Büyükada
Ağustos 24, 2017Bir ay oldu gideli, becerip de yazısını yazamadım bir türlü.
Bir gecelik bir kaçamak yapmayı ne zamandır istiyorduk, bir türlü denk düşmemişti. En sonunda başardık. Tıkış tıkış dolu, oturacak yer bulamadığımız vapur biraz gözümüzü korkutsa da (Hafta içi öyleyse sonunu düşünmek bile istemiyorum :) kendimizi adaya attık.
Tabii ki bütün adayı yürüterek götürdüm erkeklerimi otele :) Aksi halde bu güzellikleri nasıl görebilirdik ki :) 1895 'te yapılmış Hamidiye Camii çok güzel ve zarif, değil mi ?
Ada evlerine bakmak mutluluk veriyor.
Hepsine bakmak değil elbette. Bu harika binaya bakarken içimiz acıdı. Rum Yetimhanesi, 1800'lerin sonlarında casino - otel olarak yapılan bu binaya izin çıkmayınca bir Rum ailesi tarafından alınmış. Yetimhane olarak kullanılması düşünülünce Osmanlı'dan da izin ve üstüne para yardımı çıkmış.
1964' te Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından yetimhane kapatılmış, kalanlar başka yere aktarılıp çürümeye terk edilmiş.
Gördüğünüz bu harika bina, Avrupa'nın en büyük ahşap binası oysa ki . Çok üzücü çok..
Neyse biz ağaçların arasında ve tepede olduğu için rüzgârlı yolumuzdan ilerlemeye devam edelim.
İşte otelimize de geldik.
Prenses Koyu'ndaki sahile indiğimizde masalara bakınca Japonya bizi izliyor diye gülümsedik :)
Yalnız şezlonglara bakar mısınız , hani hafta içi olmasa da burası tam dolu olsa akraba olup çıkacağız herkesle..
Akşam yine uzun bir yol yürüyüp tepedeki bir balık restoranına gittik. Eskibağ Teras. Yemekler pahalı olsa da gerçekten lezzetli, ortam güzel, servis hızlı ve manzara harikaydı... Tavsiye ederim.
Ertesi gün kahvaltı sonrası yürümeye devam ettik. Bu sefer adanın arkasından döndük ki aklıma koyduğum bir iki yeri daha görelim.
Yolda giderken yerde bu anahtarı gördük. Metehan dedi ki " Anne bilgisayar oyunlarında yerde gördüğün anahtarı almazsan sonra kapılar açılmaz ve dönüp onu aramak zorunda kalırsın "
Hemen durup onu almaya karar verdik.
Anahtar cebimizde Nikola Manastırı'na ilerledik.
Eski binaları seviyorum.
Burada ise başımıza çok ilginç bir şey geldi.
Binanın kapısından bahçeye giriliyor. Ama açık mı kapalı mı anlayamadık. İçeri doğru girip bir görevli ararken atmış yaşlarında bir kadın bize İngilizce olarak burası yasak, gidin dedi. Ama tavrını ve bağırışını görmeliydiniz.
Hayır yasak olabilir, bunu garipsemiyoruz, ne de olsa dini bir mekân, saygımız sonsuz. Ama , kendi ülkemde, İngilizce olarak söylenmesi pek tuhaf geldi. Daha da tuhafı hırsız yakalamış gibi niye bağırıyorsun, sakince gelip söylersin , biz de gideriz.
Can sağa sola Türkçe konuşacak bir görevli var mı diye bakmaya çalışır kadın sürekli "It's forbidden "diye bağırırken arkadan da iki kadın sesi geliyordu, Türkçe bilmiyorlar mı, bakar mısınız falan diye konuşmalar birbirine karıştı ama olay tamamen arap saçına dönmüş olduğundan kimse kimseyi anlamadı :)
Beş dakikalık bir yaygaranın sonunda Türkçe konuşanlar görüş alanıma girince bir şekilde iletişim kurabildik.
