3 Eylül New York /2

Eylül 12, 2019

Bugün,  uzun zamandır beklediğim gün.

Can'ın izni ağustosta değil de eylülde çıktığında üzülmüştük biraz. Özellikle gitmek için sabırsızlanan Bilgiç. Onu bir şekilde duruma alıştırdıktan sonra bir gün tenis maçı izlerken beynimde ışık yandı. Dur bir dakikaaaa, Amerika Açık tenis turnuvası eylülde olmuyor muyduuuu :)

Evet oluyordu tabi. Bizim gittiğimiz hafta çeyrek finaller başlıyordu. Hemen bilet almalıyım diye düşündüm. 

Amerika Açık uygulaması indirdim telefonuma,  heyecanla biletlerin satışa çıkmasını bekledim.

O da ne, bize açılmadı satış. Sayfayı açmıyor Türkiye'den.

Aklıma o sırada New York'ta olan arkadaşım geldi. Sağolsun  uğraştı oldukça biletimi almak için.

İşte bugün o gün. Maç izleyeceğiz.



Ama o akşama. Gündüzü boş geçirmeyelim,  değil mi? 


Ayşe gittiğinde High Line 'dan bahsetmişti bloğunda,  o zamandan merak etmiştim.

Bir zamanlar tren yolu olan,  ama kapatıldıktan sonra şehrin içindeki kısmı kendi haliden kalan bölge yıktırılmayıp bir parka çevriliyor. (Şuradan öyküsünü okuyabilirsiniz)

Yerden 9 m yukarıdan giden yaklaşık 2,5 km uzunluğunda demiryolu kalıntısında,  gökdelenlerin arasında, güzel ve ilginç bir park olmuş.


Bir ucundan bir ucuna keyifle yürüdük.






Çiçeklerin arasından gökdelenler daha bir sevimli gözüküyor sanki.



Rayların arasından ağaçlar çıkmış.





Oradan çıkınca yürümeye devam ettik.





Bir gün önce önünde fotoğraf çektirdiğimiz Halk Kütüphanesi'nin turuna yetiştik.



Son dört bilet bizim oldu, yaşasın :)


Binaya mı hayran olayım, kitaplara mı bilemeden,  rehberimizin anlattıkları eşliğinde bir saat kadar dolaştık içeride.




Şu odada insan saatlerce kitap okumaz mı?


Ah ne araştırmalar yapılır ne yazılar yazılır.







Şu tavanlara bakarak bile saatler geçirilir.






Handan cennette :D



Kitapların arasındaki büyüleyici turdan sonra kendimizi yine Times 'da bulduk.


Forrest Gump'a bayılan dörtlü olarak Bubba Gump Shirimp'e gelmesek olmazdı.


Şansımıza boştu ,  hiç beklemeden girip oturduk.



Her köşesinda başka ayrıntı gizli.



Metehan'ın bu pozunu çekmek lâzımdı. Zira üç yaşından anısı var bizde. Bilgiç henüz kırk günlüktü, biz tatile çıkmıştık. Otelde akşam oturuyoruz ama Metos bizimle takılmıyor. Hayatının en mutsuz günleri :) Masamızdan uzakta bir bank bulmuş, orada oturuyor. Ne yapıyor diye her bakmaya gittiğimde bankta yanında başka bir büyük oluyor ve bizimkisi ha babam birşeyler anlatıyor. Hahaha, Can'a bizimkisi Forrest gibi olmuş demiştim.  İşte bizim minik Forrest koca adam olmuş. Ne çabuk.



Karnımız da tıka basa doymuşsa artık tenis kortlarına yola çıkma vaktidir.








Kaç kat merdiven çıktığımızı sormayın. Neyse ki yarı yola kadar yürüyen merdşven yapmışlar :D


Orada bir kort var uzakta :D


Çıstak müzikleri ile biraz disko havası olsa da iki güzel maç izledik orada. Federer beşinci sette yenilmeyeydi iyiydi.


Karşımda gün batımında New York manzarası varken bir ara maçtan kopmuş olabilirim :)

Yalnız en zoru gece yarısına doğru biten maçtan otele dönmekti. Ulaşım pratikti ama yol uzundu. Ve bizim biyolojik saatimize göre saat sabahın yedisi olmuştu :)

Hepsine değdi :)

Buraya kadar sıkılmadan gelenleri kutluyorum.

Bol fotoğraflı devam yazısını hazırlayayım ben şimdi :)

Benzer yazılarım

39 Yorum yap

  1. Sanat, spor, Amerika oh oh. Çok güzeldi Handan Hanım :)

    YanıtlaSil
  2. Gezmek bir yana da böyle harika etkinliklerle dolduruyorsun heo ve bu yönünü çok takdirle karşılıyorum. Ne harikasın Handan. Herkes gidebilir de bu kadar nokta atışı duraklar bi harika. Forrest manyağıyız biz de, o kısım öyle eğlenceliydi ki -hele hele de Metehan'ın anısı- ;)) (Yalnız bi ara ayakkabıları Metehan'ın sandım anammm ne kadar büyük diye gözlerim pörtledi, sonra Allah'tan Bilgiç'te de görünce çaktım davayı;))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hahaha ayakkabılar çok komik duruyorlar gerçekten de. Tüy ayrıntısını sevdim en çok :)

      Gittiğimiz yerlerdeki etkinliklere katılmak geziyi anlamlandırıyor gibi geliyor. Son zamanlarda bu konuya özen göstermeye başladım ;)

      Sil
  3. kütüphaneyi kıskanmış olsam da neden Türkiyey satış açılmadı biletlerde ben ona takıldım

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ben de sinir oldum Sev, internetten almaktan başka yolum yokken niye izin vermiyor ki, sanki bütün Türkler de oraya akıyordu, hey ya Rabbim.

