Tatil Günlüğü-3
Temmuz 23, 2009Nerde kalmıştım? Hah, karşıdan bir araba geliyordu. Biz de onu durup manastırın yerini sorduk. Onlar da aynı yeri arıyorlarmış. Yollardan birisine gittiler, biz de arabayı park edip diğerine doğru yürüdük. Orada hiçbirşey görmeden geri döndüğümüzde biraz önce rastladığımız arabadan birisi bize doğru yaklaşıyordu.
-Biz manastırı bulduk. O gittiğimiz yolun biraz ilerisinde yanda yıkıntı biryer var, orasıymış. Size de söyleyelim dedik.
-Teşekkür ederiz.
-Bir de birşey soracaktım.
-Buyrun?
-Sizde soğan var mı?
-?????
-????? Soğan mı? Yeşil soğan mı, kuru soğan mı? (Ha, ha, ha Can şaşkınlıktan, olayı kavramaya çalışıyordu.)
-Kuru soğan kuru soğan. Pikniğe gelmiştik de, baktık soğan getirmeyi unutmuşuz.
İşte bizim şaşkın bir suratla donduğumuz an o andır arkadaşlar :D
Yani ekmek istenir, su istenir, yara bantı, tuz vs istenir de, kuş uçmaz kervan geçmez yerde, adamın birisi, bize soğan soruyor. Ki bizim arabamız da da bulunan yegâne şey soğan :D
12 Yorum
Ha ha ha:))Bak ne iyi etmişsiniz soğan almakla:))Ay çok hoşuma gitti,şaka gibi:)))
YanıtlaSilne tesadüf olmuş :) gerçekten şaka gibi :)
YanıtlaSilEvet, o kadar yolu, adamların piknikleri için soğan almaya gitmişiz biz :D
YanıtlaSilAy cok iyimis:)) O an ki yüz ifadelerinizi görmek isterdim dogrusu:)))
YanıtlaSilAh bir görebilseydin Ayşe :)
Silay bastım kahkahayı:))
YanıtlaSilEh, basılmayacak gibi de değil Havva :)
SilAhahahahaaaaa :))))
YanıtlaSilSen arabana neden bir saksı soğan ekmiyorsun ki zaten Handan :)))
Ayyy çok güldüm :)))
Bu gibi acil durumlar için artık bagajda hep bulunduruyoruz Şebnem :)
Sil:)))
YanıtlaSil:)))
Sil:)))
YanıtlaSil