Bizim yaygaracı teyze orada kalan bir misafirmiş. Hastaymış sanırım. Diğerleri asıl görevlilermiş. Onlar İngilizce bilmediklerinden kadının bizi kovmakta olduğunu anlamamışlar, dolayısıyla bizim neden garip davrandığımızı da algılayamamışlar :D
Velhasıl, aslen içeri girmek yasak değilmiş. Manastır misafirhane gibi kullanılmaktaymış, içerideki minik ve şeker kiliseyi de gelenlere açıp gösteriyorlarmış.
İşte olay çıkartarak girdiğimiz kilise :)
Sonradan düşündüğümüzde, yerde bulduğumuz anahtar cebimizde olmasaydı içeri giremeyeceğimize karar verdik.
Hahahaha, haksız mıyız ama:D
36 Yorum
Gezmeler bittiyse postane yolunu tutayım,bilgi bekliyorum❤
YanıtlaSilHahaha, canım canım, bayram üzeri şimdi karışır buralar, bayramdan sonraya daha mantıklı olur herhalde :) 😘
SilBayram tatili!..evet,nasıl düşünemedim..
SilTamam öyle yapalım ya ben bayram için düşünmüştüm tatili hesaba katmadan,bak rahatsızsın gitme bi yerlere otur evinde:)
(Gizli dua:Allah'ım kar yağdır)
Can'ın kardeşleriyle buluşma ihtimalimiz var bir iki günlük. Bayramda tatile gitmem ben, akraba ziyareti yaparım :) Karda kışta da olsa bayram ziyaretleri yapılır yani :D
SilSınırıları zorlama Handan meteor mu yağdır diye dua etmeliyim :)))
SilHerneyse bayramdan sonra giderim..
Şu kendimi hiç iyi hissetmediğim zamanda bana kahkaha attırdın ya Sevgi, Allah da seni güldürsün canım :)
Silhaha sonunu anahtara bağlamanız güzel olmuş :D
YanıtlaSilBağlamamak imkânsızdı Özlem :)
SilAnahtar çok önemli,ne kapılar açılıverir bilemeyiz.Çok güzel bir yazı olmuş.O Rum yetimhanesi beni de çok üzüyor yıllar önce bende ziyaret ettiğimde ahşap yapının korunamadığını görünce çok üzülmüştüm ve hala korunamayıp çürümeye terk edilmesi çok çok acı.Başkaları bir iğne bulur pamuklara sarıp sarmalar :(( Çok sevgiler...
YanıtlaSilAnahtarları severim Nur, dediğin gibi hangi kapıyı açacakları belli olmaz :)
SilHiç sorma, başkasında olsa kim bilir ne güzel korunur ve güzel bir amaç için kullanılırdı.
Handan yazı tarzını mı değiştirdin sen, ben mi yamuluyorum?
YanıtlaSilMetehan'a bak sen :) Onu para için de söylerler. "1 kuruşu bile almalısın o senin kısmetin yoksa kapanır, beğenmemezlik yapma al" derler.
Müjde okuyamıyorum deyince yazı karakterini değiştirip büyüttüm Burcu.
SilAnahtarları da almak gerekiyor bak :) Gerçi oldukça uzun süredir kalmış olduğu belli olmasaydı almaz bir kenara koyardık :)
Çok yukarıda sanırım buralar? Ada'ya gittiğimde görememiştim de.
YanıtlaSilMetehan doğru demiş, anahtar önemli :D
Rum yetimhanesi için içim acıdı :(
Manastır yukarıda değil, sahilde Kerime. Adanın doğusunda, iskelenden inince sol taraftan gitmek gerekiyor.
SilGüldüm yaygaracı teyzeye :) Azimle girmişsiniz kiliseye de :) Valla bravo :)
YanıtlaSilAnahtarımız vardı ama Yurdagül, girmemiz gerekiyordu :)
SilAnahtarın kerameti :)
YanıtlaSilKesinlikle :)
SilGüzel bir gezi olmuş teyze manastırı sahiplenmiş gibi :))
YanıtlaSilHem de ne sahiplenme Huzur, kimin ülkesinde kimi nerden kovuyorsa :D
SilAnahtar işine bittim, kesinlikle doğru olduğuna da inandım Handan.
