tüm kokulardan tiksindiğim, yazı yazmaya çalışırken arada harfleri atlayıp durduğum, sadece uyumak istediğim ilk aylardan sonra "Allahım doğumdan korkuyordum ama şimdi anlıyorum ki o harika bir kurtuluş anı, şu dokuz ayı bir atlatayım, asıl korkunç olan oymuş" diye düşünmüştüm :D Neyse ki 5. aydan itibaren kendime gelmiştim de karnımdan nefes alamadığım son iki aya kadar biraz düzelmiştim :D
Hamileliğin son aylarından yakındığım sıralarda bir arkadaşım "Yooo, ben hiç de zorlanmadım" demişti. Allah Allah ben iki hamileliğimde de en fazla 14 kilo almama rağmen zorlandım, zaten yüz üstü yatmayı seven birisi olarak azaptayım bir de kramplar, nefes alamamalar falan, nasıl o kadar rahat olduğunu düşünüyordum ki uyandım, "Kızım sen hep 7,5 aylık doğurdun, ne konuşuyorsun?" :D
Bak konuyu dağıtıp duruyorum ama ben hiç hamileyken blog yazmadım anacım, insan özeniyor, idare edeceksiniz biraz :)
Metehan'a hamileyken çalışıyordum. Çalıştığım yer banka olunca doğum iznimi doğumdan sonraya saklayabilmek adına 3 hafta kalana kadar işe gitmeye devam ettim. Evim Çiğli'de işim Alsancak'taydı. İlk zamanlar idare ediyordum ama son aya girdiğimde artık pek ayakta kalamamaktaydım. Gelgelelim diğer şehirleri bilmem ama İzmir'de hamileysen ve otobüste ayakta kalmışsan sana yapılan yegâne iyilik inen birisinin yerini göstermeleriydi, kimse kalkıp yer vermezdi. Ben de pek dinç görünüyordum herhal.
Bir sabah Karşıyaka'dan Konak'a giden motorda yer bulamamış ayakta giderken ve kesin artık bir yere yığılma noktasına gelmişken çocuğun birisi kalkıp bana yer vermişti. Aradan geçen 13 seneye rağmen hâlâ aklıma geldikçe onun için dua ederim. O çocuk o gün ne büyük iyilik ettiğini asla bilememiştir, kadın olmadığına göre bilemeyecek de ihtimal. Ama ben hamileliğimde onu anladım ki muhakkak hamile birkadına yer vereceksin kardeşim, ne kadar iyi gözükürse gözüksün.
İşte böyle.
Hoşuma gitti bu muhabbet daha anlatacağım sonra :D
2 Yorum
Ben de zamanında aynı dertten muzdarip biri olarak, gördüğüm tüm hamilelere yer veririm. Maalesef İzmir'de ne hamilelere, ne yaşlılara yer veriyorlar.
YanıtlaSilVermiyorlar Cenebaz, bilmem diğer şehirlerde durum nasıl.
YanıtlaSil