***

Herkese harika bir yıl diliyorum. Sevdiklerinizle birlikte, sağlıklı, mutlu, huzurlu...

Dilekleriniz gerçekleşsin, umutlarınız hiç eksilmesin, içinizdeki heyecan hep canlı kalsın :)

Aşağıdaki hediyelerden birisini seçin bakalım :) (Üzerine tıklayın yani :)

myspace layouts


myspace layouts



myspace layout codes



myspace layouts



pimp myspace profile



myspace layouts



myspace layouts



myspace layouts



cool myspace layouts



layouts myspace

Keşif :)

Ağzım kulaklarımda sevdiklerimiz için aldığımız hediyeleri paketlerken o kadar mutluydum ki... Bir an şimşek çaktı kafamda...

myspace layouts



Yeni yıla bayılıyorum.

pimp myspace profile



Hediye vermeyi çok seviyorum...

free myspace layouts




Ve soğuk havada, karda mutlu oluyorum...

myspace layouts



Ben noel anne olmalıyım :)

Evet evet...

Kesinlikle böyle olmalı...

Kaçamak :)


Dört afacan yanyana gelmişler. Öğretmenlerinden izin alıp kayak yapmaya gitmişler.


Kimi bu işe çok gülmüş :)


Kimi çok ciddiye almış :)


Kimi pek havalanmış :D


Kimi sabırsızlıkla sırasını beklemiş :) (Tabi bu arada bizim anamızı ağlatmış o başka :D )

Arkadaşlarımızla küçük bir kayak kaçamağı yaptık. Çok iyi geldi valla. Hele ben en son maceramdan sonra hiç kayabileceğimi zannetmiyordum. Pek sağlam olmasalar da eklemlerim beni yarı yolda bırakmadılar :D

Pembe :)

Önce

Sonra :)

Koltuklarımın yüzü değişti :)

Nirvana

Dağda inzivaya çekilmiş kişi hiç kusura bakmasın, çocuklarına kek, pasta, börek pişirirken rejim yapmayı başaran bir anne nirvanaya çok daha yakındır benim gözümde :)

Bekleme

Üzüldüğüm ne biliyor musun?

Hep voleybol oynamayı sevmişimdir, parmaklarım elvermiyor artık. Tenis öğrenmeyi düşünüyordum, bu bileklerle o da imkânsız. Kayak yapmayı yeni yeni öğreniyordum, dizlerim yüzünden devamı gelemeyecek. Bütün eklemlerim beni birer birer terk ediyor sanki...

Ne yapacaksan, yapabiliyorken yap kardeşim. Bekleme sakın.

NCIS



Seyrettiğim en keyifli polisiye dizilerden biri. 6. sezonunu seyrediyoruz (Sanırım 7. sezonda şu anda) hâla konu sıkıntısına düşüp saçmalamaya başlamadılar.

Carpe Diem


Bu fotoğrafı görünce "Ölü Ozanlar Derneği" geldi aklıma. Seyredenler bilir, hani bir sahnesi vardı; bütün çocukları eski öğrencilerin fotoğraflarının olduğu yere götürüp onlara baktırıyordu.

Şimdi ben de kimseyi tanıyamadığım bu eski fotoğrafa bakıyorum. Bu çocuklar şimdi ne yapıyorlar?

Hayat çok çabuk geçiyor...

Falan Filan

Nihayet koltukları kaplatacak kumaşı bulduk. Pembe :D Salonum bayağı değişecek sanırım. Aslında eski kumaşı da çok eski değildi ama yaptırdığımız ilk günden beri ondan nefret ettim. Üç senedir, biraz daha güzel gözüksün diye yapmadığım şey kalmadı ama hiçbiri bir işe yaramadı. Tek iyi yanı hiç kir göstermemesiydi, şimdi sürekli koltuk silmek zorunda kalacağım ama olsun.

Yine evdeki eşyalar üzerime üzerime geliyorlar.Acaba onları savurtup atsam eksikliklerini hisseder miyim?

Dün bahçeden son biberleri topladım. Brokoli nihayet vermiş. Koskocaman yeşil yaprakların ortasında minicik bir çiçek. Bir salata bile çıkmaz.

Gidip şu saçlarımı adam ettirmeliyim artık. Şekli bozuldu, rengi koyulaştı, beyazlar da çıktı. Elle tutulur tek bir yanları bile yok.

Bugün rejime başladım. Yürüyüşe çıkacak bir vakit yaratmalıyım kendime. Bıktım kilo almaktan, bıktım valla....

İşte böyle blogcum. Yepyeni bir hafta başlıyor. Güneş de var... İnsan hayatta başka ne ister bilmem :)

Yağmuru Dinlesek

Dışarıda harika bir yağmur yağıyor. Herkes penceresini açıp o harika yağmur kokusunu içine çekse, yüzüne bir kaç damla gelmesine izin verse, belki çok daha güzelleşirdi hayat.

Bugün Yaşasın Cuma... Herkese günaydın :)


Anne Olmak Sevimsizleştiriyor İnsanı Bazen

"Çıplak ayakla dolaşmayın!"

"Oğlum konuşma da yemeğini ye artık."

" Aşağıda da oturanlar var , yavaş olun"

" Abine vurmasana oğlum!"

"Ödevine dön"

"Elini ağzından çek"

"Kumandayı ağzından çek"

"Ellerinizi yıkadınız mı?"

"Yediğiniz aburcuburların paketleri yerde ne arıyor?"

"Ayakkabılar yerineee"

"Aaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaa!!!!!!!!!!!!"

demekten ben sıkıldım ama en ufak bir ilerleme yok bu konularda.

Bir de her uyandığımda gidip yere düşmüş, ayak dibine atılmış yorganları yeniden üstlerine örtmeyeceğim artık.

Sakinleştirici hap mı kullansam diye ciddi ciddi düşünmüyor değilim. Çünki evde her daim çınlayan sesimden ben nefret ettim artık.

Çılgın Rüzgâr


Çılgın bir rüzgâr var dışarda. Yatak odasındaki balkon kapısının altından süzülüyor içeri ıslık çalıyor hiç aralıksız. Işıl ışıl bir güneş yanında. Çayımı alıp balkona atacağım kendimi birazdan. Derin derin içime çekip tertemiz havayı kışa hoşgeldin diyeceğim.

Kış geldi. Yılbaşı keyfi vurdu daha şimdiden içime. Hediyeler düşünüyorum sürekli. Ağacı şekerlerle süslesem bu sene diye fikirler üretiyorum. Seviyorum yılbaşının büyülü havasını.

Günaydın sana blogcum.

Hadi gel sana da bir fincan dumanı tüten çay vereyim :)

Güzel İstanbul :)

Uzun zamandır ilk defa bu bayram arife gününden itibaren tatildik. En güzel bayram anne yanında geçen bayramdır diyerek kendimizi İstanbul'a attık :) Kuzenler görüldü, arkadaşlara gidildi, hatta hiç umut etmiyordum ama bir gün boyunca Can'la alış veriş merkezi kaçamağı yapıldı, çocuklarla "Köfte Yağmuru" seyredildi, yılbaşında hediyelerinin bir kısmı alındı. Bizim küçük kasabamızdan sonra köyden indim şehire halleri yaşandı :D

Eeee, dönüşte bileti alınan deniz feribotun kaçırılması sayılmazsa herşey çok güzeldi.

Şimdi de dört gündür yapmadığımız ödevlerimizi yetiştirmeye çalışıyoruz.

Herkese günaydın.

Güzel bir haftaya açılsın sabahımız...