YanıtlaSilBu haftasonu kızlarımı alıp ben de bir gecelik kaçamak yapacağım. Bakalım zamanı nasıl dolduracağız
Sevgiler
İnandın değil mi Kadriye, biz de inandık :)
SilKim bilir ne güzel şeylerle doldurursunuz, iyi eğlenceler canım :)
Bende yıllar önce gitmiştim çok güzel değil mi oralar ... ?
YanıtlaSilArap nüfus bize yaklaşmış olsa da çok güzel hâlâ Nesrin.
SilSevgili Handan, haftalardır internetsiz, habersiz telefonsuz köyümdeydim, benim yokluğumu merak etmişsin buradan senin mutlu, huzurlu köşenden teşekkür etmek istedim, iyi ki varsın arkadaşım, merhem oluyorsun...
YanıtlaSilSenden haber aldığıma sevindim Ayşe, sen de iyi ki varsın güzel yürekli arkadaşım :)
SilNe güzel yerler. İstanbul'da olanlar için ideal kaçamak yerlerinden :)
YanıtlaSilİstanbul'da çok şanslıyız Arif :)
SilAdalar İstanbul'un en güzel yerlerinden hatta en güzeli..
YanıtlaSilİstanbul'da nereyr gitsem burası en güzeli moduna giriyorum Mehtap, henüz seçemedim :)
SilBen de hayatımın bir gününde büyükadada çam ağaçlarıyla sarılmış bir evde uyanmak istiyorum... Sabahın çok erken vakitleri,açık kalmış eski ve ahşap bir pencereden içeriye sızan, insanın içini ürperten ama aynı anda yaşama sevinciyle dolduran serin bir rüzgar, çam ağaçlarının dalları arasından süzülen ışıklar... Sırtıma şalımı alıp balkona çıkıyorum ve aaa o da ne, bir bardak sıcacık çay ve yanında en sevdiğim kitabım beni bekliyor:) Sabah keyfi değil, yaşam keyfi:) Ay anlatmadım, yaşadım resmen:)
YanıtlaSilAnahtar olayı kesinlikle isabet olmuş ve evet anahtar pek çok oyunda en önemli ipucudur, hayatlarımızda neden öyle olmasın ki? Sevgiler:)
Sen anlatırken ben de yaşadım Bahar :) Anahtar gerçekten de işe yaradı bence :)
SilHahaha, adanın delisiymiş anlaşılan o kadın:)))anahtar konusu çok ilginçti, çok hoş olmuş:) böyle tarihi, güzel bir binayı çürümüye terketmek Allah'ım herhalde sadece bu ülkede oluyor:(( Çok teşekkürler:)
YanıtlaSilVallahi öyleymiş Müjde, o da bize denk düştü :) Anahtar konusu hiç unutulmayacak bir şey oldu.
SilYaaa binaya bakıp üzüldüm, nasıl bir mantıkdır bu anlayamıyorum...
Eheheheheheheh,komik kadın ve komik gudikleri. Bana da Yunan adasında bir rahip bağırdıydı oraya girmeyin diye. Anam ne kıymetli kliseleri bar ayol,hele de benim ülkemde bana bağırıyor teyzeye bak. Azmedip kliseyi gezmişsiniz kutluyorum,ben olsam ben de gezmeden bırakmazdım ahahahahahah
YanıtlaSilDip not,adaların hepsinde çok güzel eski evler bar ama bakımsızlar ne yazık ki. İnsanın yüreği yanıyor,öyle binalar kalmadığı gibi servet değerindeler yani maddi değerleri beni ilgilendirmiyor da,manen servet değerindeler,haklısın.
YanıtlaSil