      Sil
  4. Demişsin ya burada ne okunur ne araştırmalar yapılır.. Günlerce çıkmazdım gibi geliyor. Nasıl güzel.. Fotoğraflardan okumak güzel yazıyı:-) Hatıralarınız hep kalsın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Günlerce çıkmazdım ben de Aze.

      Buraya yazınca dönüp bakmak beni gülümsetiyor. Eskiden fotoğraf koymazdım bu kadar sonra baktım ben seviyorum bakmayı, niye koymuyorum ki dedim :)

      Sil
  5. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  6. Çocuklarınız çok tatlı ALLAH bağışlasın ne güzel gezmişsiniz imrendim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim, darısı başınıza diyeyim, dsha güzel tatiller sizin olsun :)

      Sil
  7. Fotoğraflar çok güzel. Forrest manyaklığı bizde de var.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yine izleyeceğiz ihtimal, pek canımız çekti Kadriye :)

      Teşekkürler.

      Sil
  8. Bu serinizi keyifle takip ediyorum, fotoğraflar şahane , emeğinize sağlık :) Allah bozmasın aile saadetinizi , çok güzel görünüyorsunuz 😊🌸

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eskisine göre fotoğraf çekme sayısını biraz azalttım ama yine de çok oldu Küçük Hanım ;)

      Amin diyeyim , bol kavgalı gürültülü bir geziydi ama neyse dengeledik bir şekilde :)

      Sil
  9. 3 kere başladın en sonunda bitirdim okumayı ne güzel fotoğraflar çekmişsin kız
    binalara bayıldım neden çünkü değişikler birbirlerinin kopyası gibi değiller

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ah Hatice, ben ki gökdelen sevmem, öyle incelikli işleri olanlar vardı ki hayran hayran izledim. Ama favorim üç dört katlı yangın merdivenli bitişik düzen apartmanlar.

      Sil
  10. Sizinle gezmiş kadar oldum, çok keyifle okudum yazınızı. :)
    Federer yenilmeseydi cidden çok iyi olacaktı, üzdü beni resmen. :/

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Son sette enerjisi kalmadı artık Giz , dörtte yenebilseydi güzel olacaktı.

      Sil
  11. Handancım ne güzel gezdiniz bizleri de gezdirdin valla. Instada surekli izledim. Evliya Çelebi gibi oldun sen hepten :) Sırada neresi var acaba ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Her fırsatı değerlendiriyorum artık Derya. İki günlük kaçamakları on gün anlatınca da hep geziyorum hisiyatı da yaratıyor olabilir tabi. Üç gündür ütü yapıyorum oysa :D

      Sil
  12. tavanlara fena tutuldum.

    YanıtlaSil
  13. Maçta tatil bonusu olmuş ne güzel.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hem de çok güzel oldu. Hiç beklemiyordum.

      Sil
  14. Hepsi çok güzel de, içinden demiryolu geçen gençlik şehrimin raylarının üzerine beton dökenleri sevgiyle (!) andım yazın sayesinde.
    Kütüphane, ille de kütüphane. Neyse ki zaman zaman Milli Kütüphane de, bizim cennetimizdeyim :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Öyle güzel olmuş ki bu tren yolu Tülin, keşke bizde de öyle yapılsa.

      Daha Kadıköy'deki kütüphaneyr gitmedim desem. Ayıp bana yaaa.

      Sil
  15. Her şerde bir hayır vardır derler ya, tenis maçı bu işin en güzel sürprizi olmuş. Yalnız o kort ne kadar büyükmüş, televizyonda görünce anlamıyordum, siz tepeden çekince vaaayyy oldum .

    Hadi ben diğer yazıya zıplayayım, çok zevkli :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet kort kocamandı Şebo, çık çık bitmiyor. Sanırım ön sıraların pahalı olmasının sebebi maçı daha iyi izlemek değil merdiven çıkma eziyetinden kurtulmak :D

      Sil
  16. Hoşgeldiniz bu arada. Geldiğin gibi de giriştin yazmaya. Handan üşenmemene ve blogculuğun hakkını vermene hayranım. New York bahane diyeceğim ama sevdin değil mi New York'u?
    Çok öperim seni.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hoş bulduk Özlem :)

      Şimdi yazdım yazdım, sonra hiç yazasım gelmiyor. O yüzden uğraşıyorum. Sonradan bakmak çok hoşuma gidiyor :)

      Evet, sevdim New York'u :)

      Sil
  17. Tenis maçı çok iyi olmuş. Bilet alma çabanıza değdiğini düşünüyorum. Aradaki şen kahkahalı video çok güzel. Aile olarak enerjinize hayranım, aman dur nazar değmesin. Keyifli zamalnlarınız olsun her zaman.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet arkadaşım sağolsun, bilet almayı başarmamız çok güzel oldu Mehmet.

      Şen kahkahasız bi video çekemedim gitti, her yerde benim kahkaham, ya da basbas sesim :D

      Teşekkür ederiz, amin.

      Sil
  18. Ne alemsin tenisi de sıkıştırdın araya 😅😅😅. Kütüphanede ben de kendimi kaybederdim sanırım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tenissiz olmaz Derya :D

      Kütüphane harikaydı.

      Sil
  19. Sonuna kadar sıkılmadan okudum :-) Kütüphane ve tenis maçı aynı günde. İçimden bir ses gezinizde favori günümün bu olacağını söylüyor :-)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tenis maçı ve Broadway müzikali gezinin en özel anları oldu benim için Şule :)

      Sil