Nostaljik Pazartesi

Nisan 27, 2020

Şu günlerde benim tatillerden tatil ayarlamam gerekiyordu. Terapi yapar gibi mutlu mutlu gezilecek yerlere, otellere falan bakmalıydım. Belirsizliklerin ortasında insan ne yapacağını da bilemiyor ama bence ufaktan ilgileneyim bu konuyla :)

Haydi fiyort turuna gidiyoruz bugün. Deniz havası alalım biraz.

26 Temmuz 2018 Perşembe

İnterrail 3. Gün 1. Bölüm: Bergen - Flam Gemi Yolculuğu

Gezide interrail biletinden sonra en çok para harcayacağımız yer Bergen'den Flam'a giden deniz otobüsümsü şeydi :) Ama taa oralara gitmişken fiyord turu yapmadan dönmek istemiyordum. Ayrıca Flam'a gidip oradaki trenle de yolculuk yapacaktım (ki bu da en çok para harcadığım diğer şey, interrail hattına dahil değildi ama %30 indirimli alabiliyordum bileti).

Bu iki isteğimi birleştirince fiyord turları yerine Bergen Flam hattına bilet almak mantıklı oldu. (Şuradan diğer seçeneklere de bakabilirsiniz )

Bu turların biletleri online alınabiliyordu ama ben hiçbir şeyimiz kesin değil diye almamıştım . İyi ki de almamışım, üç defa tarih değiştirmek zorunda kalmıştık.

Bence en turisrik sezonunda gidip de rahat rahat bulabildiğimize göre çok da gerekmiyormuş erken almak.

Ben evde Bergen-Flam-Myrdal-Oslo turu planlamıştım. Bir baktım aynı tur zaten planlıymış. Turist Bilgilendirme bürosuna gidip oradan isteğinize uygun seçeneklere bakabiliyorsunuz.

Sonuçta en çok para harcadığımız gezi bu oldu. Ama her anına değdi.

Bergen-Flam tam 865 NOK öğrenci 435 NOK

Araya kısa bir not : Öğrenci deyince bir şey sormadan indirim yaptılar burada. Bazı yerlerde sordular onlarda da İstanbul kartlarını gösterdi bizimkiler, çok ender bazı yerlerde sadece kendi öğrencilerine vardı indirim. Bir de sormak gerekiyor, 15 yaş altı genelde oldukça indirimli ama bazen 20 yaş altına da indirim olabiliyor.

Flam tren hattı  270 NOK

Myrdal- Oslo rezervasyon ücreti 50 NOK

Kişi başı fiyatlar bunlar.

Şimdiiii gelelim fotoğraflara. Handan her kuruşuna değmiş diyeceksiniz :)



Biletler numaralı değil, içeride istediğiniz yere oturuyorsunuz. İçeride oldukça boş yer vardı o gün.

Kafeteryası var, üstelik dışarıya göre pahalı da gelmedi.Hahahah, zaten o kadar pahalı ki artık battı balık yan gider modundaydık :D

Dışarıdan yiyecek içeceğini de getirebiliyorsun. Ben İstanbul'dan çantama  gong, tuzlu çubuk, leblebi falan atmştım, çok işimize yaradı. Daha da koyulabilirmiş. Kapalı paketlerinde olduklarından uçakta yanımdaki çantamda götürdüm oraya.

Durun durun fotoğraflardan önce son bir şeye daha değinmek istiyorum. Biliyorum çok uzadı ama anlatmasam olmaz.

Bergen'dekiler oldukça sohbete meraklılardı. Kafede masamızı temizleyen çocuk yarım saat sohbet etti, markette arkamızdaki adam keza öyle. Hepsi de İstanbul'a gelmiş :D

Bunlar tamam da gemide tuvalete gittiğimde içeride at kuyruklu birisi temizlik yapıyordu. Bekledim biraz. Az sonra içerideki gülümseyerek çıktı. Ben kadın diye düşünmüştüm tabi, anacım içeriden bir tip çıktı, insanın tuvalet temizleyicisi olası geliyor. O ne yakışıklılık , o kısım neyse de o ne karizma. Bir an fantastik bir dünyadayım diye düşündüm, adam tuvaleti temizledi ve tam da olması gerektiği gibi kendinden memnun bir şekilde çıktı oradan. Harika bir şey değil mi ?

Tamaaam önce selfiler gelsin.






Bu da çocuklarımızın yukarıda durup etrafa baktıkları beş dakikadan. Neyse ki biletleri indirimliydi. Sizi niye bu tura getirdim ki direk trenle Oslo'ya dönseydiniz diyordum bir ara. Hiç mi kafasını kaldırıp bakmaz insan ?

Ve içinde kaybolup gittiğim yerlerde sıra. Yalnız önce şuraya Norveç'li grup A Ha'nın en sevdiğim şarkılarından birisini koyuyorum, önce onu açın. Zira ben etrafa bakarken hep bu şarkı geldi aklıma.



Müzik de hazırsa , ta daaam :)





















Sabah sekizde başlayıp beş buçuk saat süren bu harika yolculuğun ardından Flam'a ulaştık. O da bir sonraki yazı olsun :)


Benzer yazılarım

4 Yorum yap

  1. Çok güzel bir yazı olmuş, karantina altında okuyup tekrar hayaller kurmak iyi geldi. Norveç ve diğer Baltık ülkeleri listemde olan yerler. Koyduğunuz fotoğraflardaki konum ve şartlarda yaşayan insanları görünce insan İstanbul'un keşmekeşinde ne yapıyorum ben niye buradayım? diye sorgulamadan edemiyor. Bu sene İtalya'ya gitmek istiyordum ben de eşimle beraber, bir şeyler oldu izin gününü netleştiremedik ve sonrasında korona patlak verdi. İşler tekrar ne zaman rayına oturur bilemiyorum ama en kısa zamanda düzelir umarım ve gezmeye devam ederiz. Yeni yerler görmek, yeni kültür ve insanlarla tanışmak kadar güzel bir şey yok. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Gerçekten de yeni yerler görmek insanın ufkunu açıyor. En kısa sürede yine yollara düşebiliriz umarım :)

      Sil
  2. ah ah hatırlıyom bu gezinizi. zaten bergen aklımda bu geziden :) bakalım ne zaman döncez o günlere :) salgın öncei hiç yokmuş gibi artık :) bunlar başka bir hayatta paralel evrende olan şeysilerdi hihihi :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, paralel evrene ışınlandık sanki Deep :)

      Sil